RSS Feed for This Post

“Kaçakçılar” olay yerine ulaşmadan nasıl öldü?

28.aralık.2011 saat 17.05 daha kaçakçılar olay yerine ulaşmadan

 

 

 çuvaldız hanım’ın yorumundan:

Facedeki hesabın daha eski gönderilerine baktığımda daha vahim bir şeyi gördüm..ekde paylaştım(28.aralık 2011 saat 17.05)…şimdi selahattin Demirtaş isimli sayfada bu gönderilerin hiçbiri yok…her şey değişti…muhtemelen olay için farklı tarihler ve zamanlara göre taslak hazırlandı…aksi taktirde ne Notlar kısmına girilenler ne de duvarda palaşılanların tarihleri değiştirilemez sadece “gönderi/paylaşım” silinebilir!

 

Trackback URL

  1. 63 Yorum

  2. Yazan:Hopdedik.. Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    resimde oynama war:))

  3. Yazan:Hilal Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Neden yalan haber yapıyorsunuz .. Bu ne buyuk bır ahlaksızlık ..
    Gırdım ve selahatın demırtasın duvarını taradım facebookda ;

    İnsanın ülkesi yoksa insan insanlığın serserisi olur (Türk uçakları Uludere ‘de Kürt köylüleri vurdu: 20’den fazla ölü var…)

    Beğen · · Paylaş · 29 Aralık 2011, 03:05

    Neden saatlerı ve günü degıstırdınız ..
    Acıklama yapın!

  4. Yazan:MY Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    resimde oynama war

    Zannetmiyorum, resmi indirip 800 kat zoom yapin konturlara bakin, ben bir deformasyon göremedim. PNG formatinda olmasi Demirtas’in aleyhine bir durum:

    PNG, “Taşınabilir Ağ Grafiği” anlamındaki (Portable Network Graphics) ‘in kısaltmasıdır ve kayıpsız sıkıştırarak görüntü saklamak için kullanılan bir saklama biçimidir. PNG biçiminde paletli ya da gerçek renkte görüntüler seçimlik bir saydamlık kanalıyla saklanabilir.

  5. Yazan:MY Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Neden saatlerı ve günü degıstırdınız ..
    Acıklama yapın! (Hilal)

    demirtas veya bu isimli FaceBook kullanicisi sayfasini güncelledi ama bu sekilde yirtamaz. Zira FACE BOOK’un LOG dosyalarinda ilk hali kayitlidir. Bilgisyarda yapilan her sey iz birakir.

    Hatta Face Book isbirligi yapmazsa hizmet sunucu firmalarin LOG dosyalari da kimin hakli oldugunu gösterecektir. Gerçek ortaya çiksin, icab ederse ben özür dilerim. Ama eger Demirtas’in elinde Kürt kani varsa ne olacak?

  6. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    RESİMLERDE OYNAMA YOK..EKRAN ALINTISI İMLECİNİ KOYARAK ALINTIYI BEN YAPTIM….

  7. Yazan:Özlem Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Maalesef resimde oynama yok! Ben de baktım. saat 3.05 de yeni bir girdi girilmiş. aynı cümleler ile. ama beğenenler farklı. bir kişi beğen butonuna tıklamış ve onunda ismi farklı. Çok karanlık bir durum. bu sayfa Demirtaş’ın kontrolünde mi acaba? Değilse bu sayfayı hazırlayanlar kimler ve kimle irrtibatlılar!!:(

  8. Yazan:Elifnaz Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Neden hiç bir yerde bu haberle ilgili bir atıf, işaret, link vs yok?

    Şimdiye kadar açıklama ya da yalanlama türü bir şey de olmadı mı?

    Bu sessizliğin sebebi ne, anlayamıyorum ki..

    Ben böyle bir tezgahın içinde çok kolay yer alabilecek adamlar olduklarını bilmeme rağmen böyle büyük bir acemilik yapıp böyle bir açık vereceklerine ihtimal vermiyorum..

    Ama soruşturulması gerekmiyor mu? Bu kadar mı üzerinde durulmaya değmez bir iddiadan bahsediliyor..

    Neden hiç kimse ciddiye almıyor?

  9. Yazan:MY Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    “Neden hiç bir yerde bu haberle ilgili bir atıf, işaret, link vs yok? Şimdiye kadar açıklama ya da yalanlama türü bir şey de olmadı mı?”

    Elifnaz Hanim Selam,

    dün aksam yorumcumuz çuvaldiz hanim fark etmis ben de aceleyle girdim, tanidigm bir kaç gazeteciye sordum, kimsenin haberi yok, yani 24 saat bile geçmedi üzerinden. Siz bir sorun çevrenize.

    Belki BDP’li olMAyan bir “sakaci” yapti belki de daha önce oldugu gibi bir düzmece, bunlar gaz vermek için insanlari salak yerine koymayi seviyorlar 🙁

  10. Yazan:Özlem Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Resimdeki beğeniler için yaptığım yorumu geri alıyorum. o benim hatam iki üstteki iletinin beğenileri ile karıştırmışım. özür dilerim.

  11. Yazan:Fatma Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Mehmet bey; öncelikle başlığınızda ki boyalı basın örneği “kaçakçılar” tanımının size yakışmadığını bildireyim.
    internette hiçbirşey gizli kalmaz evet doğru ama , herşeyi istediğimiz gibi göstermekte mümkün.

    Facee yollanan bir gönderinin tarihini bir arkadaşımız değiştirip bize , ve bu haberi size yollayan arkadaşa yolladı.

    aynı şeyi bilgisayar mühendisi olan oğlum gözümün önünde bir iki tıkla yaptı, arkadaşlarının gönderilerine.

    Bu kötü niyetli habere yanıltmaya sizin gibi sorumluluk sahibi birinin böyle düşünmeden atlaması beni şaşırttı doğrusu.

    sanki olay başlıbaşına çok vahim değilmiş gibi saha vahimleştirici böyle sorumsuz davranışlarla nereye varacağız.

    Allah basiretimizi arttırsın

  12. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 4, 2012 | Reply

    Fatma hanım

    Facee yollanan bir gönderinin tarihini bir arkadaşımız değiştirip bize , ve bu haberi size yollayan arkadaşa yolladı

    Değiştirdiğim(ki nasıl yapılabildiğini de bilmiyorum) hiçbir şey yok.

    Gözümün gördüğü aklımın ise almadığını anlamak üzere paylaştım.Olup biten bu.

  13. Yazan:burak Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    dün aksam yorumcumuz çuvaldiz hanim fark etmis ben de aceleyle girdim, tanidigm bir kaç gazeteciye sordum, kimsenin haberi yok, yani 24 saat bile geçmedi üzerinden. Siz bir sorun çevrenize.

    Belki BDP’li olMAyan bir “sakaci” yapti belki de daha önce oldu

    Yorumcularınızın fikir ve önerilerini önemsemeniz iyi güzel de, keşke neyin nesi olduğunu biraz araştırdıktan sonra yayına girseydiniz.

    Dün kafama takıldı ve yorum sahibinden bizzat bilgi edinmeye çalıştım. Tatmin edici bir açıklama gelmedi. Gördüğüm kadarıyla haberin mucidi arkadaşımız hala da zihin bulandırıcı kaçamak yanıtlar dışında bir açıklama getirmiş değil. Sorumluluğunu sahiplenmesini beklerdim doğrusu. Bana açıklama borçlu olduğundan değil, öyle ortaya bilmece atarak enkaz gibi bırakıp gitmek doğru değil.

    Bakın enkaz size kalınca kaldırması da üstünüzde kaldı:) İnsanlar soru soruyor “siz bir sorun çevrenize” diyorsunuz. Doğrusu onca iddianın ardından “belki bdp’li olmayan bir şakacı yapti belki de daha önce oldu” gibi yanıtlar epey naif olmuş.

  14. Yazan:MY Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Burak Bey,

    1) Sordugunuz ve sormadiginiz sorulara, sahtecilik vb iddialara yeterince cevap verildi, PNG formati hakkinda bilgi toplayin, cuvaldiz’in yolladigi resimleri indirin, %800 gibi yüksek bir zoomda piksel piksel bakin. BEN BAKTIM. KONTURLARDA BiR DEFORMASYON görmedim. (daha önceki tartismada açikladim) Fotomontaj süphesi uyandiracak baska bir sey de görmedim. Siz de görememis olmalisiniz böyle yuvarlak konusuyorsunuz.

    2) BDP / PKK / KCK ekibi daha önce de insanlari salak yerine koymustu. Bu sefer onlara güvenmiyorsak bir sebebi var, geçmisleri kirli. (MAZLUM-DER, Taraf Gazetesi ve binlerce aktivist salak yerine konabilir mi?)

    3) Biz size ne yanit verirsek verelim siz yine burun kivirabilirsiniz. Sayfalarca yazsak yine i-ih diyeceksiniz. Bunu yapma arzumuz da yok, niyetimiz de yok, vaktimiz de yok. “Hahayyt ateskes bozuldu, kan döküldü” diye kahkaha atabilen Kürt irkçilarini pamuk prenses ve 7 cücelerden ayird edemiyorsaniz ben ne yapayim? ALLAH size akil fikir versin.

    4) “sorumlulugu sahiplenmek” veya “haberin mucidi” gibi yersiz laflarinizi size iade ediyorum. Tutarsiz iddialariniz kafaniza çöktü, enkazin altindan iniltilerinizi zor duyuyorum.

    iyi aksamlar, persil supra 🙂

    Not: Alin bakin bakalim, bitmap olarak zoomlu halinde bir montaj izi görünüyor mu? Biraz gözünüze sokmus gibi olacak ama baska tûrlû anlamiyorsunuz.

    demirtas tarihi degistirdi mi?

  15. Yazan:Selami Çetin Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Mehmet Bey. Facebook’un zaman ayarlarında bir hata falan olmuştur. Yoksa Demirtaş’ın bombalamayı önceden bilmenin yanı sıra ölü sayısını falan filan da bilmesi gerek. BDP/PKK’nin bu işte bir parmağı olabilir. Gayet makul bir iddia. Olan biten en çok onlara yarıyor. Ama Demirtaş’ın bombalamayı önceden duyurması falan mantıklı gelmiyor.

  16. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Burak bey,
    Tatmin eici nasıl bir açıklama yapmamı bekliyorsunuz?
    “Bu nasıl olabilir,17.05 de ve 20.50 de nasıl olur da bombalama başlamadan uçakların bombalaması ve ölü sayısı bilinebilir?” diye soran benim.

    Fotoları çeken benim.Ve üzerlerinde kesinlikle oynama yok.

    Gördüğümü açık ve net olarak GÖSTERDİM.İddia GÖRDÜĞÜMÜN İÇİNDE zaten.

    Selami Çetin beyin dediği gibi şayet face girdi tarihlerinde TEKNİK bir HATA varsa bir bilen çıkar ve “DOĞRU zamanda girilmiştir ama şu sebeple YANLIŞ tarih ve saat çıkmıştır siz de bunu görmüşsünüz” diyebilir.

    TÜM YAPABİLECEĞİM AÇIKLAMA BU.Ama bu açıklamadan sonra S.Demirtaş sayfasında yapılan değişikliklerle ben cevabımı aldım.Sayfa sahibi kimdir ve bunu hangi maksatla niçin yapmıştır, salak mıdır yoksa benim gibi bir SAZAn’ın bunu fark edeceğini bilerek kasten mi yapmıştır yoksa esas SALAKLIĞI şehvete kapılarak kendisi mi yapmıştır BİLMİYPRUM.

    Kazanma ŞEHVETİNE kapılıp göz göre göre masum insanlar bombalanabilişyorsa biri ya da birileri de bunu biran evvel duyurma ŞEHVETİNE de kapılmış olabilir.

    Fotolara kaynaklık eden herşey TEKNİK bir sorun da olabilir.BEN BİLMİYORUM BİLEN VARSA AÇIKLAYABİLİRSE HEPİMİZ GİBİ BEN DE ÖĞRENMİŞ OLURUM.

  17. Yazan:MY Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Yanilmiyorsam Sedat Laçiner söylemisti TV’de bir röportaj sirasinda. Temmuz Agustos aylari TSK’da tayin/terfi dönemi imis. Yüksek yerlerde gözü olan komutanlar rakiplerinin ayagini kaydirmak için PKK’yi kullanirmis. Birbirlerini “basarisiz / beceriksiz” göstermek için PKK’nin o komutan emrindeki bir kislada, bölgede kanli eylem yapmasini sagliyorlarmis. Bu yüzden en fazla sehit(?) verilen aylar bunlarmis 1980’den itibaren.

    Özetle mesele Kürt meselesi degil kalitesiz ordu meselesi. Korumasi gereken insanlari öldüren bir ordunun PKK / BDP/ KCK ile isbirligi yapmasindan daha “normal” ne olabilir?
    Zaten kendi askerlerini bile bile ölüme

  18. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Burak bey,

    Gördüğüm kadarıyla haberin mucidi arkadaşımız hala da zihin bulandırıcı kaçamak yanıtlar dışında bir açıklama getirmiş değil.

    Mucit değilim olsa olsa sadece dikkatli biri sayılabilirim o kadar.

    Sorumluluğunu sahiplenmesini beklerdim doğrusu.

    Ne sorumluluğu? Gördüklerimi adam sende deyip sorumsuzca geçebilirdim geçmedim paylaştım. Şimdi sahtecilikle, kaçmakla itham ediliyorum.
    Birinin çıkıp “Salak,orada şu basit teknik hata var.” Demesini tercih ederdim doğrusu.

    Bana açıklama borçlu olduğundan değil, öyle ortaya bilmece atarak enkaz gibi bırakıp gitmek doğru değil.

    Ortada bir enkaz gibi bir bilmece olduğu gerçek.(35 ölüm nasıl gerçekleşti?).Paylaştıklarım da bu bilmece ile ilişkili aksi taktirde zaten dikkatimi çekmezdi.Ve kimseye bir şey bırakıp çekip gitmiş değilim. Cevap veriyorum ama YETMİYOR. Bildiklerim yeterli olsaydı zaten gördüklerinizi burada paylaşmazdım.

    Bakın enkaz size kalınca kaldırması da üstünüzde kaldı:) İnsanlar soru soruyor “siz bir sorun çevrenize” diyorsunuz. Doğrusu onca iddianın ardından “belki bdp’li olmayan bir şakacı yapti belki de daha önce oldu” gibi yanıtlar epey naif olmuş.

    Ben çevrem dediğim ve akıl, fikir sahibi insanların yazı ve yorumlarıyla iştirak ettiği bu sitede bana garip geleni sordum. Sonuç? Ortaya koyanlar, fikir üretilmesine katkıda bulunanlar en hafifi “naif” olmakla itham ediliyor.

    Görmemezlikten gelip sussamıydım acaba?

  19. Yazan:Tayfun Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    “Yanilmiyorsam Sedat Laçiner söylemisti TV’de bir röportaj sirasinda. Temmuz Agustos aylari TSK’da tayin/terfi dönemi imis. Yüksek yerlerde gözü olan komutanlar rakiplerinin ayagini kaydirmak için PKK’yi kullanirmis. Birbirlerini “basarisiz / beceriksiz” göstermek için PKK’nin o komutan emrindeki bir kislada, bölgede kanli eylem yapmasini sagliyorlarmis. Bu yüzden en fazla sehit(?) verilen aylar bunlarmis 1980′den itibaren.”

    Aynen öyledir. Makam, koltuk sevdası insana neler yaptırır TSK’da neler… Katı hiyerarşi, üstlerin astlarını dayanılmayacak şekilde aşağılaması, ezmesi bu kurumdaki rütbe sevdasını körükler. En basit, astsubayların arasındaki mücadelede dahi bunu görürsünüz. “Operasyonda birbirini vurup, rakibinden, birlikteki hasmından kurtulmaya çalışan nice düşük rütbeli komutan vardır” dedikoduları dolaşır sağda solda. Askerde birbirinden ölesiye nefret eden, birbirinin ayağını kaydırmaya, sürdürmeye, bir açığını yakalatıp yıllarca askeri ceza evine attırmaya çalışanlar vardır. Yıllarca askeri ceza evinde kalmış, çürümüş binbaşılar vardır. TSK’nın kendi personeline yaptığı kötülüğü, gaddarlığı PKK bile yapamaz. TSK ve o kurumdaki hakim ideoloji öldürmese de süründürür. Düşük rütbeliler bunları yapıyorsa, daha yüksek rütbeliler neler yapmaz. Kapalı devre bir örgütlenmeye sahip olduğundan da, bu kurumu denetleyen, bu kurumda askerlerin birbirlerine karşı işlediği suçları objektif bir şekilde inceleyen bir mahkeme yoktur. Askeri Yüksek Mahkemelerde bazı askerlerin tanıdıkları vardır. Ahbap-çavuş ilişkişeriyle yürür orada işler yani. Güçlünün güçsüzü ezdiği ve bunu yaparken de hesap vermek zorunda kalmadığı, hukukun semtine uğramadığı bir kurumdur TSK malesef.

    Tabi ki,PKK da benzer bir kapalı devre örgüt. Onlar da TSK değil, KSK. Tek farkları bu. Orada da kendi militanlarının canlarının, haysiyetlerinin zerre kadar değeri yok. Çıkarları uğruna kendi adamlarını öldürebilecek kadar gaddar insanlar tarafından yönlendirilmektedirler. İnsan hakları, birey hak ve hürriyetleri değil, “Kürt ırkının çıkarları” (o bile sadece gençleri dağa çıkarmak için kullandıkları bir yalandan ibaret) için çalışan Kürt Silahlı Kuvvetleri’dir.

    Birbirine mentalite olarak bu kadar yakın olan iki örgütün arada bir (ya da belki sürekli?) işbirliği içinde olması da gayet normaldir. Sonuçta ikisinin de amacı güç, hep daha fazla güçtür. Ve… İt iti ısırmaz…

  20. Yazan:Baran Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Google loglarında ilgili iletinin 28 Aralıkta 20.50 girildiği gözüküyor..

    http://webcache.googleusercontent.com/search?q=cache:lwLXE6joJpEJ:tr-tr.facebook.com/note.php%3Fnote_id%3D269284806464737+28+Aral%C4%B1k+2011+%C3%87ar%C5%9Famba,+20:50+facebook&cd=3&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

  21. Yazan:burak Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Ya ben anlatamıyorum, ya da kasıtlı olmayan bir hatayı kabullenmek size çok ağır geliyor.

    Bir kere burada yayımlanan sözkonusu resim ile yorum metninin( gözümün içine sokmak gibi olmayanı) Montajdır, uydurmadır ya da kasıtlı olarak siz üzerinde oynadınız demiş değilim. Sizi bıktırıp agresifleştiren sorum işin bu teknik kısmıyla ilgili değil. Hatta adı geçen siteye girmişliğim yok, öncenden de girmezdim, burada tartışma konusu olduktan sonra da girmedim.

    İkincisi ne bdp’yi, ne Demirtaş’ı ne de gereksiz yere karıştırdığınız eski defterlere dair lehte ya da alehte bir görüş belirtmiş değilim. Daha öncesine ait bir tartışmanın rövanşına hiç gerek yok: Şurada yanılıyor olabirsiniz demek ya da düşüncelerinize katılmamak demek sizin paranoya düzeyinde düşman olduklarınızla dost olduğum veya iyi ile kötüleri (şu üzülmesi gereken yerde kahkaha atan 7 cüceler gibilerini)birbirnden ayırmadığım anlamına gelmiyor. Bu kadar izan yoksunluğuna, bu kadar çarpıtmaya da pes diyorum. Tartışmada da insan hileye başvurmadan biraz mert olmalı ya hu! Yazık, sizinle aynı paralelde olmayan görüşlere olan tahammülsüzlükle muhatabanızı onun bunun yandaşı şeklinde gösterme, bir takım ideolojilerle ve düşmanca bir tavır ile etiketleme size has bir ideoloji haline gelmiş. Sanki tüm doğrular sizin tekelinizde! Doğrularınızı hap gibi yutmayan, her sözünüzü Allah kelamı bellemeyen, sizi alkışlamayan, hülasa sizden farklı düşüneni ya İslamator ya Bozkurt ya da Bozkürt olarak yaftalıyorsunuz. Peki siz kimsiniz? Benzer dile size karşılık verilmesinden hoşlanır mısınız mesela? Neden verili konunun dışına çıkarak kafanızda insanları bir kalıba sokarak değerlendiriyorsunuz? Bu anlayışın cilalanmış iftira olduğunu biliyor musunuz, peki iftira atmaktan utanmıyor musunuz? Yani onca yazar okudum, sayısız kişiyle tartıştım inanın sizin kadar kibirli, sizin kadar nobran, sizin kadar aykırı sesten, alternatif düşünceden korkan ve rahatsız olan birine rastlamadım. Bu kafayı değiştirin:) yazdığınız felsefe tanındaki o mühteşem yazıları okudukça, en ufak bir eleştiri karşısında yorumculara bozuk atan kişi ile aynı insan olduğunuza bazen inanamıyorum. Bakın, bağışıklık yapmış şu pohpohlanma arzusundan kurtun, duymak istemediklerinize de kulak verin aras sıra.

