RSS Feed for This Post

Kemalist Yalnızlık daha da zor şekerim

“… Şekerim, Allah aşkına, ne işimiz olur bizim Filistin’le? Ayetel Mursi’yle, Rabia denen kadınla filan. Bunlar evli mi sevgili mi nedir, takip de edemedim, tatildeydim biliyosun… Ne cüretle kalkıp ‘Siz adam öldürmeyi de iyi bilirsiniz’ filan dersin bi kere ? Ne cüretle ‘one minute’ çekersin. Ben demiştim ama, İsrail küçük Amerika, bunu bize ödetirler Ferit, demiştim. Bu işte bir yalnızlık var demiştim o gün. Neymiş, İsrail Filistinlileri öldürüyormuş. So what? İsrail güçlü, adamların arkasında Amerika var. Amerika ile de iyi geçinmek lazım öyle değil mi? Bak bunu bile öngöremediler. Bi’ de Suriye çıktı şimdi… Neymiş, Esad zalimmiş. Aramızda kalsın, adam haklı. ‘Bizim mücadelemiz İslamcılarla’ demedi mi? Bir kere taa oradan, kafadan on puan… Hayır, bi’ de, 100 bin insan ölmüş filan. Ee? Her yıl yetersiz beslenme nedeniyle yüz binlerce bebek ölüyor. Kasıyor muyuz? Hayır. Okay, üzüldük tamam. Ama hayatın şeysi bu. Taaa fizandaki Suriye’de taraf yaptılar bizi kardeş, burnumuzun dibi yaa, korkuyorum inan ki. Karışmayacaktık hiç, bak yalnız kaldık işte. Bi’ de kalkmışlar Amerika üstüne düşeni yapmalı filan diyorlar. Her şey bir yana Esma’ya kıyamam ayol. Bi’ bizimkilerin eşlerine bak, bir de zalim dedikleri Esad’ın eşine bak. Kadın su gibi. O da değil, bu insanlarda hiç şuur yok şekerim. Amerikan emperyalizmi diye bir keyword’leri yok. Biz eylül- ekim, yine sahadayız, tammm da bu yüzden! Emperyalizme direnmek lazım. Ah Atam ah. Gel gör, sen bize bağımsız tek başına ayakta durabilen bir yurt bıraktın ama bunlar tek başlarına ayakta durmaya kalkıyorlar …” (Nihal Bengisu Karaca / HaberTürk) 

… Çapulcular üzerine okumak için…

 

kapak_kitap_capulcularÇapulcular” ne istiyor?

Genel seçimler yaklaşırken başladı Taksim Gezi Parkı olayları. İnsanlar öldü, yaralananlar, tutuklananlar oldu. Taksim’deki sanat galerileri bile yağmalandı. Maddî zarar büyük: Yakılan otobüsler, özel araçlar, iş yerleri. Ancak hâlâ isyancıların ne istediğini bilmiyoruz. Taksim Dayanışma Grubu’ndan çelişkili açıklamalar geliyor. Polisi ya da göstericileri suçlamadan önce şunu bilmek gerekiyor: “Çapulcular” ne istiyor? Daha fazla demokrasi? Sosyalizm? Devrim? Darbe? Elinizdeki e-kitap bu sorulara cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

 

Hükümeti devirmek isteyen birileri mi var?

Hükümeti_devirmek_kapak4 Türk bankası çalışanlarını sömürmek, tüketiciyi kandırmak ve haksız rekabetten dolayı çok ağır cezalar yediler. Hemen ardından Türkiye tarihin en büyük anti-kapitalist ayaklanmasını yaşadık. Göstericiler “Sosyalist Türkiye” ve “yaşasın devrim” sloganları atarak orak-çekiçli pankartlar, Deniz Gezmiş posterleri taşıdılar. Tuhaf olan ise bazı bankaların ve holdinglerin bu ayaklanmaya destek olmasıydı. Anti-kapitalist göstericiler 20 gün boyunca İstanbul’un en lüks otellerinden birinde bedava kaldılar. Tuhaflıklar bununla da bitmedi. CNN, BBC, Reuters ve daha bir çok medya kuruluşu bir kaç sene önce, üstelik yabancı ülkelerde çekilmiş yaralı ve ölülerin  fotoğraflarını “Türkiye” diyerek servis etti. Tayyip Erdoğan’a destek için toplanan AKP’lilerin fotoğrafı CNN tarafından kazayla(?) “Ayaklanmış Protestocular” olarak yayınlandı.

Dünyada da tuhaf şeyler oldu:

  • Türkiye ile neredeyse aynı anda Brezilya’da bir halk(?) ayaklanması başladı.
  • Georges Soros’a ait ekonomi gazeteleri Çin ekonomisi hakkında aşırı kötümser haberler yaydılar.

“Kazalar” bu kadar çoğalınca insanlar ister istemez bazı şeyleri sorguluyor:

  • Türk bankaları neden sermaye düşmanı, anti-kapitalist bir ayaklanmaya destek oldu?
  • Acaba 2008 krizinden sonra kan kaybeden ABD ve Avrupa kaçan sermayeyi geri  çekmeye mi çalışıyor?
  • Brezilya, Çin ve Türkiye Avrupa ve ABD’deki yatırımları çekmenin cezasını mı ödüyor?

Elinizdeki kitap bu sorulara ve darbe iddialarına cevap arıyor. Buradan indirebilirsiniz.

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin