RSS Feed for This Post

Nazım Hikmet’e yapılan …

… Müslüman görünüp Müslüman’a tuzak kuranlar üzerine okumak için…

 

fethullah-gulen-kapak Gülen Cemaati’nin durumu iç dinamiklerinden mi kaynaklanıyor?Gülen Cemaati’nin durumu iç dinamiklerinden mi kaynaklanıyor? Münâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmalarıMünâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmaları seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştı

Fethullah Gülen’i yi bilirdik

(Son güncelleme: Üçüncü sürüm, 28 Ocak 2014)

Türkçe Olimpiyatlarını ve Türk okullarını sevmiştik. Gözü yaşlı vaizin Amerika’da yaşamasına alışmıştık. 1980 öncesinde komünizme karşı CIA ile işbirliği yapmasına “taktik” demiştik. Fethullah Gülen aleyhine açılan davalardan birinin iddianamesinde“pozitivist felsefeye karşı olmak” ile suçlanıyordu. Biz de karşıydık pozitivizme. “Aferin” dedik, “bizdensin”.

Bugün gerçek şu ki Fethullah Bey’in ekibi manşetle, kasetle hükümet devirmeye çalışan, yalan haberle Türkiye’yi ve Müslümanları sürekli zora sokan çirkin insanların tahakkümü altında. Bizim sevdiğimiz, güvendiğimiz “küçük eller” ise koyun sürüsü gibi suskun. Medyada, devlet kurumlarında, emniyet ve adaletin içinde çeteleşme, ergenekonlaşma var. Gülen cemaati dünya ile uğraşmaktan ahirete vakit ayıramıyor. Gülen cemaati bir cemaatten başka herşeye benziyor.

Kitabın ilk yarısında Fethullah Bey’i ve ekibini öven, yapılan iyi işleri savunan, destekleyen makaleler bulacaksınız. Bugün yaşadıklarımızla birlikte değerlendirince can acıtan bir soru kendini dayatıyor bize: Fethullah Gülen ve kurmayları bizi baştan beri kandırdı mı? Yoksa “küçük eller” dediğimiz masum insanların  güzel teşkilâtı sonradan mı kokuştu? Kitabı buradan indirebilirsiniz.

kapak_kitap_capulcular 71 kitap indirin72 kitap indirin Münâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmalarıMünâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmaları seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıÇapulcular” ne istiyor?

Genel seçimler yaklaşırken başladı Taksim Gezi Parkı olayları. İnsanlar öldü, yaralananlar, tutuklananlar oldu. Taksim’deki sanat galerileri bile yağmalandı. Maddî zarar büyük: Yakılan otobüsler, özel araçlar, iş yerleri. Ancak hâlâ isyancıların ne istediğini bilmiyoruz. Taksim Dayanışma Grubu’ndan çelişkili açıklamalar geliyor. Polisi ya da göstericileri suçlamadan önce şunu bilmek gerekiyor: “Çapulcular” ne istiyor? Daha fazla demokrasi? Sosyalizm? Devrim? Darbe? Elinizdeki e-kitap bu sorulara cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

Kaybedenler Klübü: Anti-demokratik bir muhalefetin kısa tarihi

71 kitap indirin72 kitap indirin Münâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmalarıMünâfıkûn ve Siyaset-i Nebevî aforizmaları seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıT.C. kurulurken Hitler, Mussolini ve Stalin başrolleri paylaşıyordu. İki dünya savaşının ortalığı kasıp kavurduğu o korkunç yıllarda “bizim” Cumhuriyet gazetesi’nin faşizme ve faşistlere övgüler yağdırması bir rastlantı mıdır? Kemalistlerin ilâhı olan Atatürk’ün emriyle 80.000 Alevî Kürd’ün Dersim’de katledilmesi, Kur’an’ın, ezanın yasaklanması, imamların, alimlerin idam edilmesi, Kürtleri, Hristiyanları ve Yahudileri hedef alan zulümler de yine Atatürk ve onu ilahlaştıranlar tarafından yapılmadı mı?

Bu ağır mirasa sahip bir CHP ve Türk solu şimdilerde “İslâmî” olduğu iddia edilen bir cemaat ile, Fethullah Gülen’in ekibiyle ittifak içinde. Yobaz laiklerin, yasakların kurbanı olduklarını, baskı gördüklerini iddia ediyor bu insanlar. Ama bir yandan da alenen İslâm düşmanlığı yapan her türlü harekete hatta İsrail’e bile destek vermekten çekinmiyorlar. Tuttukları yol İslâm’dan daha çok bir ideolojiye benziyor: Gülenizm. Millî istihbarattan dershanelere, dış politikadan bankalara kadar her konuda dertleri var. Ama Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Irak’ta, Suriye’de, Arakan’da zulüm gören Müslümanları dert etmiyorlar. Acayip…

Türk solu, CHP ve Fethullah Bey… Nereden geldiler? Nereye gidiyorlar? Elinizdeki bu kitap meseleyi tarihsel bir perspektifte ele almayı amaçlıyor.Buradan indirebilirsiniz.