    Onun için acizane tavsiyem sizi müşkül duruma sokan soru ve eleştiriler karşısında hırçınlaşıp kendinizi bozmayın. Hakaret etmişim gibi bana “iade ettiğiniz” cümlelerde sadece sorumluklarınız hatırlatılmış, neden bu kadar reaksiyon gösterdiniz? Her insan gibi yanılmış olabileceğnizi kabullenmenme erdemi göstermek bu kadar mı zor? Yorum kurallarını yazmışsınız, güzel, ama unutmayın yazarların da asla unutmaması ve uyması gereken altın kuralları olmalıdır.

    Sizi yine sinirlendirecek ama şunu bilin ki, tartıştığımız konuyla ilgili size neyi sorduğumu ve hangi zaafiyetinizi eleştirdiğimi çok ama çok iyi bildiğinizden en ufak bir kuşku duymuyorum.

    Kabul edin etmeyin, sazan gibi atladınız size gelen o basit iletiye. Her ne umud ederek yayımlamaya kalkıştıysanız, bir kaşık suda fırtına kopardınız ama umduğunuz sonucu alamadınız. Alamadınız çünkü kopardığınız yaygara oranında değilse bile hiçbir iddianızın altını dolduramadınız. Selami Çetin bey sağolsun gayet güzel izah etmiş bir başka yorumda. Mantığa sığmayacak çocukça hatta absürd şeyler ileri sürüp karmakarışık ettiniz, işin içinden çıkamayınca sataşmayı seçtiniz. Ya hu bir bdp’li, kürtçü, bozkürt falan şu yıldızınız barışmayan en gıcık biri dahi yazsın: dört saat sonra gerçekleşecek bir olayı önceden nasıl bilebilir bir insan? Tek bunun açıklamasını yapın yeter!
    İşte sonuç alamadığınız gibi bu gibi sorular karşısında ofsayta düşme acemiciliğinizin kızgınlığını da, sorular karşısında düştüğünüz acziyetin rahatsızlığını da kabalaşarak benden çıkarıyorsunuz. Geçmiş olsun, ara sıra hepimiz tongaya geliriz bazen, ilk siz değilsiniz:)
    “İniltiniz bile duyalmaz” gibi çirkin sözleri kendinize yakıştırmışsanız mesele yok. Ama inanın hiç de inilti değil,çatır çatır içine düştüğünüz zaafiyeti eleştiriyor ve bunu yüzünüze haykırıyorum. Asıl kendinize bakın siz, eleştiri ve düşünceye olan korkunuzdan yorumları silerek insanları susturmayı seçiyorsunuz. Evet eğer tartışmaktan çok bir atışma noktasına varmışsa makul bir şekilde son verilebilir. Ama siz bunu bile adil yapamıyorsunuz, insanlara çıkışıyor, öfkeyle ağzınıza geleni söylüyor sonra da karşınızdakine söz söz hakkı vermeden yorumu siliyorsunuz.

  22. Yazan:Harun Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    @Baran,

    normal, google cache mumkun olan en guncel sayfayi stokluyor, “demirtas” adli faceBook yazarinin eski yazdiklari silinmistir cunku ayni ilmek altinda guncelleme yapilmis.

  23. Yazan:Burhanettin Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Burak bey siz cuvaldiz adli yorumcuya soyleyecek soz bulamadiginiz icin konuyu baska yere mi cekiyorsunuz? iki gundur sizi izliyorum, cuvaldiz’i uydurma haber yaymakla (yalancilkla) sucladiniz. “hakaret etmiyorum” diyorsunuz aman kibar kibar(!) demediginizi birakmadiniz. sonra gelen aciklamalar sizin yanilmis olabileceginizi gosterdi. ozur dilemeniz gerekirken su yaptiginiza bir bakin.”felsefe makalesini severim ama cok nobransiniz” … siz millete “yalanci” derken ne kadar kibirli gorundugunuzun farkinda misiniz acep?

    Sen gel sitenin en sadik ve en guvenilir yorumcularindan cuvaldiz’i “yalanci” ilan et, editore “sazan” de, sonra “hakaret ediyosunuz” diye dir dir et, sonra da saygi, sevgi, dogruluktan bahset. hadi bakalim, kolay gelsin 🙂

  24. Yazan:Arzuhan Y. Kaymaz Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    @burak, çuvaldız’a yalancı dediniz ya!!! aferin. bittiniz siz.kredibiliteniz sıfırın altında benim için ve öyle de kalacak! Adam bir de nezaketten filan bahsediyor. PES!

  25. Yazan:Baran Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    Genelkurmayın bildirisinde bombardıman 21.37 de başladı diyor..
    http://www.tsk.tr/10_ARSIV/10_1_Basin_Yayin_Faaliyetleri/10_1_Basin_Aciklamalari/2011/BA_33.htm

    Bir de bunu izleyin: 21.12 de daha ölen kimse yok..Bombardıman yok..Ölen yok..

    Yukarıda verdiğim linke bakarsanız, haber 28 Aralık 20.50 de girilmiş..Kaldı ki 28.Aralık 17.05 te, olay olmadan olayın haberi girilmiş..

    Resimlerde oynama mümkün ama google kayıtlarında oynamak mümkün değil..Zira google cachelerine göre, olay olmadan olayın haberi girilmiş gibi duruyor..

    Eğer, bu tarih ve saatlerin teknik bir açıklaması yok ise, S. Demirtaş, olmamış bir olayın olcağını nasıl bildi, gelecekten haber mi alıyor vb. gibi sorulması elzemdir.

  26. Yazan:burak Tarih: Oca 5, 2012 | Reply

    @Burhanettin,

    Burak bey siz cuvaldiz adli yorumcuya soyleyecek soz bulamadiginiz icin konuyu baska yere mi cekiyorsunuz? iki gundur sizi izliyorum, cuvaldiz’i uydurma haber yaymakla (yalancilkla) sucladiniz.

    Konuyu bir yere çektiğim yok, asıl tartışılması gereken yere çekmeye çabalıyorum . Bundan da belli ki rahatsız olmuşsunuz.

    İkincisi, iki gündür izliyorum diyorsunuz ama ya sallıyorsunuz, ya da taraflı davranarak kendinizce saf belirlemeye çalışıryorsunuz. Çünkü:
    Adı geçen yorumcuyu, sadece yanıtsız bıraktığı(nı düşündüğüm) sorulara dair yönelttiğim eleştiri dışında ne “uydurma haber yaymakla” suçlamışlığım var ne de dolaylı olarak “yalancılıkla” itham edici imalarda bulunmuşluğum.

    Ha, yanıldığınızı hatırlatmama rağmen ileri sürdüklerinizde ısrarlıysanız sizi bunu kanıtlamaya davet ediyorum. İki gündür izlediğinize göre bu yargılara hangi sözler(im)le vardığınızı bulmanız zor olmasa gerek. Şayet doğrularsanız söz hem sizden hem de çuvaldızdan tüm katılımcıların huzurunda özür dileyeceğim. Ispatlayamaz ve benden üzür dilemezsseniz hem iftira atma, hem de yalan beyanda bulunma durumuna düşeceğinizi hatırlatırım.

    “hakaret etmiyorum” diyorsunuz aman kibar kibar(!) demediginizi birakmadiniz.

    Kimseye hakaret etmedim. Tüm yorumlarımı tarayın, son yorumdaki sert üslup dışında hakaretamiz bir tek içerik bulmazsınız. Ha, “demediğini bırakmama”dan kasıt son yorumsa, yanıtladığım kişinin nezaketine de bakmanızı öneririm. Her tokattan sonra diğer yanağını uzatanlardan değilim kimse kusura bakmasın.

    sonra gelen aciklamalar sizin yanilmis olabileceginizi gosterdi. ozur dilemeniz gerekirken su yaptiginiza bir bakin.”felsefe makalesini severim ama cok nobransiniz” … siz millete “yalanci” derken ne kadar kibirli gorundugunuzun farkinda misiniz acep?

    Hangi açıklama, ben nerede yanılmışım?

    Sorun da burada zaten. Ben çuvaldıza buraya taşıdığı resim ve paylaşımların kendisi tarafından hazırlanmış bir mizansen olduğunu ya da gerçek olmadığını söylemedim ki. Mehmet beyin gözümün içine sokar gibi gösterdiği yazılar, diğer görsellerle ilgili güncel paylaşımlar vs. hiçbiri montaj olmayabilir, böyle bir iddiada bulunmuş değilim. Daha doğrusu işin teknik boyutuyla ilgili olmadığımı belirttim her fırsatt. Benim asıl üzerinde durduğum husus, ileti ve resimlerin gerçek olması durumunda bile pekala başkası tarafından S.Demirtaş adına paylaşıma sokulma ihtimalinin olabileceğiydi. Ben böyle bir ihtimal olamaz mı diye sordukça sanki bu “başkasıyla” çuvaldızı işaret etmişim gibi bir karşı tepki oluştu. Böylece asıl cevabını aradıklarım -bilinçli veya değil- ısrarla alakasız yerlere çekildi ve tabi alakasız yanıtlar verilerek gereksiz polemiklere zemin oluşt uruldu. Tekrar ediyorum, bildiğiniz başka bir dil varsa o dille bir kez daha yazayım: ne başta ne konu tartışılırken( ne de şimdi) çuvaldız’a, bu belgeleri sizi uydurdunuz, sizin montajınızdır, üstünde oynadınız, tarihleri değiştirdiniz vb. ne bir itahamım ne de sorum oldu.

    Çok açık ve net soruyorum: Ortalığı velveleye veren şu paylaşım bir bütün olarak( korku ve bilimkurgu karışımı filmlerini çağrıştıran şu tuhaf saat/olay-zaman kaymasıyla, yaralı ve kayıplara dair kısa bilgi notuyla, “kürtlerin ülkesizliğine” yapılan vurgu misali kişisel yorum vs.vs) Bize ne söylüyor? Ne anlamalıydık ya da sayın çuvaldız ne anlatmak istedi? Söz konusu katliamla ilgili aktarıldığına göre nasıl bir sonuca varmalıydık?
    Şu üzerinde tartıştığımız 35 sivilin ölümü hakkında bize ne tür bir bilgi sunuyor şu “bombardıman olmadan insanlar nasıl öldü” sorusu? Elli küsür kez söyledik S.Demirtaş’ından Emine Aynasına, Tuğluk’undan bilmem Sırrı Sakıkına her türlü saçmalığı, ahmaklığı, kışkırtıcı sözü zaten duyuyoruz. İlk değil ki bunlar. Ama el insaf bu üzerinden fırtına koparılan şu beş paralık paylaşım, ileti, adı her ne ise bu basit ayrıntı Ulıdere olayının gerçek yüzü hakkında ne veriyor?

    Peki bu venzer sorularıma yanıt verildi mi? Ben duymadım, siz duymuş, anlamış ve tatmin olduysanız lütfen taraflı hakemlik yapacağınıza şu inatçı/cahil bendenizi bildiklerinizle sevindirin.

    Özre gelince, ne münasebet benden neyin özrünü bekliyorsunuz? Ha bir insanı sözlerimle incittiğimden ötürü her zaman özür dilemesini bilirim ben. Lakin sizin beklediğiniz özür “biz haklıyız” makamında ve tamamen taraflı ve tek yanlı bir özür talebidir. Özür bir erdemdir ama onurluca ve adil olduğunda anlamlı olur.

    Sen gel sitenin en sadik ve en guvenilir yorumcularindan cuvaldiz’i “yalanci” ilan et, editore “sazan” de, sonra “hakaret ediyosunuz” diye dir dir et, sonra da saygi, sevgi, dogruluktan bahset. hadi bakalim, kolay gelsin

    Sazan dedim evet, inkar edecek değilim. Hoş bir söz değil, fakat durduk yerde her normal tartışmada salak yerine konmakla suçlanmak, haksız yere onun bunun yandaşı yaftası yemek de hoş değil. Saygılı bir davranış değildi biliyorum ama saygı karşılıklı olur.

    Sayın Çuvaldız hakkında olumsuz yargılarda bulunduğumu ileri sürmeniz ise tamamen iftiradır. İkinci kezdir bunu söylüyorsunuz, sizi uyarıyorum, bu iftiralarınızı kanıtlamadan sürdürmeniz durumunda yalancığınızdan da şüphe edeceğim. Hadi selametle, size de kolay gelsin.

  27. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Burak bey,

    Mehmet beyin gözümün içine sokar gibi gösterdiği yazılar, diğer görsellerle ilgili güncel paylaşımlar vs. hiçbiri montaj olmayabilir, böyle bir iddiada bulunmuş değilim.(6.ocak Burak)

    Dün kafama takıldı ve yorum sahibinden bizzat bilgi edinmeye çalıştım. Tatmin edici bir açıklama gelmedi. Gördüğüm kadarıyla haberin mucidi arkadaşımız hala da zihin bulandırıcı kaçamak yanıtlar dışında bir açıklama getirmiş değil. Sorumluluğunu sahiplenmesini beklerdim doğrusu. Bana açıklama borçlu olduğundan değil, öyle ortaya bilmece atarak enkaz gibi bırakıp gitmek doğru değil.(5.ocak Burak)

    …böyle bir iddiada bulunmak(!) için daha ne yazacaktınız ki? İlk akla gelen seçenekler oldukça çoktu; Fotoda oynama, olmadı face sayfasına müdahale edip sonra foto çekme, o da olmadı abd’den foto çekmekle itham… :)…siz daha orijinal bir fikir bulmuş ve kestirmeden hepsini muhteva eden bir şekilde mucit olduğumu söylemişsiniz ardından gayet usturuplu biçimde Mehmet bey’i asparagas haberi kontrol etmeden yayınlamakla SUÇLADINIZ. Tüm bunları ard arda koyarsanız sonuçta çuvaldız için ne söylemiş oluyorsunuz; zihin bulandıran kaçamak yanıtlar veren, tatmin edici olmayan açıklama yapan, ortada enkaz bırakıp giden, velveleye veren! Bir benim bomba icat edip onu Uludere’ye attığımı söylememişsiniz!

    Benim asıl üzerinde durduğum husus, ileti ve resimlerin gerçek olması durumunda bile pekala başkası tarafından S.Demirtaş adına paylaşıma sokulma ihtimalinin olabileceğiydi. Ben böyle bir ihtimal olamaz mı diye sordukça sanki bu “başkasıyla” çuvaldızı işaret etmişim gibi bir karşı tepki oluştu.(Burak)

    S.Demirtaş isimli profilin kimin tarafından açıldığını / kontrol edildiğini biliyor olsaydım size yeterince Tatmin edici cevaplar verebilirdim şüphesiz.Siz aksini tatmin edici şekilde açıklayabiliyorsanız ne ala ben inanmaya hazırım.

    Yazdığınız gibi bir ihtimal olsa dahi olayın vukuundan önce ilan edil(ebil)miş olması hiçbir şey ifade etmez mi? Ha S.Demirtaş ha S.Demirtaş adına birileri(!) ne fark eder ?

    Geleceğe dair Doğru öngörü(istihbarat!) YAPILABİLMİŞ olmasının hiç mi ehemmiyeti yok? Bu 35 kişinin ölümünün kaza/hata olmadığı, bu işin planlı programlı gerçekleştirilmiş olma ihtimali neden görmezden geliniyor? Adalet ve hak arayışı için SUÇLULARIN/SORUMLULARIN peşine düşenler için böyle bir ihtimalin hiç mi önemi yok? Suçlu ve sorumluların teşhisi mümkün olanlarının yani SADECE BİR KISMININ cezalandırılmasını talep ederek adil olunduğu vehmiyle vicdanların soğutulması mümkün mü?

    Gördüğünüz gibi bu yaklaşımlar doğrultusunda oluşan ve tatmin edici açıklama bekleyen bir yığın sorum var…

    Çok açık ve net soruyorum: Ortalığı velveleye veren şu paylaşım bir bütün olarak( korku ve bilimkurgu karışımı filmlerini çağrıştıran şu tuhaf saat/olay-zaman kaymasıyla, yaralı ve kayıplara dair kısa bilgi notuyla, “kürtlerin ülkesizliğine” yapılan vurgu misali kişisel yorum vs.vs) Bize ne söylüyor? Ne anlamalıydık ya da sayın çuvaldız ne anlatmak istedi? Söz konusu katliamla ilgili aktarıldığına göre nasıl bir sonuca varmalıydık?(Burak)

    Neden kendi başınıza anlayıp varabileceğiniz bir sonuca YÖNLENDİRİLMEK istiyorsunuz?

    Bu iletilerin gerçek olması durumunda (ki gerçek ama maksat nedir bilmiyorum?) akla gelebilecek tek ihtimal S.D isimli sayfanın birileri tarafından onun adına şaibe yaratmak üzere oluşturulmuş olması mıdır?

    Şu üzerinde tartıştığımız 35 sivilin ölümü hakkında bize ne tür bir bilgi sunuyor şu “bombardıman olmadan insanlar nasıl öldü” sorusu? Elli küsür kez söyledik S.Demirtaş’ından Emine Aynasına, Tuğluk’undan bilmem Sırrı Sakıkına her türlü saçmalığı, ahmaklığı, kışkırtıcı sözü zaten duyuyoruz. İlk değil ki bunlar. Ama el insaf bu üzerinden fırtına koparılan şu beş paralık paylaşım, ileti, adı her ne ise bu basit ayrıntı Ulıdere olayının gerçek yüzü hakkında ne veriyor?

    Beş paralık basit ayrıntı(!) 35 kişinin ölümü ile ilgili.

    Ayrıntılar gerçek denen bütünün hiçbir şeyidir!!! Ölüm gerçeği yanında suç ve suçlu gibi detayların hiçbir önemi yoktur!

    Peki bu venzer sorularıma yanıt verildi mi? Ben duymadım, siz duymuş, anlamış ve tatmin olduysanız lütfen taraflı hakemlik yapacağınıza şu inatçı/cahil bendenizi bildiklerinizle sevindirin.

    Siz açıklama yapmamı değil YÖNLENDİRMEMİ istiyorsunuz. YAPMAYACAĞIM!Herkes vicdanı elverdiğince kendi gerçeğine /inanmak istediğine inansın.

    Gördüğümü, bilebildiğim kadarını paylaştım. Yetmeyen tatmin olmak için daha fazlasını bilmek isteyen de peşine düşer.

  28. Yazan:sequer Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    bu başlığı yeni gördüm. not düşmek için yazıyorum.

    tarih ve saatin neden öyle olduğunu ilgili diğer başlıkta uzun uzun açıkladım.

  29. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    sequer,
    Facebook Duvarındaki bir paylaşımı google üzerinde yani facebokoka girmeden göremezsiniz.Dediğiniz açıklama mümkün değil.Diğer başlıkta açıkladım.

  30. Yazan:sequer Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    @çuvaldız

    Google’ı olaya dahil eden sizsiniz. halbuki olayla hiç bir ilgisi yok. ben Google’dan bahsetmedim hiç. Google’ın nasıl çalıştığını bile bilmeden mühendislik denemeleri yapmışsınız aklınız sıra. hepsini çürüttüm diğer başlıkta. buraya bakanlara not olarak yazıyorum bunu da.

  31. Yazan:burak Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    @çuvaldız,

    Aslında ne deseniz haklısınız. Kabahat bende çünkü, devletçe göz göre göre katliamın üstü örtülmeye çalışılırken, ne işlenen bu katliamın vahameti ne olayın soruşturulması ne de sorumlularından hesap sorulması anlamında hiçbir yararı olmayacağını düşündüğüm iddianıza dair sorular sormamalıydım.

    Şu an sadece hayıflanıyorum. Bu katliamın failleri ortadeyken ve kendileri dahi bu sivil katliamı kabulleniyorken ve başbakan pişkince katilleri savunabiliyorken ve bütün hükümet katliamın üstünü örtüp unutturabilmek için seferber olmuşken ben nelerle uğraşıyorum?

  32. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Sequer,
    Hep beraber hayıflanmamız gereken bir şey varsa şayet her şeyi devletten bekleme (şahsım adına söylüyorum ) aptallığımız ve tembelliğimiz.

    Aynen dediğiniz gibi biri çıkıp gözümüzün önünde birini bıçaklasa devletin “suçlu/katil” kim diye açıklamasını bekliyoruz.Bu açıdan bakınca kafamızın içine resmen kazınmış olan ve asla sorgulamak istemediğimiz doğru/gerçek bildiklerimize inanmaya,destek vermeye, büyük bir vicdan rahatlığı ile kendimizi adamaya, taraf kalmaya devam edebilmek için Uludere olayının üzerinin devletçe örtülmesini BİZ istiyoruz.İçten içe bize 2 suçlu yada tetikçi Ogün işaret edilsin biz gerisini tatamlarız/biliyoruz zaten diyoruz.

    Yeter ki devlet akıl yelkenimize rüzgar üfürsün biz istikametimizi belirleriz diyoruz!!!

    Siz hayıflanmaya devam ederken nasıl ve kimden hesap sorulması gerektiğine karar vermişsiniz zaten. Belki burada uğraşırken “bu bana yeter mi sonrası için ise bir anlam ifade eder mi?” diye düşünüp kar bile etmişsinizdir.

  33. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Sequer,
    Google facebook üyesi değil diye yazan siz değil miydiniz?

  34. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Sequer’e Google’ı işe karıştırma konusunda hatırlatma.

    Yazan:sequer Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Bir ricam olacak, bu tartismayi takip edenler asagidaki sayfada kaç gördüklerini yazsinlar, bir de yasadiklari sehrin ismini koysunlar rumuzla beraber.(MY)

    cık cık. Google, Facebook kullanıcısı değil. Facebook’un KENDİNE GÖSTERDİĞİ tarih ve saati yani ABD zaman dilimini gösteriyor.

    http://www.derindusunce.org/2012/01/03/selahattin-demirtas-tam-saldiri-aninda-bunu-facebooka-nasil-girdi/#comment-95806

    Şimdi de diğer başlıkta Google robotları canı istediği zaman görür diyorsunuz!?

  35. Yazan:sequer Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    @çuvaldız

    haklısınız. Google’ı işe sadece siz karıştırdınız sandım bir an halbuki Mehmet bey de karıştırmaya kalkmış. ben de ona yanıt vermişim mecburen.

    fakat tekrar edeyim: Google’ın olayla uzaktan yakından alakası yok. iddialarınızı ispatlamak için de kullanamazsınız Google’ı. nedenini diğer başlıkta uzun uzun anlattım.

  36. Yazan:sequer Tarih: Oca 7, 2012 | Reply

    Hep beraber hayıflanmamız gereken bir şey varsa şayet her şeyi devletten bekleme (şahsım adına söylüyorum ) aptallığımız ve tembelliğimiz.

    Aynen dediğiniz gibi biri çıkıp gözümüzün önünde birini bıçaklasa devletin “suçlu/katil” kim diye açıklamasını bekliyoruz.Bu açıdan bakınca kafamızın içine resmen kazınmış olan ve asla sorgulamak istemediğimiz doğru/gerçek bildiklerimize inanmaya,destek vermeye, büyük bir vicdan rahatlığı ile kendimizi adamaya, taraf kalmaya devam edebilmek için Uludere olayının üzerinin devletçe örtülmesini BİZ istiyoruz.İçten içe bize 2 suçlu yada tetikçi Ogün işaret edilsin biz gerisini tatamlarız/biliyoruz zaten diyoruz.

    Yeter ki devlet akıl yelkenimize rüzgar üfürsün biz istikametimizi belirleriz diyoruz!!!

    Siz hayıflanmaya devam ederken nasıl ve kimden hesap sorulması gerektiğine karar vermişsiniz zaten. Belki burada uğraşırken “bu bana yeter mi sonrası için ise bir anlam ifade eder mi?” diye düşünüp kar bile etmişsinizdir.

    çıkarımlarınıza yorum yapmıycam. tek söyleyeceğim, bu konuda PKK’ya çamur atma girişiminizi ve bunun için de kurduğunuz her tarafı dökülen komplo teorinizi şiddetle kınıyorum.

  37. Yazan:MY Tarih: Oca 8, 2012 | Reply

    Süleyman Nazif (1870-1927) Batarya ile Ateş adlı kitabında şöyle diyordu:

    “Benim dinim kinimdir… Irkına, vatanına, tarihine ihanet etmiş olan insanların ve milletlerin hiçbirini unutma Türkoğlu! Unutma ve affetme!”

    Büyük travmalar, katliamlar ve yok edilme korkusu yaşayan toplumlar geçmişten ders çıkarırken affetmek ile acıları unutmak arasında fark göremiyorlar. (Bkz. PKK’lıları affetmek)

    Etnik kökenimiz benliğimizin bir parçası, rengarenk insanlığımızın gerçek bir rengi. Ancak bu renk üzerinden yapılan bir baskı, bu renk “yüzünden” çekilen büyük bir acı sonucu diğer bütün renkler silinebiliyor. Bir başka deyişle IZDIRAPLAR ÜZERİNE YAPAY BİR KİMLİK İNŞA EDİLİYOR. Bir halka yapılabilecek en büyük kötülük bu belki de. Sadece Türk ya da sadece Kürt olmaya mahkûm edilen insanlar giderek insanlıklarını perdeliyorlar. Böylesi halklar ırkçılığa, her türlü şiddet çağrısına kucak açıyorlar. Zira duydukları kin ve nefret onları bıçak gibi bilerken bir yandan da tektipleşiyor, şeyleşiyor.

    Bu korkunç dönüşümü Yahudilerde ve Avrupalı Ermenilerde görmek mümkün. Balkanlarda, Kafkaslarda Türk ya da Çerkes olma “suçundan” dolayı bizden önceki kuşaklar da bu şekilde eziyet gördüler. Ölenler bir kez ölürken hayatta kalanlar aşağılanma duygusuyla hergün öldü. Peki ya Kürtler?

    “…PKK destekçisi Kürtler adeta hızla koşan bir adamın bir cam panele çarpıp yere yığılma duygusunu tekrar tekrar yaşayacaklar. Camın öbür tarafını görecekler ve camın öbür tarafında akan hayatı gözlemleyebilecekler, belki bedenen o hayatın içinde olacaklar ama ruhen hiçbir zaman o camın öbür tarafına geçemeyecekler. Hiçbir zaman kendilerini camın öbür tarafına akan hayatın parçası hissedemeyecekler…”

    Böyle diyordu Emre Uslu. Haklıydı. Sadece Kürt olmak istedikçe Kürtlüğünü kaybeden bir kuşak yetişiyor. Tıpkı Türk ulusalcıları gibi geçmişten, gelecekten hatta kendi gölgesinden bile korkan bu insanlar şiddet için şiddet isteyen örgütlerin, partilerin elinde istenen her şekli almaya hazırlar.

    Kürt aydınları kadar Türk aydınlarına da büyük iş düşüyor. İnsan olmadan “Türk” ya da “Kürt” olmanın imkânsızlığını halklarına anlatmak. Okuyacağınız bu kitap aydınların dikkatini tam da bu noktaya çekmek için hazırlandı: Asimilasyon ile şiddet kıskacı içindeki Kürt halkına… Buradan indirebilirsiniz.

  38. Yazan:memet Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    Facebook’a Amerika’dan bağlanıyorum ve login yapsam da yapmasam da ilgili yazı şöyle gözüküyor:

    28 Aralık 2011 Çarşamba, 20:50 tarihinde Selahattin Demirtaş tarafından eklendi

    Sanırım Selahattin Demirtaş’a çok büyük bir özür borçlusunuz.

  39. Yazan:DERMAN BEY Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    BU ULKEDE YASAYAN INSANLAR UYUYOR MU SANDINIZ sız KENDıNIZI KAnDIRIYORSUNUZ.HERSeY ORTA FOTOGRAFı ıyı ınceleyın

  40. Yazan:özgür Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    suratınız kızaracak olsa laf söylenir. http://twitpic.com/874fe9

  41. Yazan:cemal karahan Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    nedenini söyleyeyim. devlet kendi yaptığı bir katliamı başkası yapmış olabilir diye düşünmüyor. bu yüzden soruşturma yokr:)

  42. Yazan:cemal karahan Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    rica ederiz:): http://twitpic.com/874fe9

  43. Yazan:Hakan Tarih: Oca 14, 2012 | Reply

    Acin bir html editor. istediginizi yapin. sonrada ister jpeg ister png yapin .
    isterseniz orjinal png i alin. resmin degistirin. bu isleri bilen herkes bu isin dolambac oldugunu ve ispatlanamayacagini cok iyi bilir.

  44. Yazan:Edremitli Tarih: Oca 15, 2012 | Reply

    Ya kardesim ne montaji, ne amerikan saati. Ben bu face book sayfasindaki girisin kayboldugunu gordum ki. yenidnen eklendigini gordum.eski yorumlar yokoldu. yorumcular baska baskaydi.adam bal gibi biliyordu bobalama yapilcani.

  45. Yazan:biraz mantık Tarih: Oca 15, 2012 | Reply

    …adam bal gibi biliyordu bobalama yapilcani.

    Kim biliyordu? Demirtaş kastediliyordur herhalde.

    Bombalanacağını nereden biliyordu?

    “Biliyordu işte” deyip kestirip atmak böyle ciddi bir iddiayı doğrulamaya yetiyorsa söyleyecek bir şey yok.

    Yok eğer iddia, doğruluğuna gerçekten inanılarak ortaya atılıyorsa biraz olsun mantıklı dayanakları olması gerekmez mi?

    Şöyle bir mantık yürütelim:
    Varsayalım ki devlet işlediği suça “hafifletici neden” oluşturabilecek bir yanıltma ile karşılaşmış olsun… Pkk (veya destekçileri,uzantıları vs.her neyse) planlı bir şekilde ilgili birimleri yanıltarak sansasyonel, uluslararası alanda ses getirecek bir suç işletmiş olsun devlete… Amaçlarına ulaşarak da başarmış olsunlar bu organize işi… Ve tabi tezgah baştan sona kendi eserleri olduğu için de olaydan haberleri olmuş olsun; hatta “olabilecekleri” dahi önceden bilebilecek kadar!

    İyi de, önceden bildiklerine göre şu bombardımanın bitmesini bekleyemezler miydi? Madem tuzaklarını kurdular ve sonuçtan bu kadar emindiler, bekledikleri şu “müjdeli haberi” bombalamanın ardından yapmaları gerekmez miydi? Öyle ya, ha dört saat önce ha olay gerçekleştikten sonra… ne fark eder?

    Şimdi,
    Aman efendim Pkk hiç böyle kirli işler çevirir mi diyecek halim yok. Pkk’nin de, bdp’nin de iş örgütsel başarılara(!), siyasi kazanımlara(!) falan geldiğinde değil 35 kişiyi 335 kişiyi gözünü kırpmadan harcamaktan tereddüt etmeyeceği yaşanan deneyimlerle sabittir. Bu ülkede Devletin/partilerin/örgütlerin ali çıkarları uğruna insanların değeri mühümattan öte bir şey ifade etmiyor! Kısacası bana göre al birini vur ötekine; güç odaklı bilek yarışı her türlü kirliliği, ahlakdışılığını vesairi sıradan kural haline getirmiş bu coğrafyada!

    Ancak yine sormakta fayda var:
    Düşünüldüğü gibi pkk tsk’ya/devlete bu suçu işletmişse ve böyle ince bir organizasyon sözkonusuysa neden salakça bir iş yaparak bombalama yapılmadan kendini eleversin? Bu bir.

    İkincisi, pkk ve bdp tarafından bir yanıltma sözkonusuysa, gün 24 saat yüksek teknoliji ile desteklendiğinden dem vurulan koordineli savunma sistemi nasıl bu kadar kolay yanılabiliyor ve bu yanılgıyla(!) 35 sivil vatandaşı katledebiliyor?

    Üçüncüsü, bu “yanıltma” kuşkusu neden özellikle pkk/bdp üzerine yoğunlaşacak biçimde komplo teorileri üretiliyor? Misal derin pkk’nın marifeti olabileceği gibi derin devletin bir senaryosu da olamaz mı? (Olabiliyorsa kesin kanıt olmadan doğrudan bdp’liler hedef gösterilmesi doğru mudur?)

    Dördüncüsü ve en önemlisi, bu katliamda tsk ve emniyet birimleri( pkk’lılarca yanıltılıp/yönlendirilerek şayet) bir “kazaya” bilmeyerek sebebiyet vermişlerse, devlet yetkilileri neden çıkıp bu gerçekleri kamuoyuyla paylaşmıyor?

    Kısacası devlet olayın üstünü ısrarla örtme telaşı içindeyken, maşallah devletin işlediği katliam suçuna “hafifletici neden” bulma adına devletin dahi aklına gelmeyen, aklına gelse de söylemeye cesaret edemediği şeyler habire neden didiklenip duruluyor? Yani bu işte bir bdp parmağı bulunması bu kadar mı hayati? Tamam olabilir ama her yanı dökülen komplo teorileriyle olacak iş değil bu. Enazından aklanma adına çabalanan devletçe de desteklenmesi ve ileri sürülmesi gerekmez mi bu komplo teorilerinin.

  46. Yazan:cemal karahan Tarih: Oca 15, 2012 | Reply

    madem çok derin düşünüyorsunuz bu haberi neden kimse sorgulamadı?: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/19618264.asp

  47. Yazan:Sunam Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    facebooktaki bir yazi kanit olarak kullanilabilir mi? siz bunu tartisiyorsunuz.ama demirtas ve diger BDPliler o kadar sevindiler ki bu olumlerden sonra. “5 karakol bassaydik bu kadar etki yapamazdik” dediler.

    demek istedigim: facebook sayfasi konusunda demirtas’i savunanlar hakli olsa bile bu adamlar eli kanli katillere destek olan irkci kurtler. akli basinda, vicdan sahibi kurtleri tenzih ederim.biz turkler icin mhp neyse kurtler icin de bdp odur.zaten son genel secimlerde milletvekili degis-tukusu yapmadilar mi iki bolgede? biri van digeri tunceli(dersim) olmasi lazim.

  48. Yazan:özgür Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    hayır sunam hanım mantığı yanlış kurmuşsunuz, doğrusu şöyle, biz kürtler için mhp neyse siz de o’sunuz.
    birinizi alıp diğerinize vurmak toplamak, çıkarmak sonucu değiştirmiyor, sizler aynı sistemin devam etmesini farklı yollarla sağlamaya çalışanlarsınız.

    yalanınız ortaya çıktı, siz hala kara propaganda peşinde, muarızınızı kendi kafanızda konuşturup gerçek diye pazarlamaya çalışıyorsunuz.

  49. Yazan:Edremitli Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    ya ne MHPsi, BDP dediğiniz ırkçı Kürtler o bölgenin CHP’sidir. Kürt faşizminin adresidir bu parti. Nedir KCK? Bir okuyun o belgeleri de görün. « Küçük olsun benim olsun » hesabı Kürtlerin parsellenmesidir. BDPliler Kürtleri kurbanlık koyun gibi işaretlemek istiyordu, statatü ve özerklik masalları buydu. Yutmadı Kürtler. Uyanıyorlar. BDP bütün Kürtler adına konuşmak istiyorsa da daha fazla aykırı sesler geliyor Kürt diyarından. Çok şükür.

  50. Yazan:Kazan Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    « …mantığı yanlış kurmuşsunuz, doğrusu şöyle, biz kürtler için mhp neyse siz de o’sunuz.

    birinizi alıp diğerinize vurmak toplamak, çıkarmak sonucu değiştirmiyor, sizler aynı sistemin devam etmesini farklı yollarla sağlamaya çalışanlarsınız… » (ÖZGÜR)

    Bu bana bir çıkarımı hatırlattı : « Nadir bir araba pahalıdır, ucuza araba bulmak zordur, demekki ucuz araba pahalıdır »

    Sokrat öncesi grek diyarında sofistler vardı, laf ebeleri. Siz de onlar gibi esas meseleyi saklamayı başarıyorsunuz. Ama ne zamana kadar ?

  51. Yazan:çuvaldız Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    Özgür bey,
    Kara propaganda maksadıyla ortaya atılmış bir yalan yok. Yukarıdaki fotoları ben çektim ve bir soru sordum. Müstearı Sequer olan yorumcu bilgisi dahilinde bu farkın hangi teknik sebeplerle mümkün olabileceğini açıkladı. Mantıklıydı ama bana göre yetersizdi.

    Bu ne yanılıyorum ne de yanılmıyorum anlamına geliyor. Bu farkı görmek ve sorgulamak bana göre HATA değildi. Fotolar burada paylaşıldıktan sonra pek çok şekilde itham edildim; fotolar abd de çekildi ve gönderildi, fotoshop yapıldı vb. BU soruya haklı bir merakla yer veren DD de haksız yere farklı ithamlara maruz kaldı. Oysa ki ortada sadece bir SORU vardı. Ve soru sormak KARA PROPAGANDA yapmak değildir.Şayet gerçeğin peşine düşülüyorsa bütün sorular sorulabilmeli. Bir konunun görünen kısmının ardında kalan örtülü gerçeği bulmak için soru sormak ne kadar normalse soru soranı(ortaya koyulanı değil de) bu şekilde itham etmek de bir o kadar anormal. Uludere olayıyla ilgili insanların akıllarında cevabı olmayan en az bir soru vardır mutlaka.

    yalanınız ortaya çıktı, siz hala kara propaganda peşinde, muarızınızı kendi kafanızda konuşturup gerçek diye pazarlamaya çalışıyorsunuz.

    Ne yalanı? Ortada bir yalan yok. Siz gerçek olma ihtimali olan üzerine düşünmeyi bile red ediyor, YALAN olmasını istiyorsunuz o kadar. Tsk’nın uçakları ve bombalarıyla o insanların öldürülmüş olması gerçeğin sadece bir kısmı. Ve ben buna yalan demiyorum.(bu cümle “bu uçaklar PKK’nın mıydı?” diye akıl yoksunu saçma sapan soru soranlar için).
    PKK’nın haklarının peşine düştüğünü söylediği Kürt halkına karşı, şiddet, baskı, şantaj, tehdit yoluyla kontrol altında tutmaya çalıştığı YALAN mı peki? Tsk’ya bakıp kasten yaptığını düşünmek kolay. Pkk’ya bakıp 38 insanı kasten TSK’ya yem yapmış olma ihtimali üzerine soru sormak/düşünmek neden KARA PROPAGANDA olsun? PKK’nın bu kadar kirli KARA bir şey yapmış olma ihtimali üzerine düşünmek zor olsa gerek! (mantıksız!)

    Bu ihtimal de Tsk’nın o insanları katletmek amacıyla kasten öldürdüğü ihtimali kadar mevcut.

  52. Yazan:MY Tarih: Oca 16, 2012 | Reply

    “aa bizim PKK asla böyle sey yapmaz, demek ki siz AKPcisiniz” diyen ulusalci Kürtleri gördükçe 4 yildir bize hakaret ve tehdit yagdiran, “TSK’ya dil uzatiyorsunuz demek ki siz vatan hainisiniz” diyen ulusalci Türkler geliyor aklima. Evet, aynisiniz. Siddet seviyorsunuz, kutsallastirdiginiz kurumlarin hata ve suçlarini görmüyorsunuz…. Neyse, geçelim; bugün güzel seyler okudum, iyimserim ben bu konuda:

    “Türkiye’nin Kürt talepleri konusunda doğru bilgilenmeye ihtiyacı var. Şunu bilmek lâzım ki, Kürt talepleri, doğal hakları kapsıyor. Anadiliyle eğitim görmek ve kültürel ihtiyaçların hakkaniyetle karşılanması.. Sorun şurada ki, bu taleplerin, Türkiye’nin bölünmesine yol açacağı şeklinde güçlü bir kanaat var. Bu kanaatın doğru olmadığını görmek gerekir. Birada yaşamanın yeni hukukunu hep beraber konuşmaya ve kurmaya ihtiyacımız var.

    Sorunuz bağlamında şunu da söylemek gerekir ki, Kürtlerin bir takım doğal haklarını kullanmaları ortak bir rızayı da gerektirir. Türk halkı bu rızayı gösterdiği oranda, bölünme korkuları veya paranoyaları etkisiz hale gelebilir. Bu anlamda evet, gerçeklerle yüzleşmek ve bu gerçekleri kabul etmek, Türkiye’ye çok şey kazandırır, ama hiçbir şey kaybettirmez. Neo-İttihatçılar laiklik ve bölünme korkusu yaratarak, iktidarı elde etmeye çalıştılar. Laiklik meselesinden bekledikleri sonucu alamayınca, Kürt meselesi üzerinden yol almaya çalıştılar.” TAMAMI

  53. Yazan:Psikoteknik Tarih: Oca 22, 2012 | Reply

    Sizler boşuna tartışıyorsunuz. Burada 11 Eylül saldırısının aynısı var. Burada 11 eylül deki gibi bir sucu yıkma karalama planı var. 11 Eylülde yıkılan ikiz kulelerde hiç yahudi olmadığını tüm dünya biliyor. o kuleleri 2 ucak değil 100 ucak carpsa kulelerin yıkılmayacağını vicdanı olan mühendisler sölediler. hem ucaklar kacırılıyorken yani içinde yolcu var iken koca celik yığma binayı ucak nasıl yıkabilir düşünsenize. olay önceden olanlanmış ucağın carpacağı noktalara kadar hesaplanmış ve içeride çelik eriten nükleer bombalar var ondan döşenmiş. en önemlisi yahudiler binadan cıkmış. olay kimin üstüne yıkıldı MÜSLÜMANLARIN… 11 eylül le alakası nedir diyecekseniz… selahattin demirtaş evet 17:05 de yorum yapmıştır. bilgisayarların verileri silinse bile bilgisayar onu bir yerde kopyalar sanal ortamlardaki verilerde depolanır sen haberi silsen bile gecmiş arşivinde yerini almıştır artık. çok basit olarak bilgisayarındaki GECMİŞ klosörüne bak sana en detaylı şekilde önüne seriyor… TSK nın önceden hava bombardımanı yapacağının ne yazık ki haberi alınmış ne yazık ki ordumuz içinde de vatan hainleri mevcut. bu bilgi selahattin demirtaşa ulaşmış ve hemen erkenden yola cıkarak zaten orada ölecek insanları bile onlar belirlemiştir. çoğunluğun cocuk olması ilginçtir. oysaki 1000 kişilik teröristin arasında 1 cocuk dahi olsa askerimiz mudahele etmezken 19 cocuğun ölümü nedir… o ölen kişilerin zaten PKK tarafından infazı verilmiş kişiler olması muhtemeldir… daha fazla yoruma gerek yok biraz daha incelenirse belki hava saldırısında bile ölmedikleri ortaya cıkar. vesselam…

  54. Yazan:sevim Tarih: Oca 23, 2012 | Reply

    Sizler boşuna tartışıyorsunuz.

    tabi tabi, ne demezsiniz sizde bu komplo teorileri dururken tartışma da neyin nesi.

    Burada 11 Eylül saldırısının aynısı var.

    11 eylül ile benzerliğini bilmem ama insanlık dışı bir katliam olduğu kesin.

    Burada 11 eylül deki gibi bir sucu yıkma karalama planı var.

    a işta burası doğru. ne yapıp yapıp şu katliamı bdp’ye bir yamayabilsek diye az gayret edilmedi hani.

    11 Eylülde yıkılan ikiz kulelerde hiç yahudi olmadığını tüm dünya biliyor.

    yahudi sayımı mı yaptın be arkadaş. tüm dünya bunu nereden biliyor, var mı buna dair kanıtın. amaç, bu terörist saldırıdan yahudileri sorumlu tutmaksa bari biraz akla yatkın olsun teoriler. islam’ın adını kötüye kullanarak terör estirenleri savunacağım diye komik duruma düşürme kendini derim.

    o kuleleri 2 ucak değil 100 ucak carpsa kulelerin yıkılmayacağını vicdanı olan mühendisler sölediler.

    vicdanlı demeyelim de, kafayı komplo teorileriyle sıyırmış tipler olabilir belki. memlekette çok var bunlardan. vicdanlı, doğrucu bilmemne geçinirler ama tek ilgilendikleri alan suçu birilerinin üzerine yıkmaya yarayacak enteresan teoriler üretmek(bkn. emre uslu).

    hem ucaklar kacırılıyorken yani içinde yolcu var iken koca celik yığma binayı ucak nasıl yıkabilir düşünsenize.

    walla teori size ait. bi zahmet siz açıklayın. mesela içinde yolcu olan uçak ile yolcusuz olanı arasındaki çarpma şiddeti/tahribat gücü vs.farkı nedir? kriminal uzmanı olduğunuza göre iş size düşüyor, n’apacaksınız ne düşündüğümüzü?

    olay önceden olanlanmış ucağın carpacağı noktalara kadar hesaplanmış ve içeride çelik eriten nükleer bombalar var ondan döşenmiş. en önemlisi yahudiler binadan cıkmış. olay kimin üstüne yıkıldı MÜSLÜMANLARIN…

    çelik eriten nüklüer bombalar, ince hesaplar, teknik detaylar vs. bunları geçtik. iyi de sırf müslümanların üzerine yıkılsın diye bunca ince hesap yapılmışsa özellikle yahudilerin içerde tıtulması gerekmez miydi? enazından “müslümanların işidir” savını güçlendirmiş olurdı yahudi kayıpları öyle değil mi?

    11 eylül le alakası nedir diyecekseniz…

    olmaz olur mu? sayenizde herşey gün ışığına çıkarıldı, maşallah hiçbir soru işareti kalmadı kafamızda. vicdanımız da rahat, adalet de yerini buldu. zaten boşuna tartıştığımızı söylemiştiniz. e mümkünse bir daha açmayın ki bizler de boşuna tartışmayalım olur mu?

  55. Yazan:özgür Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    biraz geç oluyor ancak görüyorum, kusura bakmayın:
    @sevgili kazan aristo mantığının buraya uygulanabilecek herhangi bir ortak noktası yok. laf olsun torba dolsun tartışmaları yapmaktan sıkılmıyorsunuz. bir şey söyleyeyim de ne olursa olsun.

    @çuvaldız (hanım/bey)efendi sizle değil ama ideolojinizle uzun zamandır haşır neşiriz, e az çok safsata yöntemlerinin nasıl uygulandığını da biliyoruz. benzer şekilde her katliamda önce red ve yalanlama süreci geliyor, yutturulamazsa yani daha sonra mızrak çuvala sığmadığında çeşitli minör isimler komplo teorileriyle olayı sulandırıp gözden kaçırmaya çalışıyor. velhasıl zaman geçip toplumsal tepki azaldığında saçma sapan komplo teorileri de tedavülden kaldırılıyor.

    her dönem devletlülerinizi korumak için uyguladığınız yol haritanız budur. gayet basit, gayet sıradan ama her nasılsa her seferinde belli kitleye yutturulan bir yöntem, özetle yararlıdır. bunu söylerken bunu tepeden inme uygulanan bir tarz olduğunu kastetmiyorum.

    şimdi siz ortaya bir iddia attınız, malum derin düşünce bunu yayınladı, akit gazetesine çıktı ve sizin tek kişilik saçmalamanız bir kısım halkın gözünde “kürtlerin kendi kendilerini katletmeleri” olarak kaldı. yani belli meselelerin üstünü örttünüz, öldürülen kürtlerin üzerine bir kürek toprak da siz attınız ve en güzeli tüm bunların üzerine hiçbir vicdan azabı hissetmediniz, üstelik -argumentum ad ignorantiam- aksi ispatlanmasa bu iddianızın gerçek olduğuna 4 elinizle sarılacaktınız. kaldı ki aksi-yani demirtaş’ın o mesajı o saatte atmadığı- ortaya çıkmasına rağmen (bildiğim kadarıyla) bir özür dilemediniz.

    burada sadece sizden bahsetmiyorum, siz gazete haberlerine yorum yazan herhangi birinden farklı değilsiniz, istedişiniz yorumu yapabilirsiniz. sorun bu derin düşünce adlı gurubun sorunu.
    beşir atalay televizyon programında çıktı dedi ki “bundan önce sadece ırak’ta böyle bir olay olmuştu” hangi olayı kastediyordu, üst taraflarda adı geçenlerden hangi isim daha önce benzer bir olayı “bunu kesin pkk yapmıştır” diye pazarlamaya çalıştı, bunu da unutmuş değilim.

    sizin söyleminizde sorunlu olan nokta “pkk kürtlere şiddet uygulamadı mı?” mealindeki sorunuzda çıkıyor. doğrudur pkk kürtlere şiddet uygulamıştır, benim takipçisi olduğum hareketi tehdit etmiştir, şahsen tanıdığım fidancı’yı da öldürmüştür örneğin. ama “pkk şiddet uygulamıştır, demek ki bu şiddeti de pkk uygulamış olabilir, biz göle yoğurdumuzu çalalım” mantığı ne kadar doğrudur takdirinizde. yukarıda aristo mantığından bahsetmiştik.

    özetle ben sizi değil, malum siteyi kastediyorum. siz birey olarak inanabilirsiniz, ama bir sitenin ana sayfasında
    1- pkk’nin tsk’yi yanlış yönlendirmeye yelteneceğini
    2- tsk’nin bunu yutacağını (veya ortak hareket edileceğini)
    3- bunun süleyman demirtaş’a yer ve yöntem bildirilerek haber verileceğini( telefon dinlenmiyor, internet izlenmiyor, öyle de demokratik bir coğrafya)
    4- demirtaş’ın bunu normal saatte girmek yerine sehven normal saatten bir kaç saat önce gireceğini
    düşünebilen yazarlar varsa o oluşumu tebrik etmek gerekir diye düşünüyorum.
    ben buranın yazarlarını şahsen tanımıyorum, zeka, entelektüel birikim, entelektüel namus hakkında yorum yapamam.

    ancak şu ulusalcı muhabbetinin de baygınlık verdiğini söylemek lazım, kürt ulusalcılığından bahsediliyor, doğrudur, olabilir. ulusalcı kavramının birebir aynısı fanon tarafından cezayir direnişçileri, güney afrika direnişçileri için kullanılmıştır. ben şahsen ilgili dönemlerde o ulusların ulusalcısı olarak anılmaktan beis duymazdım. bunları iktidar kavgası verdiğiniz, ama kürt politikasında çok az farklılaştığınız laik türkçülerle karşılaştırmak bizim siyasetimizde ahlaki değildir. benzerliğiniz gördüğünüzden fazladır. bir kısmınız “çok dövelim az sevelim sırtına binelim” diyor, bir kısmınız “biraz daha az dövüp öyle sırtına binelim” diyor.
    bu pencerenin küçüklüğü ve sitenin tasarımı yorum çokluğu yazmayı kuvvetlendiriyor, son olarak siteye ismine uygun biçimde derin düşünebilen yazarlarla ilerlemesini tavsiye ediyorum.

  56. Yazan:özgür Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    ek olarak süleyman yazmışım, selahattin olacak. onu yazarken sayın erdoğan’ın sayın hocası erbakan’ın sayın koalisyon ortağı çiller’in(ki ulusalcı filan da değildir ha)dersim’deki katliamlara “pkk helikopterleri yapmış olabilir” deyişi aklıma geldi, lapsus, onun da sayın amiri süleyman’ı hatırladım.

  57. Yazan:MY Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    son olarak siteye ismine uygun biçimde derin “…düşünebilen yazarlarla ilerlemesini…”

    nedense DD’ye kizan herkes dönüp dolasip buna benzer bir laf ediyor, ülkücüler, islamcilar, solcular ve kemalistler. “Derinde boguldunuz, sig düsünce, adina layik degil vs vs” Ne yapayim Özgür Bey? Ben size ne diyeyim? Adiniz Özgür ama fikirleriniz esaret altinda mi diyeyim? Lütfen böyle seviyesizliklere tenezzül etmeyin.

    Gelelim asil konuya:

    Uludere konusunda hükümetin gerçegi söyleme ihtimali su an için % sifir. Ya gerçekten kaza oldu, eger böyleyse Türk ordusu dünyanin en büyük ve en salak ordularindan biridir. Ya da TSK içinde su veya bu sebeple hükümeti zor duruma sokacak bir komplo yürürlüge kondu. demek ki Türk Silahli Kuvvetler’in bir kismi TBMM’nin degil Ergenekon/ PKK veya Israil’in emrindedir.

    Her iki durumda da 2002’den beri iktidar olan AKP beceriksizdir.

    bu iki ihtimal disinda ne olabilir? hem kötü niyet hem de salaklik? mümkün. Ama “AKP ve/veya TBMM bu katliami bilerek yapti” demek de çok saçma. 30 tane çocuk öldü diye ulusalci Kürtlerin sinmeyecegini, tersine güçlenecegini herkes tahmin edebilir.

    Demirtas olaydan sonra öyle neseli, öyle keyifliydi ki. Bana Emine Ayna’yi hatirlatti. Hani “kan döküldü hahayt” diye sen kahkahalar atan BozKürt milletvekili. Ne zaman Kürtler ölse BDP’lilerde böyle büyük nese, bir bayram havasi oluyor. Ha demirtas suçlu mu? Bunu sorusturma vs belli eder. O da ederse tabi. Benim vicdanimda ne bozkurtlar ne de bozKürtler temiz degil.

  58. Yazan:çilingir Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    PKK meselesi ve Kürd meselesini TSK meselesinden uzakta okumak mümkün mü? Türk subaylar intihar “ettirilirken” Kürd çocuklar ne önemi var(!)

    al Taraf’ta okudum:

    “İntihar ettiği iddia edilen Tunceli Alay Jandarma Komutanı Albay Kazım Çillioğlu’nun mezarından alınan örnekler üzerinde inceleme yapan Adli Tıp Kurumu’nun raporu, soruşturmayı yürüten özel yetkili savcılığa gönderildi. Raporda, saç köklerinde arseniğe rastlanan Çillioğlu’nun, kürek kemiğinde kurşun yarası olduğu öngörülen delik ile kaburgalarında kırık olduğu tesbit edildi.”

  59. Yazan:özgür Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    sevgili my
    ilk olarak söylemek istiyorum isim konusunda kısmi haklılığınız var, ancak ben bu aralar özellikle sevgili akp şakşakçısı akit gazetesi yazarlarından ismi “namuslu” manasına gelen şahsın selahattin demirtaş üzerinden isim karakter analizi yaptığı yazıdan beri bu konuya kafayı takmış bulunmaktayım.

    ikinci olarak bugüne kadar toplasanız 2 yaznızı okumuşumdur, bunlardan biri güneydeki katliam üzerine yazdığınız diğeri de bu konuda yazdığınız bu yazı. Bu iki yazınıza istinaden (2 yazı olduğunu kasten belirtiyorum, diğer yazılarınızda belki çok istisnai bir portre çiziyorsunuzdur) söylemeliyim vicdanızın nazarımda kıymeti harbiyesi yoktur.
    olmasının da gereği yoktur. çok somut bir olay var ortada, bu olayın çeşitli nedenleri olabilir, elimizdeki bilgiler kadarıyla yazıyoruz.
    son yazınızda değindiğiniz noktalara daha sonra cevap vereceğim. önce şunu söyleyeyim; derin düşünce yazarısınız bir iddia ortaya koydunuz ve ardından da şu yorumu yazdınız http://www.derindusunce.org/2012/01/04/kacakcilar-olay-yerine-ulasmadan-nasil-oldu/#comment-95426

    yani bir de yazdıklarınızın üzerine dediniz ki “demirtaş sayfasını değiştirdi, yazıyı güncelledi.”
    burada konu budur. selahattin demirtaş facebook sayfasında bunun hakkında yazmış mıdır, yazmamış mıdır?
    buyrun yukarıda aldığınız screenshot’a ait mesaj burada
    http://tr-tr.facebook.com/Bdp.SelahattinDemirtas/posts/312858255413594
    saat sizin verdiğiniz gibi görünüyor, login olunca gerçek saat ortaya çıkıyor. yazdığı yazıyı beğenenlerin ismine kadar sizin aldığınız screenshotla aynı.

    burada artık bu tartışma bitiyor, iddianızın geçersizliği ortaya çıkıyor, yazıcıoğlu’nun helikopterini telefonla düşürme haberi gibi bir haberle karşılaşıyoruz.
    bu noktadan sonra artık sorun demirtaş’ın ilgisi değildir, sorun sizin siyasi anlayışınızdır. yoksa demirtaş top gun kıyafetleriyle f16’lara sızıp bölgeyi bombalayıp gelmiş olabilir, ama bu haberinizin-yorumunuzun (ne olarak adlandırıyorsanız) niyetinize göre yalan veya yanlış olduğu gerçeğini değiştirmez.

    konu dışına çıkarak; çok farklı şeylerden bahsettiğiniz son mesajınıza gelelim; size göre ya kaza vardır, ya akp’ye kasıt vardır, akp bu olayda zinhar masumdur, bu olay yapıldıysa da akp’ye karşı yapılmıştır.
    sizin kadar inanan bir kaç kişi kürt hareketinde olsa çok şey değişir tebrik ediyorum.
    bahsettiğiniz bu iki ihtimal dışında da görmek istemediğiniz ihtimaller yok mudur? bu bombalamanın birilerine mesaj verme amacı taşıması ihtimali olabilir mi? örneğin bölgede güneyden hangi hareketin etkisi var bilginiz var mı? sanmıyorum.
    bir büyüğümün sözüyle anlatayım “bu tür eylemlerde çeşitli kesimlere mesaj verilir, mesajın anlamını mesajı alan anlar” benim elimde yeterli bilgi yok sizin elinizde de olduğunu sanmıyorum, o nedenle mesajın kime olduğunun düşünüldüğünü takdirinize bırakıyorum.

    dikkatimi çeken bir diğer husus geçmişten bugüne gelen bir geleneği sanki aniden ortaya çıkmış, eskiden yokmuş gibi yansıtma anlayışı.
    benzer olayların geçmişte de tekrarı var, kulp (pasur) alaca(nederan) benzer şekilde köylülerin helikopterlerle taranmasını unutmuyoruz, örnekleri çok. niye söylüyorum? yani nasıl bir kazadır ki bu kadar istikrarlı bir politikaya tekabül etsin? bunları yazarken melih gökçek’in “ordumuza güneydoğu’da her imkanı veren ak parti iktidarıdır” dediği tweeti geldi: https://twitter.com/#!/06melihgokcek/status/91650766418354176

    bdp olayında hakikaten bahsettiğiniz seviyeyi korumak lazım. yani bdplilerin yayın arası bir fotoğrafını alıp buna kırk takla attırıp fiktif sonuçlar yaratmak hakikaten etik değil, ancak siyasi etik anlayışımızın aynı olduğunu zaten düşünmüyorum.

    kürtlerin 34 kürt öldü diye güçleneceğini söylüyorsunuz, bu tür olayların dolaylı etkisi olmakla birlikte doğrudan etkisi yok, ki olsaydı bu kadar kişiden sonra olurdu, maşallahınız var. ancak 34 küsur kişinin ölümünün x şahsına yararının olması, x şahsının bunu kutlamasını gerektirmez, bilakis bu durumları ortadan kaldırmak için siyaset yapılıyorsa. ancak sizin iktidarınızın titreme ihtimali karşısında bile bu kadar kurgu yollara başvurmanız neyle açıklanır bilemiyorum.

    bir de konunun genel hatları dışında ilginç bulduğum için söylemek istiyorum, roboski’de 30 değil 34 kişi öldü. ama öyle değer veriyorsunuz ki kürtlere, ölü sayıları bile yuvarlanarak veriliyor. 34’se 30. bir fazla olsa 35’ten kırk.

  60. Yazan:MY Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    istanbul’da yasarken bizim eve sürekli telefon açip konusmayan, bana nefesini dinleten, bu sekilde eglenen(?) bir insan vardi. Alo? Alo? Alooooo? cevap yok. Bir gün dayanamadim sordum: “kardesim madem dilsizsin, neden jeton harciyorsun?” Güldügünü duydum, “pfiit” yapti. Bir daha aramadi 🙂

    Özgür Bey, bu derecede vicdansiz, Kürt düsmani ve AKP yanlisi buldugunuz bir MY’ye neden bu kadar uzun uzun yorum yaziyorsunuz? Bizim inanç ve ideolojilerimizden ötürü sizi anlama ihtimalimiz yoksa neden vakit kaybediyorsunuz?

    Yazilarini “okumadiginiz” bir yazarin makalelerinin altina o makaleden uzun yorumlar yazmak…

    Ne kadar çok peynir varsa o kadar çok delik vardir. Ama ne kadar çok delik varsa o kadar az peynir vardir degil mi? Paradoksal bir durum…

    Keske “özgür” yerine “kara sevda” gibi bir rumuz kullansaydiniz ya da ne bileyim… “Yunus gibi” olabilir:

    Sana öyle hasretim ki bir çabam yok varam diye. Yandim susuzluktan, içmiyorum haram diye

    ALLAH hepimize akil fikir versin, amiiiiiin 🙂

  61. Yazan:'Uludere köylüleri iki defa bombalandı' Tarih: Şub 2, 2012 | Reply

    Konuştuğum bazı güvenlik uzmanları ısrarla “göreceksin bu işin altından PKK’nın parmağı da çıkacak” değerlendirmesi yapıyor. Uçakları da PKK kaldırmadı ya diye itiraz edince “‘Heronları düşürün adamlarımıza fazla zarar veriyor’ diyenleri ne çabuk unuttun. Ne oldu Heron ihanetçileri ordudan tamamen temizlendi mi ki bu kadar naif oluyorsun? O Heron ihaneti içinde olanlara bile ciddi bir işlem yapılmadı” diyorlar. Sanırım burada kritik soru şu: PKK’lılara zarar verdiği için Heronları düşürmeye çalışan o ihanet şebekesi yine PKK’ya verilen zararı durdurmak için mi Heronları başka yöne yönlendirip bu sefer masum köylüleri bombalattılar? Böylece Hem Heronların verilerini tartışılır kıldılar hem de PKK’ya bir can daha verdiler.

    http://www.aksam.com.tr/uludere-koyluleri-iki-defa-bombalandi–96058h.html

  62. Yazan:dine Tarih: Şub 3, 2012 | Reply

    sn demırtasın işi yok facede mı zaan gecirecek ufak atın barı cıvcıvler yutsun

  63. Yazan:Muhittin Batmanlı Tarih: Şub 3, 2012 | Reply

    PKK’nın öldürdüğü binlerce insan var, bunların ortaya çıkarılması gerekir. Hizbullah’ın öldürdüğü insanlar, korucular ve JİTEM’in öldürdüğü insanlar var. Bunu yapanlar ‘araştırılsın’ diyor, sanki kendileri yapmamış gibi. Bu konuda komisyon oluşturulabilir. PKK ‘akil adamlar’ diyor, bunu demeye hakkı yok. Hizbullah’ın bunu demeye hakkı yok. Bunu ancak ölümlere bulaşmamış kişiler söyleyebilir.

  64. Yazan:Bayram Bozyel Tarih: Şub 3, 2012 | Reply

    Türkiye, tarihiyle yüzleşmeli. PKK’nın faili meçhulleri de bu kapsamda araştırılmalı. Tarafsız ve medeni şekilde bunların hesabı sorulmalı. Güzel bir adımdır bu gelişme elbette. PKK’nın faili meçhullerinin iyi soruşturulması için demokratik ve barışçıl bir zemin oluşturulmalı. Çünkü bölgede hâlâ mağduriyetler var. Bu mağduriyetler olduğu zaman diğer sorunlar göz ardı oluyor. Aksi takdirde yapılacak soruşturma ve atılacak adımlar, siyasi adımlar olarak değerlendirilebilir.

  1. 3 Trackback(s)

  2. Oca 6, 2012: Kürt baharı kürtaj yapılırken… : Derin Düşünce
  3. Oca 9, 2012: Son 30 günde en çok paylaşılanlar : Derin Düşünce
  4. Oca 14, 2012: Son 90 günde en çok paylaşılanlar : Derin Düşünce

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin