Evrim ve Etik / Thomas Henry Huxley »
By 悟り on Şub 10, 2016 in Bilim, bilimcilik, Epistemoloji, Evrim, Kitap Alıntısı | 0 Comments
Bilirsiniz, sür’atle akan bir nehirden geçen bir insan ayağını iki kez aynı suya sokamaz. Tıpkı bunun gibi kimse beş duyu ile hissedilen şu âlemde bir şeyin olduğunu şüpheye yer bırakmaksızın beyan edemez. O henüz kelimeleri söylerken, yok yok, daha aklından geçirirken bile fiil kullanılabilir olmaktan çıkar; şimdiki zaman geçmiş zaman oluverir; “oluyor” derken “oldu” demek gerekir. Şeylerin doğası hakkında ne kadar çok şey öğrenirsek, geri kalan şeylerin sadece algılanmayan faaliyetler olduğu o kadar aşikâr hale gelir; görünen huzur aslında sessiz ama hararetli bir savaştır. Her parça, her anda kozmosun durumu rekabet halindeki geçici düzenlerinin ifadesidir; tüm savaşçıların sırası gelince düştüğü bir çekişme sahnesidir. Her bir parça için geçerli olan, bütün için de geçerlidir. Doğal bilgi gitgide “gökteki koronun ve yeryüzündeki mobilyaların” evrim boyunca yol alan kozmik özlere ait parçaların geçici biçimleri olduğu sonucuna yaklaşmaktadır; sisler içindeki bir potansiyelden, Güneş ve gezegenler ve uyduların sonsuz büyümesi yoluyla, maddenin tüm çeşitlenmeleri yoluyla, yaşamın ve düşüncenin sonsuz farklılıkları yoluyla, muhtemelen ne konseptini bildiğimiz ne de biçimlendirmeye Read the rest