… Darbeler, Kemalcilik ve Atatürkizm üzerine e-kitap…

Hükümeti devirmek isteyen birileri mi var?

Hükümeti_devirmek_kapak Ücretsiz kitap indirin74 kitap indirin Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur?Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur? seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştı4 Türk bankası çalışanlarını sömürmek, tüketiciyi kandırmak ve haksız rekabetten dolayı çok ağır cezalar yediler. Hemen ardından Türkiye tarihin en büyük anti-kapitalist ayaklanmasını yaşadık. Göstericiler “Sosyalist Türkiye” ve “yaşasın devrim” sloganları atarak orak-çekiçli pankartlar, Deniz Gezmiş posterleri taşıdılar. Tuhaf olan ise bazı bankaların ve holdinglerin bu ayaklanmaya destek olmasıydı. Anti-kapitalist göstericiler 20 gün boyunca İstanbul’un en lüks otellerinden birinde bedava kaldılar. Tuhaflıklar bununla da bitmedi. CNN, BBC, Reuters ve daha bir çok medya kuruluşu bir kaç sene önce, üstelik yabancı ülkelerde çekilmiş yaralı ve ölülerin  fotoğraflarını “Türkiye” diyerek servis etti. Tayyip Erdoğan’a destek için toplanan AKP’lilerin fotoğrafı CNN tarafından kazayla(?) “Ayaklanmış Protestocular” olarak yayınlandı.

Dünyada da tuhaf şeyler oldu:

  • Türkiye ile neredeyse aynı anda Brezilya’da bir halk(?) ayaklanması başladı.
  • Georges Soros’a ait ekonomi gazeteleri Çin ekonomisi hakkında aşırı kötümser haberler yaydılar.

“Kazalar” bu kadar çoğalınca insanlar ister istemez bazı şeyleri sorguluyor:

  • Türk bankaları neden sermaye düşmanı, anti-kapitalist bir ayaklanmaya destek oldu?
  • Acaba 2008 krizinden sonra kan kaybeden ABD ve Avrupa kaçan sermayeyi geri  çekmeye mi çalışıyor?
  • Brezilya, Çin ve Türkiye Avrupa ve ABD’deki yatırımları çekmenin cezasını mı ödüyor?

Elinizdeki kitap bu sorulara ve darbe iddialarına cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

Kemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmekKemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmek Son sınavda 3 doğru 1 yanlışı götürdü Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur?Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur? seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıKendi ülkesini işgal eden ordu

Hiç bir yeri işgal edemeyen ordular kendi ülkelerini işgal ederler. Çünkü bir ordunun ayakta durması için insan emeği ve maddî destek gereklidir. Beceriksiz ordular disiplinsiz olduklarındanYABANCI DÜŞMAN ile savaşamazlar. Kolayca yenebilecekleriİÇ DÜŞMANLAR uydururlar ve bu bahane ile kendi ülkelerini işgal ederler. Başbakan asarlar. Milletvekillerini hapse atarlar. Korumakla yükümlü oldukları halkı işkenceler altında inletirler. İşgalciler kimseye hesap vermezler. Halkın isyan etmesine engel olmak için “etrafımız düşmanla çevrili” diyerek KORKU PROPAGANDASI yaparlar. Eleştirilerden uzak kalmak için farklı inançlardan ve kültürlerden olan insanların birbirine düşman olması da bu eşkiyaların işine gelir. Bu sebeple terörü destekleyebilir hatta teröristlere silah ve para yardımında bulunabilirler. Okuyacağınız kitap kendi ülkesini işgal etmiş bir ordunun kısa tarihidir. Buradan indirebilirsiniz.

Tarih şaşırmaktır

Kemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmekKemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmek Son sınavda 3 doğru 1 yanlışı götürdü Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur?Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur? seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıEvet… Tarih şaşırmaktır. Atatürk’e şaşırmak, Kürtlere şaşırmak, Lozan’a şaşırmaktır. Geçmişe hayret edip bugüne eleştirel bakabilmek, yarını hazırlamaktır Tarih. Geçmişe değil geleceğe dönüktür amacı. Özetle siyasî bir propaganda aygıtı değildir. Gaz vermek, “Asker millet” üretmek, atalarımızla gurur duymak için tarih araştırılmaz. Eğer resmî tarihin beyin yıkamasından bıktıysanız bu kitap ilginizi çekecektir…Buradan indirebilirsiniz.  

Kemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmekKemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmek Son sınavda 3 doğru 1 yanlışı götürdü Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur?Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur? seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıAlaturka Laiklik: “Beni bir bir sen anladın, sen de yanlış anladın!”

Türkiye Cumhuriyeti’nde Alevîlere zorla Sünnî İslâm öğretilirken Sünnîlerin başörtüsü devlet dairelerinde yasaktı. Türk Ordusu’nun istihbaratı camileri ve namaz kılanları fişliyordu. Hristiyan Ermenilerin ne kiliseleri, ne yetimhaneleri ne de cemaat lideri seçimleri özgürce yapılamıyordu. Rumların ruhban okulları özgür değildi. Yahudiler diğer gayrı Müslimler gibi askerde ayrımcılığa uğruyordu. Ateistlerin kitapları, internet siteleri yasaklanabiliyor, kapatılabiliyordu. Gayrı Müslimlerin alın teriyle biriktirdikleri vakıf malları 1970′lerde gasp edildi, daha yeni geri verildi. Sahi Laiklik neye yarıyor? Bu kitap son yıllarda Türkiye’nin gündemine gelen, birbirinden ayrı gibi duran ama çekirdeğinde Yobaz Laiklik Meselesini barındıran konuları ele alıyor.Buradan indirebilirsiniz.  

Kadın hakları ve Kemalizm

Kemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmekKemalizm ve darbe: Halka rağmen halkı yönetmek Son sınavda 3 doğru 1 yanlışı götürdü Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur?Darbeye direnmek neden önemlidir? Direnmezsek ne olur? seksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştıSeksenli yıllarda cemaat henüz askeri helikopterden kendi vatandaşına sıkacak güce ulaşamamıştı

“Kemalizm Türk kadınına özgürlük verdi” gibi sloganlarla düşünmeye daha doğrusu ezberlemeye itildiği için sık sık şaşırmaya mahkûm bir kuşak bizimki. Tarihi, belgeleri, siyasî söylemleri ve sloganları aklın imtihanına tabi tutan herkes hayretler içinde kalıyor. “İyi de biz bunu bunca sene nasıl yuttuk?” diye sormaktan alamıyoruz kendimizi. Kemalist düşüncenin, çağdaşlığın ve Atatürk devrimlerinin yılmaz bekçisi “çağdaş Türk kadını’nın sesi” Cumhuriyet Gazetesi’nin başyazarı olan Yunus Nadi kadınların siyasete atılmasına nasıl tepki vermiş meselâ? “Havva’nın kızları, Meclis’e girip yılın manto modasını tartışacak” Kadınlar Halk Fırkası kapatılınca yerine Türk Kadınlar Birliği kurulmuş. O da kapatılınca Cumhuriyet Gazetesi’nde şu başlık atılmış: “Türk Kadınlar Birliği kapatıldı, fesat çıkaran hatun kişilere haddi bildirildi.” Derin Düşünce Fikir Platformu yakasını resmî tarihten kurtarmak isteyen okurlarına ezber bozan bir kitap öneriyor : Kadın hakları ve Kemalizm ilişkisine alternatif bir bakış

Trackback URL

  1. 19 Yorum

  2. Yazan:snowqueen Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    “Atatürk’ü herkes sevmek zorunda mı kardeşim” şeklinde yazılar yayınlayan bir sitede
    “Fethullah Gülen hakkında asılsız ve mesnetsiz iftiralarda bulunan bir avuç insan, size sözüm” diyerek parmak sallamak nasıl bir çelişkidir
    valla Allah şaşırtmasın ne diyeyim.

    Fethullah Gülen’in fikri derinliğinde, ayaklar yere değmeden yüzmeye çalışmak bile beşeri özelliklere aykırı ya, neyse birşey demiyorum ben.

