Main Content RSS FeedÖnceki Yazılar

CHP’nin ağaçları senin bildiğin ağaçlara benzemez »

“… Linç edeceklerdi
Akil İnsanlar heyetine de etkisi oldu mu bu yaşananların?
“Oldu. Akdeniz Heyeti olarak Gezi olaylarının başladığı dönemde, üç gezimizi iptal ettik. Gezi olaylarından önce gittiğimiz yerlerde, faşist kalkışmadan çok daha küçük olaylar vardı. Ama Gezi olayları başladığı zaman, Mersin programı vardı. Uygun ortam olmayacağını düşünerek iptal ettik. Orada olduğumuzu düşünen göstericiler, bu gösterileri provoke edenlerden aldıkları güçle oteli bastılar. Orada olsak, belki linç bile ederlerdi. O güne kadar böyle bir şeyle karşılaşmamıştık. Yani ‘Gezi’nin çözüm süreciyle ilgisi yok’ diyen yalan söylemiş olur.” (Muhsin Kızılkaya)

 

chp_gezi_agac

Boş duran adamı Allah da sevmez »


 
Bir grup sıradan genç Taksim’de eylem için duranlara gusül, taharet ve istibra konulu vaaz verdi. Protesto etmek bizim de hakkımız diyen gençler, “diktatör faşist duranadam’lar tarafından bağırış çağırış tartaklama ve arada çaktırmadan çimdikleme usulüyle susturulmaya çalışıldık. Bir teyze de gaza gelip “La ilahe illallah” diye bağırdı. En azından teyzeyi kurtardık, kısa günün kârı” dediler yaşadıklarına.

Gençler eylemlerini tamamlayıp evlerine döndüler.

İslam Sanatı 2: Mozaik »

2079679739_b63333aab3

Bu resimler “Soyut Sanat Müslümanın Yitik Malıdır” isimli yazı dizisinin bir parçasıdır. Resimleri görmek için: Read the rest

Nour Ensemble – Santa Maria Amar Maryam-e Moghaddas… »

Ağaç sevginiz de tesettürünüz gibi yalan »

Ağaçları, doğayı gerçekten seviyor muydunuz? Neden Sinop’a yapılan nükleer santrale ses çıkarmadınız? Ya termik santraller? Ya siyanürle altın arayanlar? Trolle denizin dibini kazıyan balıkçılar? Bunlara neden ses çıkarmıyorsunuz?

Ey Taksim Gezi tayfası! Elebaşlarınız salya sümük dökülürken ortaya çıkan acı gerçek: Davanızda samimi değilsiniz. Dik duramıyorsunuz. Adalete, barışa razı olmadınız ama kaba kuvvete boyun eğdiniz hemen. Bir gün önce “Tayyip’i asalım”, bir gün sonra “affet beni merhametli Başbakanım”.

Müslüman kılığına girip provokatörlük yapan bu kadını affedeli mi? Olaylar sırasında ölen 4 kişiyi geri getirebilecek misiniz hanımefendi? Yakılan yıkılanı tazmin edebilecek misiniz? Ülkemin imajına, ekonomisine verdiğiniz zararı onarabilecek misiniz? Ben sizi affetmiyorum. Tiksiniyorum bu dönek meşrebinizden. Öfkeniz, isyanınız bile adam gibi değil. Editörümüz Mehmet Yılmaz’ın dediği gibi:

“…Dünkü isyancıların bugünkü ehlileştirilmiş tavırları iyiye işaret değil. Zira zulme direnen meşru öfke  ehlileştirilmez. Para ile satın alınmaz, polisten, hapisten ve ölümden korkmaz zulme isyan edenler. Ama bir de hayvanî ökfe vardır. Trafik tıkanınca açar camı, ana avrat küfreder. Öndeki iri yarı şöför elinde sopayla arabadan inince “bizim öfkeli” tırsar, köpek gibi sırıtır, yılışır. Çünkü öfkesi meşru değildir. Benlik iddiasındadır, adalet değil intikam peşindedir.… İnsanların isyanı güzeldir. Zulüm görünce coşar; adaleti, barışı görünce durulur. Köpek öfkesi nefsanîdir. Ancak kendisinden daha güçlüyü görünce, durmak zorunda kalınca durur …”

Ey Taksim Gezi tayfası! Ey münafık meşreb provokatörler! Ağaç sevginiz yalan,  tesettürünüz yalan, gözyaşınız bile yalan…Siz o gece Türkiye için ne istediyseniz Allah size iki mislini versin. Amin.

İslam Sanatı 1: Metal »

metal-esya-katalog

Bu resimler “Soyut Sanat Müslümanın Yitik Malıdır” isimli yazı dizisinin bir parçasıdır. Resimleri büyük görmek için: Read the rest

Angela Merkel Türk Polisinden Özür Diledi »

Basın Bildirisi

Ben, Angela Merkel Almanya Şansölyesi olarak Türk Polisinden özür diliyorum. Çünkü Taksim Gezi Parkı olaylarının başlangıcından ititbaren medyada yer alan ve Türk polisini suçlayan fotoğrafların gerçekte Amerikan, İspanyol ve hatta Alman polislerine ait olduklarını esefle öğrenmiş bulunmaktayım.

Dün gece geç saatte toplanan basın danışmanlarıma şu soruyu sordum: “Gerçekten şiddet uygulayan Türk polisi bulmak bu kadar zor mu ki sahte fotoğraflar kullanılıyor?” Malesef bu sorum cevapsız kaldı. Cevapsız kalan tek sorum bu değildi:

1)      15 gün boyunca twitter üzerinden mesaj gönderen binlerce gösterici neden cep telefonlarıyla “gaddar ve vahşi” polislerin resmini çekemedi?

2)      Olayların başlangıcından itibaren bir çok şehirde BBC ve CNN gibi kuruluşların canlı yayın araçları vardı. Neden bu gazeteciler gerçek görüntüler yerine Mısır’dan, Irak’tan alınmış savaş görüntülerini ve New York’ta iki sene önce olmuş olayların resimlerini kullandılar?

Biraz gecikerek de olsa anlıyorum ve ititraf ediyorum ki Türk polisi dünyadaki diğer polislere kıyasla daha profesyoneldir ve orantısız şiddet kullanımı daha azdır.

AKP Hükümeti ve Başbakan Erdoğan

Bazı görüntülerdeki polislerin gerçekten Türk polisi olduğu da tespit edildi. Ama bunlar 15 yıl önce yani AKP iktidarından önce çekilmiş fotoğraflardı. Bunun ise tek bir anlamı olabilir: Başbakan Erdoğan iktidara geldiğinden beri polis şiddeti konusunda Türkiye’de net bir ilerleme kaydedilmiştir. Bu bağlamda sadece Türk polisinden değil AKP hükümetinden, iç işleri bakanlığından ve olayları büyük bir başarıyla yöneten İstanbul valisinden bütün Alman halkı ve Alman gazetecileri adına özür diliyorum.

Türklere karşı işlenen ırkçı cinayetleri 10 yıldır çözemeyen biz Almanların adalet ve insanlık konusundan siz Türklerden öğreneceğimiz çok şey var.

 Angela Merkel

Almanya Şansölyesi

Güzel eşya ve güzel ahlâk »

opera-garnier-paris


Hiç dikkat ettiniz mi? Stadyumlar opera binaları gibi güzel değildir. İşlevseldir, binanın sporcu gibi performanslı olması beklenir: Azamî sayıda seyircinin maçı görebileceği koltuklar, bu insanlara azamî sayıda gazoz ve tost satmak için büfeler vardır. Kapılar ve koridorlar en hızlı biçimde en çok insanın girip çıkabileceği şekilde yapılmıştır. Futbol maçında seyircilerin birbirine küfretmesi hatta yumruk ve tekme atması “normal” karşılanır da bir bale veya opera sırasında kavga çıksa herkes şaşırır. Bir futbolcu karısını dövse belki o kadar şaşırmayız ama bir ressam ya da bestekâr karısını dövse hayret ederiz. Neden sanatçıların daha erdemli olmasını bekleriz? Neden “güzel sanat” ile meşgul olanların güzel ahlâk sergilemesi gerekir de EN HIZLI koşan, EN YUKARI sıçrayan, EN ÇOK GOL atan sporcuların ahlâksız hareketlerinden, doping, şike, uyuşturucu maceralarından o kadar da rahatsız olmayız?

Çünkü sporun neticesi sayısal olarak ölçülür. Atılan gol sayısı bellidir. Bir maçın sonucu herkes için aynıdır, “5-1 kaybettik ama ben bunu farklı yorumluyorum” diyemezsiniz. Resim sergisindeki gibi tek tek insanlar yoktur maçta, bilet alıp içeri girdiniz mi “Biz” vardır artık, maçtan çıkarken insanlar “abi o gölü nasıl kaçırdık?” diye hayıflanırlar, sanki 11 futbolcu değil de Read the rest

YAKINDA: Türkiye’nin yükselişi engellenebilir mi? »

turkiye_ekonomi - Copie“… Peki bu bilgilerin ışığında Soros’un ve ekibinin Türkiye vizyonu nedir? Ne olabilir? Zannediyorum AKP ama özellikle Erdoğan, Gül ve Davutoğlu gibi isimler Soros için ciddi bir sorun teşkil ediyor. Zira Soros’un sözünü dinleyen, piyasaları, bankaları adaletin üzerine çıkaran ABD ve Avrupa Birliği büyük sıkıntı içine düştü. Oysa finans sektörünü hukuk çerçevesinde tutan, azgınlıklara gem vuran Türkiye’nin ekonomisi hızla büyüyor. Türkiye de batılılar gibi serbest piyasadan yana ama bu ekonomik aktörlerin, endüstri patronlarının ve bankacıların kanun-üstü olması demek değil.

Kısaca Türkiye’nin ekonomik durumu neo-liberal amentülerin tersini ispat ediyor. “Piyasa rekabeti bir toplumda düzeni, barışı tesis etmek için en iyi yoldur”  şeklindeki amentü yanlışlanıyor, onun yerine halk iradesi, demokrasi, ve adalet yükseliyor. (Bkz. Piyasa-Demokrasi çatışması ile ilgili e-kitap: Liberalizm Demokrasiyi Susturunca) Üstelik gelecek 10 yılda liberal batı ekonomileri toparlanacak gibi görünmüyorlar. Oysa gelecek 10 yıl içinde Türkiye 3cü köprü, yeni hava limanı ve Kanal Istanbul gibi gösterişli projeleri tamamlarsa bu yeni durum Soros ve yandaşlarına ideolojik bir tokat Read the rest

Sahte protestolar IMF’yi dışarı atmanın cezası mı? »

“… Brezilya,kuruluşundan bu yana IMF’nin en büyük çalışma ortaklarından biriyken, son 10 yılda gösterdiği ekonomik büyümeyle birlikte 2011 yılında borçlarının tamamını ödeyerek IMF’yi ülkeden dışarı çıkardı. Aynı zamanda dış ticareti fazla veren bir ülke konumuna yükselen Brezilya, BRICS ülkeleri arasında büyüme hızı en yüksek ülkelerden biri haline geldi. Türkiye de bu süreci geçtiğimiz dönemde tamamlayarak Brezilya ile aynı konuma sahip oldu.

ABD ve Avrupa’dan kaçan yatırımlar
Özellikle Avrupa ve ABD’yi merkeze alan ve tüm dünyada etkisi hissedilen mali krizden iki ülke de büyüyerek çıktı. Üretim ve istihdam alanlarının artışıyla birlikte tarihinin en yüksek değerlerine ulaştılar. Bu sebeple yükselen ve gelişen ekonomileriyle yatırımcıları cezbeden iki ülke, aynı zamanda ABD ve Avrupa’ya alternatif pazarlar olarak görülüyor.

Siyasî istikrar, yükselen orta sınıf
İki ülkede de mevcut iktidar partileri 10 yıldan fazla süredir tek başına yönetimi elinde tutuyor. Kamu harcamalarını sosyal politikalara yönlendiren yöneticiler ülkede düşük gelirli sınıf tarafından büyük destek görüyor. Siyasi istikrarın sağlandığı bu dönemde orta sınıf güçlenirken alım gücü yükselen yeni bir sınıf oluşuyor. Bu durum iki ülkede de faiz lobisi olarak nitelendirilen tabakanın rahatsızlığı olarak nitelendiriliyor …” (Kâmil Ergin, Sao Paulo)

 

… Bu konuda makale okumak için…

  1. Çapulculuk ve sivil itaatsizlik arasındaki fark nedir?
  2. Tayyip Erdoğan’ın kellesini isteyenler onu Salvador Allende zannediyor »
  3.  Taksim Meydanı’na alternatif bakış
  4. Sevgili başbakanım, “milletin dediği olacak” demişsin
  5. Gezi Parkı’ndaki isyan bitti mi?
  6. Ne kadar az bilirseniz…
  7. Ben bir bankacıyım Gezi Parkı’nda, ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında
  8. Gezi Parkı: Kür mü yoksa kürtaj mı?
  9. Derin Nefret
  10. Tayyip Neden Devrilmedi?
  11. Tayyip Erdoğan’a karşı küresel bir komplo var mı?
  12. Bu hesap tutmayacak
  13. Gezi Parkı “içeriden” nasıl gözüküyor?
  14. Gezi Parkı komplo teorisi mi yoksa gerçek komplo mu? (Video)

Sivil itaatsizlik, isyan ve devrim konusunda: