Main Content RSS FeedÖnceki Yazılar

Dikkat Kitap: Birleşik Dünya İmparatorluğu »

Hayatta kalmak için ülkemizin bağımsızlığını küresel şirketlere mi transfer ediyoruz? George Orwell’in 1984 penceresinden Corona Virüs salgını, küresel diktatörlük tehlikesi, kaybedilen hak ve hürriyetlerimiz…

Fikir dünyamızı kontrol etmek isteyen diktatörlerin geçmişte kaldığını söyleyebilir miyiz? “Google bulamadıysa o şey yoktur” diyen bir slogan vardı; hatırlayacaksınız. Bugün Google’ın ilk 10 cevabı, Gerçek’in eş anlamlısı oldu neredeyse. (Bkz. Gerçek sonrası / Post-Truth / Post-vérité / عصر ما بعد الحقيقة)

Google, CNN, BBC, Twitter, FaceBook gibi birkaç firma adeta bir gerçek(!) tedarik karteline dönüştü. Ama 1984, bir kehanet romanı değil. Nedir? İnsan tabiatındaki güç tutkusu ile teknolojik bürokrasinin birleşmesinden doğacak siyasî sistemlerin başarılı bir tasavvuru.

George Orwell inandığı değerler uğruna bedel ödemiş bir yazar. Dahası, yazdığı her şey hayatında yaşadığı bir tecrübenin izi: Uğradığı ihanetler, aldandığı sosyalizm ütopyası, kendine “solcu” diyenlerin faşistliği ile gelen düş kırıklıkları… Bunlar Orwell’in Hayvan Çiftliği’nde ve 1984’ünde karşımıza kâh bir domuz olarak çıkıyor; kâh “2+2=4” demeyi yasaklayan bir polis memuru… Buradan indirebilirsiniz.

Dikkat Kitap: Fikir Kırıntıları – 8 yayında… »

Sosyal medya mesajlarımızı derlediğimiz kitapların 8cisi yayında. Konu başlıkları şöyle:

  1. Şirket kuranlara tavsiyeler
  2. ABD biyolojik bir savaş için hazırlık mı yapıyor?
  3. Corona Virüs, ekonomik neticeler, FED ve Borsa
  4. Çin’in Yeni İpek Yolu, askeri bir proje mi?
  5. Stalin Raporu: Nikita Kruşçev CIA ve MOSSAD’ı nasıl kullandı?
  6. Corona Virüs ve Çin’deki salgın hastalık
  7. KGB’nin kayıp hazinesi…
  8. Hitler’in Türkiye’yi işgal planı ve Müslümanların Hitler’e bakışı
  9. ABD insanları nasıl köpekleştirir? Türkiye’yi korumak için ne yapmalı?
  10. Hafızamız nasıl siliniyor? Gerçeklerin yerine yalanları kim yazıyor?
  11. Evlenme ve boşanma üzerine…
  12. Yeni ipek yolu projesi
  13. Salgın Hastalık Tahvilleri: Milyonların ölümünden zengin olmak

Buradan indirebilirsiniz.

Salgın Hastalık Tahvilleri: Milyonların ölümünden zengin olmak »

  • Can çekişen insanların ölümü üzerine bahse girip para kazanıldığını biliyor muydunuz? Corona Virüs salgınında özellikle İtalya, ABD ve İngiltere’nin ağır kayıp vermesini hangi finansal aktörler, neden istiyor?
  • Genel olarak “felaket senetleri” olarak bilinen bu ürünler ilk bakışta reasürans kontratlarına benziyor. Nedir? Deprem, sel gibi büyük felâketler bir şehri hatta bir ülkeyi yıktığı zaman, küçük sigorta şirketleri iflas edebilir. Haliyle insanlar sigortadan para alamaz. Çare?
  • Küçük sigorta şirketlerini sigorta eden küresel bir şirket, normal zamanda her ülkeden reasürans primi yani “ufak” bir para toplar. Bir ülkede ulusal çapta bir yıkım olsa bile, küresel şirket diğer ülkelerdeki kârlı yatırımlardan gelen para sayesinde mağdur ülkenin yaralarını sarabilir.
  • Tabi bildiğiniz gibi sigorta tazminatının ödenmesini sağlayacak şey kaza/felâketin kendisi değil kaza/felâketin devlet gibi bir otorite tarafından resmen kabul edilmesi. Polis tutanağı, tamir faturası, devletin o şehri “felâket bölgesi” ilân etmesi…
  • Deprem sigortası ve depremi kapsayan reasürans için Richter ölçeğine göre bir sınır konabilir. Binaların yıkılmaya başladığı 6 Richter için vaad edilen azamî tazminatın %25’i, 6-6.5 arası için %50’si, üzeri olursa %100 ödenir. “Hakem” olarak Kandilli Rasathanesi verileri konabilir.
  • Buraya kadar meşru görünen bu sistemi “biraz” eğip bükmüşler. Nasıl? Bu felâket tahvilleri, sigortanın borsa şekli. Felâkete kadar yatırımcı biriken paradan faiz ve kâr payı alıyor. Felâket olunca anapara bile gidebilir. Açalım.
  • Florida’da meydana gelen kasırgaların tazminat riskini felâket tahviline aktaran bir reasürans şirketini düşünelim. Bu şemada ilk 500 milyon $ sigorta şirketinin omuzlarında. Üzeri, reasürans şirketinden. Ama hasar 1 milyar $ üzerine çıkarsa tahvil alan yatırımcıların cebinden gidiyor.

Read the rest

1984, George Orwell »

Giderek geçmiş, günü gününe, dakikası dakikasına “güncellenir”. Böylece, hem Parti’nin tüm öngörülerinin ne kadar doğru olduğu belgeleriyle kanıtlanmış olur hem de günün gereksinimleriyle çelişen tüm haber ve görüşler kayıtlardan silinir. Artık tüm tarih, “gerektikçe sık sık kazınan ve yeniden yazılan bir tablete dönüşmüştür. Yokedilmesi gereken belgeler ise, bellek deliği denen bir yarıktan içeri atılır ve binanın gizli bir köşesindeki dev fırınları boylar. İnsan, kendi belleği dışında hiçbir kayıt kalmayınca, en belirgin gerçeği bile nasıl kanıtlayabilir ki? Kaldı ki, belleğinizde kalanlar ve bildikleriniz de 101 Numaralı Oda’daki “işlemler”le tertemiz edilecek, tüm bunların sonucunda toplumun ve bireyin belleğinden geriye hiçbir şey kalmayacak, tekmil tarih ve geçmiş Parti’nin istemine uygun bir biçime bürünecektir.

Burma Günleri / George Orwell »

 

“…Bizim bu ülkede bulunmamızın hırsızlık yapmaktan başka bir amacının olmadığını nasıl anlayabilirsiniz? Çok basit. Memurlar Burmalıları ezerken iş adamları da onların ceplerine dalıyorlar. Eğer bu ülke İngilizlerin elinde olmasaydı, diyelim benim firmamın şimdiki gibi kereste sözleşmeleri yapabileceğini mi sanıyorsunuz? Ya da başka kereste firmalarının veya petrol şirketlerinin, madencilerin, çiftçi ve tüccarların? Arkasında hükûmet olmasa pirinç çemberi talihsiz çiftçiyi soyup soğana çevirmeye nasıl devam edebilirdi? …”

 

… Yeni kitaplar ve yazarlar keşfetmek için…

Rönesans’ın Kara Kitabıronesans-kara-kitap-kapak Ücretsiz kitap indirin84 kitap indirin

Rönesans sanatın yeniden doğuşu değil ölümü oldu… ve daha bir çok şeyin! Rönesans’ın fikir dünyamızda açtığı yaralar bugün dahi kapanmış değil. Maddenin mânâyı tahakküm aldığı, adına “Aydınlanma” dediğimiz karanlık çağların miladı hiç şüphesiz bu dönem. Güzel ahlâk ile güzel sanatın irtibatının kopuşudur Rönesans. Bu kopuş yüzündendir ki insanlık sadece sanatta değil siyaset, bilim, felsefe, iktisatta lâdini dünya görüşünü Hakikat’in yerine koydu. Sonradan bütün dünyaya dayatılacak olan Avrupa sanatı Rönesans’tan itibaren bilimselleşti. Anatomi, optik, matematik kuralları ve özellikle de merkezî perspektif sanatta insanî ifade imkânını sınırladı. Sömürgeciliği, dünya savaşlarını ve insanları homo-economicus zanneden ideolojileri doğuran işte bu zihniyet oldu. İnsanlık asırlardır hapsolduğu Rönesansçı perspektiften kurtulabilir; kurtulmalıdır da. Bu kurtuluşun neticeleri ise sadece sanatla sınırlı kalmayacak, ahlâkî, siyasî, felsefî tekâmüllere kapı açacaktır. Rönesans’ın Kara Kitabı bu kurtuluşa katkıda bulunmak amacıyla yazıldı. Başta Pavel Florenski ve Erwin Panofsky olmak üzere George Orwell, Juhani Pallasmaa, Michel Foucault, Ahmed Yüksel Özemre, Zygmunt Bauman, Stanley Kubrick, Cemil Meriç, Henri Lefebvre, Lucien Lévy-Bruhl, Rasim Özdenören, Mircea Eliade, René Guénon gibi sanatçı ve düşünürlerin eserlerinden ve iki değerli araştırmacımızın, Ozan Avcı ile Gönül Eda Özgül’ün makalelerinden istifade edildi. Buradan indirebilirsiniz.

Derin Medeniyetderin-medeniyet Ücretsiz kitap indirin84 kitap indirin

Nedir medeniyet? Opera? Demokrasi? Parklar ve bahçelerle süslü şehirler? Metro? Asansör? Modern çağın karanlık dehlizlerinde kaybolan bizler için medeniyet, teknoloji ve kültür mefhumlarını birbirinden ayırdetmek zor ama şurası kesin: Hiroşima, Gazze ve Halep’te şehirleri (medineleri) haritadan silen Batı’ya “medenî” diyenler büyük bir suç işliyorlar. Zira katil bir insanı bir kere öldürür ama katile “katil” demeyenler içlerindeki insanlığı, vicdanı öldürmüş olurlar. (Vicdan / Conscious / Conscience / ضمير) Evet… Kimileri adaletle hükmedilmiş mülkler bıraktılar geriye; kimileriyse kan ve göz yaşıyla, kul hakkıyla çimentosu karılmış duvarlar, piramitler, kuleler. Elinizdeki bu kitap şu veya bu medeniyeti anlatma değil medeniyet mefhumunun derinlerine inme derdinde. İnsanlar arasındaki münasebetleri yani muhabbet, merhamet, adalet, ticaret ve şiddeti yönetebilme gücü açısından medeniyet mefhumuna yeni bir bakış açısı teklif ediyor. Miras olarak köprü bırakanlarla duvar bırakanları tefrik etmeye yarayacak bir bakış açısı. Buradan indirebilirsiniz.

 

Kitap tanıtan kitap 7kitap-tanitan-kitap-7 - kucuk Ücretsiz kitap indirin84 kitap indirin

Kitap tanıtan kitapların 7cisine damgasını vuran düşünür Susan Sontag oldu. 1977’de yayınladığı “Fotoğraf Üzerine” isimli cesur kitaptan bahseden 4 makale ile başlıyoruz. Mehmet Özbey’in kaleminden eskimeyen bir kitabı ziyaret edeceğiz sonra: Yüzyıllık Yalnızlık (Gabriel Garcia Marquez) Değerli yazarlarımızdan Mehmet Salih Demir ve Mustafacan Özdemir tek bir kitaba ve tek bir yazara odaklı kitap sohbetlerinden farklı makaleler hazırladılar. Bunlar kavram ve/veya olaylara odaklı, birden fazla kitaptan ve müelliften istifade eden çalışmalar: Terör, vicdan, modernleşme, bilim felsefesi (Kuhn, Heidegger, Derrida, Gadamer, Dilthey, Mach, Baudrillard, Toulmin) … Suzan Nur Başarslan’ın yazdığı Türk romanının tarihçesi ve Seksenli Yıllarda Türk Romanı Ve Post Modern Eğilimler de bu kategoriye dahil edilebilir. Bunların  yanısıra yazar kadar hatta bazen daha fazla ünlenmiş kitaplara adanmış makaleleri de yine bu sayıda bulacaksınız: Zeytindağı (Falih Rıfkı Atay), Hayy Bin Yakzan (İbn-i Tufeyl), Körleşme (Elias Canetti), Taşrada Düğün Hazırlıkları (Franz Kafka). Kitap tanıtan Kitap 7’nin daha önceki sayılardan bir diğer farkı da Georg Simmel’e adanmış iki makale içermesi. Karl Marx ve Max Weber arasındaki kayıp halka olarak nitelenen Simmel’in “Büyük şehir ve zihinsel yaşam” (Die Großstädte und das Geistesleben, 1903) isimli özgün çalışmasından bahsettiğimiz makaleler kitabın sonunda. Buradan indirebilirsiniz. Önceki kitap sohbetleri:

Şirket kuranlara tavsiyeler »

  • Finansal krizler, salgın hastalık ve depremle sarsılan ekonomiler iş kurmak isteyenleri korkutur. Oysa ülkenin, bazen de dünyanın dibi bulduğu bu dönemler şirket kurmak için en uygun zamanlardır. Çünkü kredi, emek ve hammadde ucuzdur.
  • Önce ne yapacağınızı iyi düşünün. Çok orijinal, hiç görülmemiş bir ürün/hizmet sizi rekabetten korur ama müşteriye ne olduğunu ÖĞRETMEK zorundasınız; üretmek ve satmak da çok zor olabilir. Sıradan bir ürünü sıra dışı şekilde pazarlamak size aynı kârı daha kolay getirebilir.
  • Ayaklarınız yere basmalı. Şirket kurmak olağanüstü bir iyimserlik gerektirir. Başarısız olan patronların çoğu bu iyimserlikle sarhoş olanlardır. Firmanızın yakın gelecekte kâr edecek olması yetmez. Nakit giriş ve çıkışını öngörmeniz gerekir. Nasıl?

Read the rest

ABD biyolojik bir savaş için hazırlık mı yapıyor? »

Görseller ile birlikte okumak için silsile bu sayfada.

ABD Neden kendi vatandaşlarını biyolojik silahla öldürdü?

2° Asırlardır bilinen bir hayvan hastalığından nasıl biyolojik silah yapıldı?

3° Sadece Türkleri, zencileri veya Çinlileri öldüren biyolojik silah yapılabilir mi?

4° ABD’nin gelecekteki planı ne?

  • Amerika Birleşik Devletleri biyolojik bir savaş için hazırlık mı yapıyor? Neden bütün askerlerine Anthrax aşısı yaptırdı? Rusya ve ABD biyolojik silahları yasaklayan anlaşmayı neden ihlâl ediyorlar? Hangi ülkeler savaşa yetecek kadar büyük virüs stokları yapıyor?
  • Birkaç sene geriye gidelim; ABD’nin kendi toprağında kendi vatandaşlarını biyolojik silahla öldürdüğü günlere. Hukukî mânâda dosya kapandı çünkü sanıklar, yargılanmadan evvel intihar ettiler yahut… ettirildiler. Ama birçok soru cevapsız kaldı.
  • Sadece üzeri örtülmüş eski bir suç mu? Değil. ABS’deki bio-terör, Irak’ın işgaline sebep olarak gösterildi. Türkiye de dâhil birçok ülkeyi tehdit eden biyolojik silah güvenliği zaafları göz önüne serildi. Bazı özel şirketler ve devlet kurumları gölgeden çıktı… Nedir?
  • 11 Eylül saldırısından bir hafta sonra “teröristler” postayla Anthrax bakterisi (Bacillus anthracis) göndermeye başladılar. “Şarbon hastalığı” diye bildiğimiz hastalık bu. Ciltte siyah lekelere yol açtığı için Fransızca kömür hastalığı (charbon) denilmiş. Ama askerî versiyonu farklı. Yani?
  • Bir bakteri askerî amaçla kullanılmak istenirse hem genetik olarak dönüştürülebilir hem de ince toz haline getirilebilir; silisyum gibi tozlarla karıştırılabilir. Ciltte yara açan bu bakterinin “tohumları” solunum yoluyla alınırsa insan için çok büyük tehlike. Amaç ne peki?
  • Belli bir ırkı, meselâ sadece zencileri veya çekik gözlü erkekleri öldürmek, silahı kullanan “bizim” askere zarar vermeden sadece düşmanı devre dışı bırakmak. Bunun için özel üretilmiş ve sadece “doğru” taraftaki askerlerin kullanacağı bir antibiyotik veya aşı kullanmak…
  • Anthrax solunum sistemine girdiği zaman tam bir silah. Öldürme oranı %90. Ebola ve veba bile %70’lerde. Üstelik akciğerden vurulan hastada bulaşıcı değil. Yani bakteri ile öldürdüğünüz düşman askerinin cesedi, sizin askeri hasta edemez. Askeri versiyonların özel aşısı da var.

Read the rest

Fazla Düşünüyorum / Christel Petitcollin »

  • Bu yazının konusu olan kitap ”Fazla Düşünüyorum”. Müellifi Christel Petitcollin psikoterapist. Kişisel gelişim ve iletişim konusunda çalışmaları var.
  • Fikirlerin zihninize bir sel gibi hücum ettiği oluyor mu? Yıkılan bir barajın suları gibi, 10 hatta 15 farklı konuda bir fikir selinden bahsediyorum. Endişe gibi değil; hoş şeyler; unutmak istemiyorsunuz. Ah keşke bir yere not edebilseniz… Ama arkadan yenileri geliyor… ve panik!
  • Bir arkadaş toplantısında yahut aile arasında birden bire ortamı televizyondan seyrediyormuş gibi hisse kapıldınız mı? “Ne işim var benim bu insanlar arasında?” diye kendinize soruyorsunuz. Neden bu kadar yüzeysel şeyler üzerinde saatlerce konuşuyorlar?
  • Kendini başka bir gezegenden gelmiş gibi hisseden bu insan türünden iseniz şehrinizi yahut ülkenizi terk etmeye çalışmayın; değişen bir şey olmayacak. Gurbette de kendi yerinizi bulamayacaksınız ve tıpkı terk ettiğiniz beldede olduğu gibi “insanlar beni anlamıyor” diyeceksiniz.
  • Ama iyi bir haberimiz var; diğer insanlardan çok daha zekisiniz! Düşüncelerinizin yoğunluğu sebebiyle bazen kekeliyorsunuz. Hislerinizdeki incelikleri ifade edecek kelime bulamıyorsunuz çünkü o kelimeler henüz icad edilmedi. Fakat sıkıntı şu ki, toplum sizi anlamaya hazır değil.
  • Şöyle izah edelim: Açık mavi ile koyu lacivert arasındaki bütün renklere “mavi” diyen bir toplumda yaşıyorsunuz ve mavinin binlerce tonunu görebilen, görmekle kalmayıp her birinden duygusal olarak etkilenen birisiniz. Çevreniz sizi anlayamaz, sadece “romantik” veya “deli” diyecekler.
  • Normal insanlar dünyayı 5 his ile algılıyor. Bunların bir veya ikisi diğerlerinden baskın. Meselâ aynı yerde tatil yapan 5 kişiden biri tatil hatırası olarak renkleri (güneşin batışı vb), diğeri kokuları (köy pazarı, kır çiçekleri) anlatabiliyor. Ama bir de aşırı hassas insanlar var.
  • Bu insanlar her şeyi çok ince ayrıntısına kadar hatırlıyor hatta anlamlandırıyor. Bu sebeple sanatçı veya bilim adamı ise yeni fikirler, eserler üretmesi çok kolay. Zira diğerleri için ilgisiz görünen her şey, onlar için bağlantılı, derin ve renk, koku, şekil gibi vasıflar etkileşim halinde.

Read the rest

Corona Virüs, ekonomik neticeler, FED ve Borsa »

  • Bildiğimiz grip türlerine kıyasla hızlı bulaşan ve kuluçka süresi uzun. Haliyle sağlıklı zannedildiği için tecrid edilmeden gezen hasta çok. Yani corona virüs daha uzun bir süre gündemde kalabilir. %2.5 öldürme oranı veba ve ebola gibi salgınlara (%30-70) kıyasla çok düşük ama korkutuyor.
  • Ekonomik neticeler? Çin’de 60 milyon insanın karantinaya alınması, yolların, liman ve hava alanlarının kapatılması yüzünden lojistik ağır darbe yedi. Ne hammadde, ne de mamûl mallar taşınabiliyor. CO2 salınımı %25 düşmüş. Endüstri ve taşımadaki yavaşlama için ölçü olabilir.
  • Dünyadaki birçok şeyin %80’ini üreten Çin’in kilitlenmesi, uzak ülkelerdeki küçük sanayicileri bile vurdu. Meselâ ihtiyacı olan silikonun %100’ünü Çin’den alan firmalar yeni tedarikçi arıyor. Ne olur gelecekte? Bu salgının nasıl evrileceğine bağlı. Yani?

Read the rest

Dikkat Kitap: Futbol ve Siyaset »

Clausewitz “Savaş siyasetin alternatifi değil, başka araçlarla devamıdır” diyordu. İnsanlığın kapitalizm ile kimliksizleştiği 21ci yüzyılda futbol siyasetin farklı araçlarla devamı haline geldi. Demokratik, faşist yahut sosyalist hiçbir siyasî rejim, futbolu görmezden gelmiyor. Açık yahut gizli, her siyasî partinin, liderin ve rejimin bir “futbol politikası” var.

  • Neden diğer spor dalları değil de futbol?
  • Futbol yoluyla savaş ve iç savaş nasıl çıkartılır?
  • Hükümet darbesi yapmak için futbol nasıl kullanılır?

Elinizdeki e-kitap, tarihten örnekler vererek bu sorulara cevap arıyor. Teorik değil tersine somut olaylara ve görsellere dayalı, sosyal medya formatında bir anlatım. Buradan indirebilirsiniz.