  3. Yazan:sinan Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    nazım hikmet ile fetullah gülen aynı kefeye koymak ne kadar doğrudur?. fetullah gülen’in amerika emperyalizminin coğrafyamızda sistem olarak gerçekletirmek istediklerinin bir parçası, oyuncağı olduğunu artık bilmeyen mi var allah aşkına? neden ülkemize din motifli bir kıyafet giydirilmeye çalışılıyor? neden başkaları ülkemizi yönetim şeklini tarif etme peşindeler ve bu tarife göre fetullah gülen gibi dini istismar eden insanlar görevlerini yerine getirirken nazım’ın tarihini bilenler veya bildiğini iddia edenler hangi mantıkla eş değer görüyor anlayabilmiş değilim?. cahil olmak kötü ama en kötüsü de okumuş cahil olandır!. yazık yazık…

  4. Yazan:MY Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    @SnowQueen,

    Gülen-Atatürk eslestirmeniz uymadi yan gitti 🙂

    Gülen fotografi önünde sakiz çignedigi için mahkemeye veilen birini duydunuz mu? Gülen’e “bu adam” dedi diye linç edilen akademisyen var mi ortada?

    iki farkli seyi birbiriyle karistiriyorsunuz hem de fena halde: Cemaat üyeleri liderlerini elestirmek istemeyebilirler, hatta cemaat disindan gelen elestirilerden rahatsiz olabilirler. Bunu uygarca meselâ bir yazi yazarak anlatabilirler.

    Ama Atatürkçü-Vatansever-Ulusalci takimi bir kere insanlari hapse atiyor, olmadi arabasina evine bomba koyuyor, olmadi her firsatta anayasa çiginiyor, üniversitelerden, ordudan, basindan yandas toplayip çete kuruyor, MISYONERLIK, SIYONISTLIK, ILIMLI ISLAM(!) gibi temalarla komplo teorileri üretip kotku yayiyor.

    Sonra bu korku ortamindan istifade edip demokrasiyi, insan haklarini askiya aliyor.

    Ve siz gelip bütün bunlari bir makale yazmak ile ayni kefeye koyuyorsunuz.

    Yani bir yazi yazarak Gülen’i savunmak ile Diyarbakir askeri ceza evinde Kürtlere iskence yaparak marslar ve Nutuk’tan bölümler ezberletmek ve onlari böylece “kemalist” yapmak ayni sey mi?

    12 Eylül’den sonra yapilan bütün zulümlerin, idamlarin, iskencelerin sorumlusu da elini kolunu sallayip ortalarda gezerken siz hâlâ Gülenofobinizi konusturuyorsunuz.

    Birakin Dev-Sol’u, ülkücüleri bir yana. Gayet siradan bir insan olan zavalli babam gözlerimizin önünde bir kursun yiyecekti ensesine az daha. 12 Eylül döneminin korku ortamini illa ki her kusagin yasamasi mi lâzim? “Biz bir duvardan düstük” diyoruz, agzimiz burnumuz kirildi. Siz illa ki “hayir inanmiyorum, ben de bir kez çikip düsmek istiyorum” diyorsunuz.

    Bu hirstofobi, gülenofobi, yahudifobi, BOPfobi … ile, bu kadar korku ile varacaginiz yerin eninde sonunda fasizm oldugunu görmüyor musunuz?

    El insaf, el insaf, el insaf!!!!!

  5. Yazan:snowqueen Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    Gülen’e “bu adam” dedi diye linç edilen akademisyen var mi ortada?

    Yazısında cemaat lideri Fethullah Gülen’den “Feto” olarak söz eden gazeteci Hacı Boğatekin, savcı Ovacıklı’nın, “Fethullah Gülen Hoca Efendi Hazretlerine Feto diyemezsin” diye çıkışarak tutuklamak istediğini söyledi.
    http://www.bianet.org/bianet/kategori/bianet/104069/sen-misin-fethullah-gulene-feto-diyen

    Animal Farm’ı bilirisiniz, ne demişler, gelen gideni aratır.
    Daha şimdiden, bırakın Fethullah Gülen’i eleştirmeyi, dönem koşullarında hizmet ettiği misyona bile objektif bakamıyor insanlar.
    Cemaat üyelerinin bu konularda “uygarca”yazılarını görmedik henüz.

    Ulus devleti kıyasıya eleştiriyorsunuz ama cemaatlerin de
    bireyi erittiklerini hatırlatırım. İdolleştirmenin sadece heykel dikerek yapılmadığını.

    12 Eylül’den sonra yapilan bütün zulümlerin, idamlarin, iskencelerin sorumlusu da elini kolunu sallayip ortalarda gezerken siz hâlâ Gülenofobinizi konusturuyorsunuz.

    Fethullah Gülen’in hakkında “cennetlik” dediği Kenan Evren’den mi bahsediyorsunuz?:)
    12 Eylül’ün korku ortamını o dönem birden yıldızı parlayan Gülen’e hatırlatın derim.

  6. Yazan:snowqueen Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    Sonra bu korku ortamindan istifade edip demokrasiyi, insan haklarini askiya aliyor.

    “demokrasi bir tramvaydır, işimize gelen yerde ineriz”
    bir yerden tanıdık geldi mi?

  7. Yazan:TT Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    Yazısında cemaat lideri Fethullah Gülen’den “Feto” olarak söz eden gazeteci Hacı Boğatekin, savcı Ovacıklı’nın, “Fethullah Gülen Hoca Efendi Hazretlerine Feto diyemezsin” diye çıkışarak tutuklamak istediğini söyledi.
    http://www.bianet.org/bianet/kategori/bianet/104069/sen-misin-fethullah-gulene-feto-diyen

    -Animal Farm’ı bilirisiniz, ne demişler, gelen gideni aratır.
    Daha şimdiden, bırakın Fethullah Gülen’i eleştirmeyi, dönem koşullarında hizmet ettiği misyona bile objektif bakamıyor insanlar

    ***
    Telekulakçılar,Susurlukçular,CHP’liler..
    Bu ülkede başı başı her sıkışanın “Fethullahçılık” can simdine tutunması ilginç(diğer versiyonu irtica)…

    Daha da ilginç olanı objektiflik iddiasında bulunanların da buna inanıp tutunması!

    Eeee Hürriyet gazetesi kafalı olunca mecburen! oluyor demek ki..:))
    Hürriyet ve Doğan medyası da objektiflikten,basın meslek ilkelerinden sürekli dem vururlar ama bir gün bile uygulamazlar..

    Sözü bu noktada Zaman’dan Bülent Korucu’ya bırakalım:

    “Savcıların gözünü korkutma operasyonlarından en komiği Adıyaman Gerger’de yaşanıyor. Hakkında 89 tane bölücülük davası açılan bir gazeteci, savcıyı sindirmek için ‘Fethullahçı’ yaftası yapıştırıyor. Güya savcı Sadullah Ovacıklı, gazeteci Hacı Boğatekin’i ‘sen hocaefendi hazretlerine nasıl Feto dersin? Özür dilemezsen seni yakarım’ diye tehdit etmiş. Özür dilemeyince dediğini yapıp içeri tıkmış.
    Bir savcının böyle konuşması için Fethullahçı olması yetmez, aynı zamanda zekâ özürlü olması gerekir.
    Bu masalı sayfalarına taşıyıp inanmamızı bekleyenlerin zekâlarına ise sözüm yok.
    Bence onların sorunu kalplerinde.”
    http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=678234

    Ne demiştik?
    ..mecburen mecburen mecburiyetten!

  8. Yazan:suzannur Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    “Ulus devleti kıyasıya eleştiriyorsunuz ama cemaatlerin de bireyi erittiklerini hatırlatırım.”
    Cemaatleşme sosyolojik bir olgu olarak karşımıza çıkar ve dinamiklerini sadece dini kimlik inşa ederek oluşturmaz. Mensubiyetler çeşitli çeşitli olabilir. Birey-Cemaat arasındaki ilişki için salt bireyi yok eder demek doğru olmaz.Yatay ve dikey bir ilişki kurulur ve bu süreçte birey ve cemaat arasında karşılıklı bir etkileşim vardır. Cemaatin bireyi değiştirmesi kadar bireyin de cemaati değiştimesi söz konusudur.
    (Özellikle Mahcupyan’ın bu konudaki tespitleri çok önemlidir, mutlaka okunmalıdır)
    Animal Farm’ın sosyolizme yönelik eleştiri yaptığını söyleyerek(Orwell’ın düşkırıklığının yansımasıdır başlı başına), Troçki ile Lenin’i karşılaştırdığı ve bunu alegorik anlamda yaptığını düşünürsek, Animal Farm’dan bir alıntı yapma zorunluluğu varsa ve bu, bu duruma adapte edilecekse, en uygun adaptasyonun, bazı hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir söylemi olduğunu hatırlatmak isterim. Ama o daha eşit olanların kim olduğu sorusu bu ülkede bellidir. Darbe çığırtkanlığı yaparak kendilerine sunulan vesayet sistemini devam ettirmek isteyenler, tenis kortlarında Türkiyenin kaderini değiştirenler, daha fazla nemalanmak için gazetelerini adı laik, demokratik, sosyal hukuk devletimizin kendilerince savunmasına adarken, hukuku, demokrasiyi ve evet laikliği kullananlar.
    Nazım’ı kim sürgün etti bu ülkeden? Şiirleriyle kimi hedef aldı Nazım? Neden ülkesinin dışında ölmek zorunda bırakıldı? Bundan kimler mutlu oldu?
    Aynı durum Fethullah Gülen için de geçerli bence. Sadece inandıkları değerler farklı ve sığındıkları ülkeler. Oysa trajedi hep aynı, aynı, aynı…
    İş, tarafsız bir gözle her iki tarafa da eşit mesafeden ve nesnel bakabilmekte. Bu mümkün mü? Evet, bunu yapabilen insanlar var bu ülkede, aydın kimliğini hak eden ve demokratik kültürü içselleştirmiş insanlar…

  9. Yazan:Deveye Hendek Atlatıcı Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    “Atatürk’ü herkes sevmek zorunda mı kardeşim” şeklinde yazılar yayınlayan bir sitede “Fethullah Gülen hakkında asılsız ve mesnetsiz iftiralarda bulunan bir avuç insan, size sözüm” diyerek parmak sallamak nasıl bir çelişkidir

    Allah akıl fikir iz’an vicdan, insaf versin..

    Bu ikisi cümle nasıl birbirine eşit görülür? Aynı biçimde “Fethullah Gülen’i herkes sevmek zorunda mı kardeşim” deyin, Atatürk hakkında asılsız ve mesnetsiz iftiralarda bulunmayın” deyin bunlar birbirini dışlar mı hiç, bu nasıl akıl fukaralığı?

    Bir fıkra anlatayım bu zihniyet için.

    Temel bir gün İstanbul-Ankara otoyolunda ters istikametten gidiyormuş. O sırada radyodan anons yapılıyormuş. “İstanbul-Ankara otoyolunda bir araba ters yola girmiştir.” Bunu duyan Temel “ne biu ne biru, hepsu hepsu” demiş.

    İnsan ideolojik kör olmaya görsün, ne cevherler yumurtlayabiliyor.

  10. Yazan:Deveye Hendek Atlatıcı Tarih: Haz 18, 2008 | Reply

    Gülen fotografi önünde sakiz çignedigi için mahkemeye veilen birini duydunuz mu? Gülen’e “bu adam” dedi diye linç edilen akademisyen var mi ortada?

    :-))

    Okka gibi laf olmuş, altında kalana yazık olmuş.

    Savcıya da çok güldüm. Demek öyle demiş. Demek Feto demek handiyse yasakmış artık. Yahu peki bu google hazretlerinde feto yazında çıkan yazılar nedir? Aydınlık dergisi her hafta sövüyor başka ülkede mi çıkıyor? Türk Solu dergisinde küfrün bini bir para, soruşturma mı açılmış hiç?

    Hiç Atatürk ile kıyası kabil mi? Nasıl bir şaşkınlık bunu iddia etmek?

    İnsanın bunu iddia etmek için utanma duygusundan arınması gerekir. (Azıcık varmış yine ki kazı çevirmiş yanmasın diye, geleceğe randevu vermiş, “ileride şööle şööle yapacaklar” paranoyasına sığınarak. İşte bunlar kendilerine demokrat gözümüzün içine bakarak. İnsanın kafasını duvarlara duvarlara vurası geliyor.)

  11. Yazan:snowqueen Tarih: Haz 19, 2008 | Reply

    Aynı dili konuşup, aynı açıdan bakmıyoruz. KanalTurk sitesinde gibi hissettim kendimi bağnazlığı görünce. Kim ideolojik kör acaba?

    Bu kadar basit bir açıklamada, anlaşılmayan nedir, anladım gitti.
    “Atatürk’ü sevme” zorunluluğunu eleştiren sizler, Fethullah Gülen’i şirin bulmayan herkesi “bir avuç” ve eleştirilerini “mesnetsiz” bularak
    karşı çıktığınız idolleştirme, mitleştirme, tabulaştırıp kutsallaştırma
    tavrını kendiniz sergiliyorsunuz.

    Ulus devletin bireyi eriten, şekillendiren yönünü gene eleştiriyorsunuz ama iş cemaatlere gelince sanki içeride mükemmel bir nizam, demokrasi söz konusu. Birey, devleti de değiştirebilir ama
    bu günümüzdeki “bireyi şekillendiren ideolojik kafes” durumunu eleştirmeye engel değil ama iş cemaatlere gelince sadece suskunluk.

    Fethullah Gülen’i sevmiyorum, yaptıklarını ve hizmet ettiği misyonu tasvip etmiyorum, entellektüel derinliği olduğuna da inanmıyorum,
    egemen güçlerle el ele başka bir ideolojik kafes, Türk-İslam sentezi dayayıp şimdi timsah gözyaşları dökmeye de inanmıyorum.

    Atatürk’e yapılan “idollleştirme”yle kabil evet.
    Bir popstara yapılan “idolleştirme” de hepsiyle kabil mesela.
    İnsan karmaşık ama aslında oldukça basit bir varlık,
    İnsanlık Nietzche’nin dediği gibi bir solucan, böcek kadar yol almadı daha.
    Anlayacak çap yoksa ben ne yapayım,
    Seni ben eğitemem, aç Fromm oku “idollere bağlılık teorisi”.
    Gerçekten çok sıkıldım, Gülen-izm ile mutluluklar, Bir de “Kemalizm dini” diyorusunuz sizin ne farkınız var .
    Buna ne denir hatırlamıyorsanız hatırlatayım: KULA KULLUK ETMEK
    F.Gülen tabiriyle “bir katille eşdeğer ateist” imzasıyla hatırlatırım hemde, bir katile (Kenan Evren) cennetlik demiş F.Gülen tabiriyle.
    Bu nasıl bir çarpıklıktır ya. Nasıl bir kirlenmişlik.
    Şimdi ister altında kalın ister kalmayın umurumda değil. Bana ne oluyorsa. Yazmayacağım birşey.

  12. Yazan:akasya Tarih: Tem 2, 2008 | Reply

    arkadaşlar lütfen vicdanlarınıza sesleniyorum türkçe olimpiyatları hiç mi duygulandırmıyor sizi orda türkçe şarkı söyleyen zenci kız halkoyularmızı oynayan vietnamlı çocuklar sizi hiç mi ilgilendirmiyor.bunları görüp nasıl FETHULLAH GÜLENN hakkında bu kadar acımasızca konuşabiliyorsunuz?peki birde şöyle sorayım diyorsunuzki bu adam bop çu vatanı amerikalılara satıyor yahu bu adamın bir düzine kitabı var bir tyanesinin içinden bu fikirleri savunan tek bir cümle getirin istediğinizi söyleyin yapabilir misiniz bunu yapamazsınız çünkü o kitaplarda yüce dinimizden başka birşey anlatılmıyor ayrıca deniliyorki fethullah gülen amerikan ajanı yahu el insaf daha iki gün önce bir kısım medya davulla zunayla duyurdu haberi amerika vize vermiyor diye bu adam abd ajanı olsa basit bir vizeyle uğraştırırlar mı rica ederim sorun bunu kendinize

  13. Yazan:grajuva Tarih: Eyl 9, 2008 | Reply

    gorusleri, duyuslari , fikirleri ne olursa olsun, ister asiri sag, ister asiri sol, her insanin vataninda yasamaya hakki vardir, ve bu vatanin evladidir. fikirleri siddete dondugu, ve digerlerine zor ile empoze etmeye basladigi zaman kanunlar ve kolluk gucleri geregini yapar, ama yine bu vatanin evladidir.
    bu vesile ile: kardes kardesi bicaklamis donmus yine kucaklamis…

  14. Yazan:sırmalı Tarih: Eyl 10, 2008 | Reply

    ya bırakın sizin gibi yeşilciler niye hep böyle düşünüyor.

  15. Yazan:osman Tarih: Eyl 28, 2008 | Reply

    Fethullah Gülen’i sevmiyorum, yaptıklarını ve hizmet ettiği misyonu tasvip etmiyorum, entellektüel derinliği olduğuna da inanmıyorum,
    egemen güçlerle el ele başka bir ideolojik kafes, Türk-İslam sentezi dayayıp şimdi timsah gözyaşları dökmeye de inanmıyorum.

    19-20 yaşında daha ülkesi için hiç birşey yapmayan çocuklar bile seni hor görüyorlar ben buna acıyorum.
    F.Gülen tabiriyle “bir katille eşdeğer ateist” imzasıyla hatırlatırım hemde, bir katile (Kenan Evren) cennetlik demiş F.Gülen tabiriyle.
    Bu nasıl bir çarpıklıktır ya. Nasıl bir kirlenmişlik.

    Ben gerçekten merak ediyorum Fethullah Gülen’in kaç kitabını okudun kaç vaazını dinledin de onun hakkında bu kadar mesnetsiz konuşabiliyorsun. Arkadaşlar hiç kimse birbirini sevmek zorunda değildir ama mişli muşlu ifadelerlede bir insana kirlenmiş yaftasını vurmak ahlaki değildir.
    ben derim ki bir insanı eleştirmeden önce demek istediklerini anlayalım ve biraz okuyalım. yazılan yazılar yanlı yaklaşımların dışa vuruşu olarak cereyan etmektedir.
    Bakın cemaatçi değilim cemaatle lisede bağlantım olmuştu 1 sene. Ben liseyi bitireli 10 sene oldu.Başkasının fikirleirini okuyarak değil bizzat Fethullah Gülen’in yazılarını okuyarak ve vaazlarını dinleyerek tanıdım onu ve inanın bana sadece söylenenleri dinleyip Fethullah Gülen düşmanı olmak çok kolay.

  16. Yazan:uveys Tarih: Eyl 28, 2008 | Reply

    Insanlarin sabit fikirli olamamasi surekli kendisiyle celisiyor olmasi nekadar aci.. Bellekler hep butur; kirici, hirpani, bolucu vs…fikirlerle doldurulmus elbette arayis icerisinde olup dogruyu kovalamak ona ulasmak icin fikirler degisebilir. Ama karekterlere lanse etmemeli. Yazik birisi digerini boluculukle suclarken kendisinin dustugu pozisyonu gorememesi bu Turkiye nereye gidiyor?, Bu hastaligin adi nedir?

  17. Yazan:enis Tarih: Eyl 28, 2008 | Reply

    burda konuşan fetullah gülen severlere ve sevmeyenlere bir kaç yaşadığım hikayeyi anlatmak isterimki kafanızda kimin ne olduğu daha net canlansın iki sene önce bilindiği gibi fetullah gülenin dersanesi feme gittim kutlu doğum haftası etkinlikleride nedense son bir kaç yıldır olduğu gibi 23 nisana denk getirilmiş ve bir etkinlik düzenlenmişti öncelikle osmanlı devletinden girildi söze ikinci mehmet kanuni sultan süleyman derken en son söz tartışması hala daha süren sultan abdülhamit e geldi tabi konu kendisine gelince diğer padişahlarımızın lafı bile olmaz yarım saat kendisinin dinimize katkılarından bahsedildi yataktan nası çıktığına varıncaya kadar anlatıldı.2.olay şuydu dershanedeki hocalarımızdan birtanesi boğaziçine irticayı getirdiğini uluorta sölemekten çekinmemiş oraya giren türbanlı neferleriyle övünüyordu.3.sü ise sene sonunda bir arkadaşımızın aldığı puan doğrultusunda bizim kamuda adamımız yok sen kamu yaz demeye cesaret edebilmiş insanların burda blunmasıydı.şimdi sizlere sorarım nasıl bir ulusal bayram haftasında ki bu bayramı tıpkı ramazana şeker bayramı denmesine kızan kimileri gibi çocuk bayramı diye geçiştiren mahluklar böle bir haftada bu derece duyarsızlaşabiliyorlar iki bu insan sıradan bir öğremenide dahil olmak üzere tüm öğrencilerini nası kendi kadrolaşmasının içine dağil etmeye yeltenebiliyor.anlamak istemediğiniz şey şu ki yurt dışındaki o okullarda türk kültürünün öğretilmeside aslında bundan ibaret bu dershaneye girdiğinizde karşınıza çıkan sadece oraya göstermelik konulmuş bir atatürk büstüyken o okullardada atatürk bu zihniyet içersinde sadece göstermelik öğretiliyor.bazı şeyleri sadece okuyup dinlemek yetmiyor bazen içindede bulunmak gerekiyormuş anlamak için ben bir sene devamlı zaman gazetesi okudum hala daha arada okuyorum ve okurken çok gülüyorum arkadaşlar gözünüzü bağlayan kulağınızı tıkayan yoksa şu ülkedeki dini istismarı kimin timsah gözyaşlarıyla yaptığı anlaşılıyor.

  18. Yazan:osman Tarih: Eyl 28, 2008 | Reply

    Tabi arkadaşım haklısın kutlu doğum haftasında Peygamberimizi hatırlamaya tabiki 23 Nisan daha önemli!!!
    (haşa)

  19. Yazan:Historian Tarih: Oca 16, 2009 | Reply

    Sn.SonerYALÇIN geçen pazar günkü yazısında (Hürriyet gzt) anımsattı, unutanlara ve bilmezden gelenlere: SEVDALINIZ ERGENEKONCUDUR! Netekim 🙂

  20. Yazan:ender güçlü Tarih: Oca 17, 2009 | Reply

    Bu hirstofobi, gülenofobi, yahudifobi, BOPfobi … ile, bu kadar korku ile varacaginiz yerin eninde sonunda fasizm oldugunu görmüyor musunuz?

    El insaf, el insaf, el insaf!!!!!

    Hocam ellerine sağlık.:))Hadi ilköğretim çocuğunun bile anlayacağı dille küçücük bir analiz yapalım.Sondaki iki öğenin yaklaşık yirmi gündür icraatlarını!izliyoruz binin üzerinde ölü dörtyüzü çocuk.Sondan üçüncü öğenin her konuda fikri olmasına rağmen Bu konuya ne yorum getirdiğini biryerlerde okumadım okuyan varsa benide aydınlatsın.En baştakine ne diyeyim en hafif tabirle organizatör olur herhalde.

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin