RSS Feed for HayatCategory: Hayat

Büyülü Dağ / Thomas Mann »

”…Birkaç dakika sonra, artık bedeni görüntüye kapanmış olan Joachim giyinirken kendisi gök gürültüsünün ortasındaki teşhir direğine bağlandı. Başhekim yeniden süt rengindeki ekrana bakmaya başladı ama bu kez baktığı Hans Castorp’un içiydi ve mırıldanmalarından -ağzından kaçan küfürler ve sözler- beklediğinin çıktığı anlaşılıyordu. Uzun yalvarışlardan sonra hastasının kendi elini görmesine izin verme nezaketini gösterdi ve Hans Castorp […]

Büyülü Dağ / Thomas Mann »

“… zaman hiç kesintiye uğramadan hep aynı şekilde akarsa, elimizden kaymaya başlar ve zaman duygumuz, yaşam duygumuzla öylesine bağlantılı ve iç içedir ki, bu duygulardan birinin zayıflaması demek, öbürünün de acı ve yıpratıcı bir deneyimden geçmesi demektir. can sıkıntısının kaynağı ile ilgili bir yığın yanlış düşünce dolaşır ortalıkta… can sıkıntısı denen şey, aslında, zamanın tekdüzeliğinin […]

An’lar / Jorge Luis Borges »

Sil baştan yaşama şansım olsaydı eğer, oturup saymazdım eski yanlışlarımı. Kusursuz olmaya çalışmaz, rahat bırakırdım yüreğimi. Ve elbette çok daha coşku dolu olurdu sevdalarım, içine az buçuk da ciddiyet katılmış. Bu denli titiz olmazdım hiç, öyle bir şansım olsaydı eğer. Korkmazdım daha çok riske girmekten. Daha çok yolculuğa çıkar, gündoğumlarını kaçırmazdım asla; hele dağlara tırmanmanın […]

Yaşlılık Ölüm’ü Müjdeler »

  … Bu konuda okumak için… Ölümden Bahseden Kitap Çocuklarımıza Ölüm’den daha çok bahsetsek ne olur? Meselâ evde besledikleri hayvanların, saksıdaki çiçeklerin ölümü üzerine yorum yapmalarını istesek? Mezarlık ziyaretleri yapsak onlarla birlikte ve sonra ne düşündüklerini, ne hissettiklerini sorsak? Çocuklara ölümden bahsetsek belki daha güzel bir dünya kurulur bizden sonra. Çünkü bugün Ölüm’ü TV’den öğrenmek […]

Doğu’nun Limanları‏ / Amin Maalouf »

“… Ölümü son çıkış olarak düşüneceksin. Bil ki kimse seni bundan alıkoyamaz ve tam da bu nedenle, elinin altında olduğu için onu yedekte tut, sonuna kadar. Diyelim ki geceleyin bir kabus gördün. Bunun bir kabus olduğunu, başını oynattığın anda kurtulabileceğini bilirsen her şey daha kolay, daha çekilir hale gelir, hatta bir bakarsın ilk başta en […]

Hayat mıdır geçen yoksa zaman mı? »

“… Zaman denen şey bir vehimdir. Geçmişin, saatlerin ve günlerin ve haftaların ve on yılların kül kadar ağırlığı vardır; gelecek zamansa, ister sonsuza dek sürsün, daima saniye saniye yaşanır […] Hayat, kendi yolunu çizer hep; yatağından edilince hemen bir yenisini kazan nehirler misali […] Gelmemenin bir vakti yoktur. İnsan coşkuyla beklerken ne kadar zaman geçerse, […]

Herkes ölür ama ben herkes değilim… Yoksa? ne yani bende mi? »

  … Zaman, Hayat ve Ölüm üzerine okumak için… Ölümden Bahseden Kitap Çocuklarımıza Ölüm’den daha çok bahsetsek ne olur? Meselâ evde besledikleri hayvanların, saksıdaki çiçeklerin ölümü üzerine yorum yapmalarını istesek? Mezarlık ziyaretleri yapsak onlarla birlikte ve sonra ne düşündüklerini, ne hissettiklerini sorsak? Çocuklara ölümden bahsetsek belki daha güzel bir dünya kurulur bizden sonra. Çünkü bugün […]

Sokağın Dili Olsa / James Baldwin »

“… Ölümün çeşitli biçimler almasına ve insanların genç yaşta çeşitli şekillerde ölmelerine rağmen, aslında ölümün kendisi de, nedeni de çok basitti. Gençler ölüyorlardı, çünkü çevrelerindekiler onlara bir boka yaraumayacakları fikrini aşılıyorlardı ve yaşamları içindeki her şey de bu görüşü kanıtlar durumdaydı. […] Bir yabancının gövdesi olduğunu ilk fark ettiğiniz an şaşırtıcı oluyor -karşınızdakinin bir gövdesi olduğunu […]

Aynı Yıldızın Altında / John Green »

“… Öyle bir zaman gelecek ki,” dedim, “hepimiz ölmüş olacağız. Hepimiz. İnsanların var olduğunu veya türümüzün herhangi bir şey yaptığını hatırlayabilecek tek bir insan evladının bile kalmadığı bir zaman gelecek. Sizi beni bırakın, Aristotales veya Kleopatra’yı bile hatırlayan kimse kalmayacak. Yaptığımız, inşa ettiğimiz, yazdığımız, düşündüğümüz ve keşfettiğimiz her şey unutulacak ve tüm bunlar,” elimle herkesi kapsayacak […]

Yaşlı Adam ve Deniz / Ernest Hemingway »

  “… Denizi her zaman İspanyolların, sevgiyle adlandırdıkları la mar olarak düşünürdü. Onu sevenler, kimi vakit kötü şeyler de söylerler ama yine de bir kadın olarak düşünürler. Ağlarının başına şamandıra koyan, köpekbalığı ciğeri fazla para ettiği zaman motorlu kayık alan genç balıkçılardan bazıları ondan, erkek olarak el mar diye söz eder. Onu bir rakip, bir […]