RSS Feed for Ben kimdir?Category: Ben kimdir?

Hemhal / Empathy / ἐμπάθεια / التعاطف »

Ne değildir? Hemhal olmak ile empati kurmak aynı şey değil. Empati hayvanlar ve insanlarda ortak. Kendini avlayacağı hayvanın yerine koyabilen, onun gibi düşünerek tuzak kuran kuşlar, örümcekler, balıklar saymakla bitmez. İşkence yapan biri de karşısındakini konuşturmak için empati kurar. Balıkçılar, avcılar, yalan vaad ile oy isteyen siyasetçiler ve turist kazıklayan satıcılar da hayvan gibi empati […]

Elodie Stevenson’un Gerçek Hayatı / Frédérique Uidour »

“… Elodie bir pencerenin arkasında durmuş caddedeki koşuşturmayı seyrediyordu. Otomobiller, seyyar satıcılar, metro istasyonuna giren ve çıkan kalabalık; belli aralıklarla durup kalkan otobüs… Ondan başka herkes kim olduğunu, ne yapacağını biliyordu sanki. Elodie ilkokul müsameresinde rolünü unutmuş bir çocuk gibiydi. Sahnede herkesin bakışlarını üzerinde hissetmek ne zordu öyle bir anda. Herkesin senden beklediği şeyin sende […]

Fıtrî / Evrensel / Universal/ فطري »

İnsanlar iki farklı eksen etrafında bir-leşebilirler: Fıtrî: Ortak değerler esastır: Güzellik, iyilik, doğruluk, farlılıklara saygı… Fıtrat insanları dönüştürmeden ve tektipleştirmeden bir-leştirir yani bir araya getirir. Herkesin farklı oluşunun idraki de birleştirici bir unsurdur. Evrensel: Ortak çıkarlar esastır. Ekonomik hayat ve güvenlik algışı sebebiyle bir “norm” icad etmek zorunludur. Bu normlara uyanlar bir-leşir yani tektipleşir; “asker […]

Kaygı Mevhumu / Søren Kierkegaard »

   “… Bilinç arttıkça, umutsuzluk şiddetlenir… Akıl azaldığı oranda kaygı da azalır […] Neler gelecek?  […] Kişinin var oluşu için iki seçenek vardır: İnsan ya kendi varoluşunu unutacak, ya da tüm dikkatini kendi varoluşunda yoğunlaştıracaktır. […] İnsanlar genellikle neticenin ne olacağından kuşku duymayacak kadar fazla bilinçsiz yaşamaktalar; zihnin derin bağından yoksun yaşamları, ister çocukların sevimli saflıkları, ister budalalık söz […]

Ten kafesini evin mi sandın? »

… Bu konuda okumak için … Derin İnsan  “Düşümde bir kelebektim. Artık bilmiyorum ne olduğumu. Kelebek  düşü görmüş olan bir insan mıyım yoksa insan olduğunu düşleyen bir kelebek mi?”(Zhuangzi, M.Ö. 4.yy) Hakikat’in ne tarafındayız? Hiç bir şüpheye yer bırakmayacak bir şekilde nasıl bilebiliriz bunu? Zekâ, mantık ve bilim… Bunlar Hakikat ile aramıza bir duvar örmüş […]

Yabancı / Albert Camus »

“Çok uzun zamandan beri ilk kez annemi düşündüm. Bir ömrün sonunda niçin yeni baştan nişanlandığını, niçin yeniden başlama oyunu oynadığını anlar gibi oldum. Orada, hayatların sönmekte olduğu o bakımevinin etrafında da akşam, hüzünlü bir huzur anı gibiydi. Ölüme o kadar yakınken annem, orada kendini her şeyden azade ve her şeyi yeniden yaşamaya hazır hissetmiş olmalıydı. […]

Biri Hiçbiri Binlercesi / Luigi Pirandello »

“… İnsan, etrafındaki her şeyi, kendisini bile, kendisi için bir malzeme olarak görüyor ve aslında şehirler inşa ediyorum derken kendi kendini kesip biçiyor, şekillendiriyor […] Yalnızlık her zaman size dair bir durum değildir, bazen de sizsiz olma halidir […] Gerçek yalnızlık sadece kendinizden vazgeçtiğinizde mümkündür ve sesinizden hiçbir iz kalmadığında, kendi kendinize yabancı olduğunuzda […] Yaşadığımı halen […]

Yaz / Albert Camus »

“… Sevilmemek yalnızca şanssızlıktır. Hiç sevmemek mutsuzluktur. Bugün, hepimiz bu mutsuzluktan ölüyoruz. Kan, kin yüreğin kendisini de kurutuyor da ondan; uzun süren adalet isteği aşkı tüketiyor, oysa aşk doğurmuştu onu. […] Kışın ortasında, en sonunda içimde yenilmez bir yaz bulunduğunu öğreniyordum. […] Birden bastıran bir aşk, bir büyük yapıt, belirleyici bir edim, dönüştüren bir düşünce, […]

Dokuz yüz katlı insan / Mustafa Merter »

“… S. Freud, bastırma (repression) diye tanımlanan süreci, tedavisi altına aldığı hastalarında, rüyalarda ve günlük hayatın akışının dikkatlice izlenmesinde (dil sürçmeleri, hatalar, “tesadüfî” düşünceler ve icraatlar) bulur ve ispat eder. Çok çarpıcı bir örneği kendi tedavi tecrübelerimden vereyim. Ağır bir nöroz yaşayan ve kendini ifade etmekte çok zorlanan bir hanım hastam, evden ayrılma sürecini anlatırken, […]

Bir Alman Dosta Mektuplar / Albert Camus »

“… Bir takım sözcükler var ki, hiçbir zaman iyi anlayamadım, günah sözcüğü gibi. Oysa insanların yaşama karşı günah işlemediklerini bildiğimi sanıyorum. Çünkü yaşama karşı bir günah varsa belki de bu günah, ondan umut kesmekten çok, başka bir yaşam umut etmek, bir de onun acımasız büyüklüğünden kaçmaktır […] İnsanlığın acılarının kaynaştığı Pandora’nın kutusundan Yunanlılar bütün ötekilerden […]