Main Content RSS FeedÖnceki Yazılar

Gül, Kürt hamlesiyle çizgiyi aştı »

Neşe Düzel (TARAF)

“E-muhtıra, 367 kararı, kendilerinden olmayan birinin cumhurbaşkanlığını engellemek içindi. Olmadı. Gül’ü düşürmek için B Planı başlatıldı. Kapatma davası, Sincan bu planın parçalarıdır.”

“Gül, bürokratlar devletinin çizgilerini sadece yaşam tarzıyla değil, Ermeni ve Kürt hamleleriyle de aştı. Şimdi onu, yargı eliyle Köşk’ten indirmeye çalışıyorlar.”

“AK Parti sivil bir anayasa yapmayacak. Mevcut anayasada sadece çok sınırlı değişiklik yapacak. Parti kapatmayı üçleştirerek kendini güvenceye alacak.” Read the rest

Bizi kim tedavi edecek? Bölüm II »

Bugün yaşadığım bir olay nedeniyle,Bölüm 1 de bahsettiğim sağlıklı ruh halim üzerine düşündüm de…Sanırım o kadar da sağlıklı değilim.

  Ben şehrin içinde bahçeli bir evde yaşıyorum,bilgisayarımı kapıp güzel havalarda balkona yerleşirim,hafif deniz manzaram da var,yayarım kitaplarımı masamın üstüne,çay fincanım eşliğinde kah yazarak kah okuyarak günlerimi dolu dolu geçirmeye gayret ederim.Bugün yine o günlerden biriydi tam Bölüm 1 i yazıyordum ki yüksek sesler duymaya başladım.Başımı çevirince üç adamın,birinin elinde silah vardı,aralarında bir çocuğu tutmuş götürdüğünü gördüm. Read the rest

Kurban sunağında bir kral »

Cihan Aktaş (TARAF)

Onu “zenci” kategorisine yerleştiren çizgilerinden kurtulmaya çalışıyordu.

O kadar istedi ki beyaz olmayı, beyazımsı ten hastalıkla geldi; ten rengindeki değişmeyle ilgili resmî açıklama bu. Bir beyaz çocuğunki gibi akça pakça bir ten, o tutkuyla istedikçe uzağına kaçtı. Çizgileriyle oynamayı sürdürdü. İstediği yamalı bir beyaz değildi.

Sinir uçları olabildiğince açık küçük Michael sokaklarda oynarken duyduğu bir sözle o uçurumun işaret ettiği farkı algıladı belki de: Onlar beyaz, sense siyahsın! Beyaz tenli çocuklarla aynı noktadan başlamadın hayata!

Yeteri kadar beyaz olunamazdı, akça pakça görünümlü bir ten içinde bile, imajın her şey olduğu çağda… Kraldı, seviliyordu, insanlar uğruna ölebilirdi, yine de yetmezdi. Read the rest

Bizi kim tedavi edecek? Bölüm I »

Geçtiğimiz yıllarda YeniAktüel’de bir başlık dikkatimi çekmişti ‘ İSLAMİ PROZAC TOPLUMU ‘ ek başlık olarak ‘ Sonunda Dindar Kesimde De Antidepresan Kullanımı Patladı ‘, yazıyı okudum.Genel olarak dindar müslüman kesimin maruz kaldığı ayrımcılığın sonucu oluşan huzursuz ortam nedeniyle depresyon yaşayan insanların halini samimi sayılabilecek bir dille ele almıştı yazar.

  Ben o dönem yazara katılsam da daha sert yaklaşıp iyice modernleştiğimiz eleştirisinde bulunmuştum. Modern insanın hastalığı depresyonun modernleşerek içimize yerleştiğini ve tevekkülümüzü kaybettiğimizi düşünmüştüm.Büyük düşündüğümü sanıyordum ki artık yavaş yavaş büyük değil yanlış düşündüğümü anlıyorum. Read the rest

CHP neden darbecileri koruyor? »

“…Şemdinli’yi hatırlayınız. 9 Kasım 2005’te, iki astsubay ve PKK itirafçısı, bir kitapçı dükkânına bomba attı. Bir kişi öldü. Sonra arabalarının içindeki silahlar görülünce, halk tarafından linç edilmek istendiler. Linç yine halk tarafından önlendi. Birkaç saat sonra otomobilde keşif yapan savcı ve CHP Hakkâri Milletvekili Esat Canan’ın üzerine ateş açıldı. Bir kişi de bu sırada öldü. Read the rest

Başörtülü kızlardan özür diliyorum… »

Senin dünyanın güzelliklerinin aksine,

Örtümün içinde görünenim, ama onsuz gizliyim“(1)

 Size yapılan haksızlıklara karşı çıktım başından beri ama bugün sizi yeterince anlamadığımı düşünüyorum. Bir erkek olarak yaşadıklarınızı hiç bir zaman tam olarak anlamayacağım ama bugün en azından bunun farkındayım…

 Yobaz laiklere karşı verdiğiniz mücadeleyi uzun yıllar SADECE bireysel özgürlük olarak gördüm. Ne kadar yanılmışım…

 Sizler sessiz asaletinizle “insan” kadını açıp gösteren örtünüzü muhafaza ettiniz. Size dayatılan çağdaş, modern, Read the rest

Doğu Türkistan »

Bir terör devleti olarak varlığını sürdüren Çin, yeni bir devlet terörüne daha imza attı… Uygur Türklerinin barışçı gösterisini kana buladı…

Uygur Türklerine sistemli bir şekilde yıllardır zulmeden Çin devleti, o bölgeye Şincan diye dilimize transkripte edilebilecek uydurma bir ad koymuş. Orasının adı Doğu Türkistan… Doğu Türkistan’ın kalbi de Kaşgar… Türk halkının hafızası ve natıkasında bu coğrafyanın adı bu. Dahası insanlık tarihinde de burası hep böyle anılmış… Orası Doğu Türkistan… Mao öncesi Çin’in resmî dilinde bile orası Çin Türkistanı… Tıpkı bizim güneydoğumuzu da kapsayan o coğrafyanın adının da Kürdistan olduğu gibi… Bu tür inkâr politikaları hiçbir şekilde gerçeği değiştirmiyor…

Doğu Türkistan halkı 20. asır boyunca çok acılar çekti… Uygur Türklerinin efsanevi lideri İsa Alptekin’in söylediği gibi bu halk sürekli pandalar gibi yok olma tehdidiyle yaşadı… Read the rest

Haneke’nin ‘Ölümcül Oyunlar’ı Sanatın sonu mu? »

“Aleksandra” filminden yola çıkarak Alexander Sokurov sinemasını irdelediğim bir yazımın girişinde şu cümlelere yer vermiştim:  

“Modernizm; Aydınlanma Hareketi ile gelen ‘insan tasavvuru’nun bireyde yarattığı  çürüme, çoraklaşma ve ‘aşkınlığı yitirme hâli’nin iyice zirveye çıktığı bir döneme tekâbül eder. 

İnsanlık tarihinin en kara dönemi olarak nitelendirebileceğimiz 20’nci yüzyılın ilk yarısında, Aydınlanma ideolojisinin kendi iç  çelişkileri sonucunda ortaya çıkan savaşlar ve kıyımlar, sadece devletlerin değil, insan denen varlığın yıkımına da zemin hazırlamıştır. Modern sanat, işte tam da bu dönemde, böylesi bir zamanın insanı olmanın bütün çelişkilerini ve kaybedilen değerleri yeniden bulma yönündeki o umutsuz çabaları sergileyen çok önemli yapıtlar üretti.”  

Modern düşünce, akıl yoluyla hem doğayı hem de bilimi araçsallaştırırken, giderek kendi varlığını da araçsallaştırmaktan kurtulamadı. Bunun sonucunda ise – Alman düşünürü Nietzsche’nin çığlık çığlığa duyurduğu şekliyle – “Tanrı’yı öldürdü.”  

Nietzsche, “Şen Bilim”de bir delinin ağzından şunları söyler:  

“O’nu biz öldürdük, sizler ve ben! O’nun katiliyiz hepimiz. Ama bunu Read the rest

Son 30 günde en çok okunanlar »

  1. Haydaaa… Kongolu neden istiklâl marşı söylemiş ki?
  2. Bizim Dünyamız
  3. Ordumu kaybettim hükümsüzdür
  4. Yobaz laiklik iyi günler diler
  5. Bu ordu kimin ordusu diye sormazlar mı?
  6. Çift Yarık Deneyi – Dr. Quantum
  7. Taraf’a Destek Kampanyası
  8. İran’a bir haller oluyor ama…
  9. Bir gece ansızın gelebiliriz
  10. Ayy bu yazınız çok uzun, hiç vaktim yok!

MOSSAD nasıl ajan devşiriyor? »

Ortadoğu’nun BaşPsikopatı İsrail sizden ufak bir yardım istese kabul eder misiniz?

Çevrenizde böyle bir teklife evet diyebilecek insanlar var mı? Farkında olmadan yardım etme ihtimaliniz hiç mi yok? Asla? O halde rahat uyuyalım, ülkemiz dahilinde siyonistlerin eli kolu bağlı demek ki…

Bir kitaptan bahsetmek istiyordum uzun zamandır, eski MOSSAD ajanı Victor Ostrovsky’nin ağzından bu örgütün çalışma (ve çalışTIRma) yöntemlerini anlatıyor. Kitabın orjinal adı “By Way of Deception“. Türkçe’ye Hile Yolu adıyla çevrilmiş. Orijinal başlık içindeki “deception” (=düş kırıklığı) kelimesi dikkate değer. Birazdan sebebine geleceğim.

Bu tür kitaplara temkinle yaklaşırım, gerçekleri çarpıtma, dezenformasyon amacıyla yazılmış bir çok kitap gördüm. Ama bu kez farklı. Kitabın yayınlanmasını engellemek için İsrail’in giriştiği yasal ve yasadışı eylemlerle Read the rest