RSS Feed for This Post

Mıhellemilere ve Kürtlere yapılan ayıbı kınıyorum!

Kürt sorununa dönük demokratik çözüm önerilerinin yoğun bir şekilde konuşulup tartışıldığı bir dönemde bir taraftan da izahı mümkün olmayan çok garip davalara tanıklık ediyoruz. Türkiye demokrasisi az gelişmiş bir ülke olma unvanını çok şükür son zamanlarda yetiştirdiği reformcu/özgürlükçü aktörlerle geride bırakmak üzere. Bu ülkede gerçekten çok iyi şeylerin olabileceği umudunu taşıyoruz içimizde. Çünkü gelişmeler hep insana dönük gelişmeler ve çok ciddi değişimler/dönüşümler yaşanıyor. Ancak eski kafa, yasakçı, baskıcı, farklılıkları dışlayan, koyu milliyetçi, bürokrat bir kesiminde eli boş durmuyor maalesef. Son dönem yangından mal kaçırırcasına ne götürürsek kardır mantığıyla hareket ediyorlar. Giderayak ne kadar zarar-ziyan verirsek iyidir demeye getiriyorlar. Bu uğurda da ellerinden geleni yapıyorlar. Çok yazık! 

Son günlerde Diyarbakır’da Sur Belediyesi’nin 3,5 yıl önce başlattığı “Her Eve Bir Hikâye (Sere Şeve Çirokek)” adlı projesi kapsamında evinde çocuklara Kürtçe ders veren 10 yaşındaki Medya Örmek hakkında soruşturma açıldı. Daha 5.sınıf öğrencisi olan Medya, çocuklarla 2 saat ders karşılığında 2 saat de evcilik oynuyormuş. Söz konusu Kürtçe olduğunda daha doğrusu farklı düşünce, inanç, mezhep ve dil olduğunda çocukların bile gözünün yaşına bakmayan bir zihniyetin varlığı gerçekten de burada yaşayan insanlar adına bir talihsizliktir. Bir çocuğa anadilinde hikâye bile okutturmazsanız, köylerinin ismine varıncaya kadar her şeylerini yasaklayıp dışlarsanız bir gün tarihin vicdanı gelip sizi bulur. Bir ülkeyi yaşanılabilir bir yer haline getiren temel değerler insanlık, onur, erdem, ahlak, demokrasi, hukuk ve insan haklarıdır. Bir ülkenin en değerli maden kaynakları evrensel insani değerlerin en mükemmel şekilde işlendiği yerlerdir. Yani bir ülkeyi petrol zengin etmez ahlak ve vicdan zengin eder. Siz bugün İsrail’in ve ABD’nin dünyanın en zengin ülkeleri olduklarını mı zannediyorsunuz? Vicdanlarda bile kabul görmeyen bir devletin neresi zengindir. 

Daha 2-3 gün önce Midyat İlçesine Bağlı Mercimekli (Habsunnes) Köyü’nde merkezi bulunan Mıhellemi “Dinler Diller ve Medeniyetler Arası Diyalog Derneği” Başkanı Mehmet Ali Aslan’a 1 ay hapis cezası verildi. Mıhellemiler daha evvel Midyat ilçesine bağlı Mercimekli (Habsunnes) Köyü için Kürtçe isim talebi başvurusunda bulunmuşlardı. Mıhellemiler’in, Süryaniler ve Kürtler’in yüzyıllarca kardeşçe yaşadığı bu köydeki insanlar köylerinin eski ismi olan (Habsunnes)’in iadesini istiyorlardı. Günümüzde Türkçe, Mıhellemice, Süryanice ve Kürtçe dilini tüm köylü bazında konuşan ve bu kültürleri yaşatan Mercimekli (Habsunnes) Köyü bir Mıhellemi yerleşim birimi olarak içinde Süryani yaşayan, kilise ve manastırı bulunan tek köy. Bölgede en eski Mıhellemi yerleşim yeri olarak da bilinen bu köyde ayrıca yöredeki bütün kültürlere ait diller konuşulmakta, varlıkları M.Ö. 2000′li yıllara uzanan Şemsi ve Kameriler’e ait mabetler ve mezarlıklar bulunmakta. Mihellemiler 1516 tarihli Osmanlı arşiv belgelerinde köyün isminin Habsunnes olarak geçtiği belge ile  İçişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yazılı başvuru yaparak köylerinin eski isminin geri iadesi talebinde bulunmuşlardı. Dernek başkanının ifadesine göre bu talep bürokratik çevrede ciddi rahatsızlık uyandırmış.

Neticede dernek başkanı Mehmet Ali Aslan, 5253 Sayılı Dernekler Kanununun “32/K maddesi delaletiyle 19. maddesine muhalefet etmek” suçunu işlediği iddia edilerek Cumhuriyet Savcılığınca 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. 5237 sayılı TCK’nın 75/1-b maddesi gereğince her gün için 20,00 TL üzerinden 600 TL’nin 10 gün içinde ödenmemesi halinde de hakkında kamu davası açılacak. Mehmet Ali Aslan bu cezanın ardında Mıhellemilerin talepleri ve çalışmaları olduğunu belirtiyor. Çünkü başkanın ifadesine göre dernekler kanununun 32/k maddesi, tutulması zorunlu olan defter ve belgelerin eksik veya silinmiş olması durumuyla ilgili bir madde. Oysa Mıhellemi derneğinin denetimi yapılmamış ve evraklar incelenmeden bu hüküm verilmiş. Çünkü başkan o tarihte yurtdışında!

Mehmet Ali Aslan kesilen cezayı  ödemeyeceğini ifade ediyor. En önemlisi de mahkemede ifadesini “Mıhellemice”  vermek istediğini belirtiyor.

Aslında bürokratik, yasakçı, darbeci ve dışlayıcı zihniyete göre sorun; bu ülkede Kürtçe diye bir dilin olması, Mıhellemilerin, Süryanilerin, Alevilerin, Ermenilerin vs. farklılıkların varlığı… Herkesin aynı inancı, görüşü, dili ve mezhebi olsun istiyorlar. Çünkü demokrasi ve özgürlükler olmadan daha çok zengin, daha çok itibarlı ve güçlü oluyorlar.

Hükümet yetkililerinin bu ve benzer olaylarda hemen devreye girmesi gerekmektedir. Belli ki Ergenekon’un yerel unsurları hala aktif ve ne götürürsek kardır diyorlar. Fırsat verilmemeli. Şu demokratik ortamı zedeleyecek hiçbir olaya yer verilmemelidir.

Trackback URL

  1. 7 Yorum

  2. Yazan:ahmet ercan Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    emrullah efendi espri ile “mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim” demiş ama bizimkiler ciddi hal ve hareketleri ile “farklılıklar olmasa bu ülkeyi ne güzel idare ederdim” diyorlar.

  3. Yazan:ahmet ercan Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    bütün arkadaşarın ramazam bayramı mübarek olsun

  4. Yazan:ahmet ercan Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    onu da yazamadım:) bütün arkadaşların ramazan bayramı mübarek olsun

  5. Yazan:hasan akman Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    ufuk beyin bu yazısından dolayı kutluyorum.ve bizi bu konuda aydınlattığından şükranlarımı sunuyorum. bu ne ya nerde saklı ,gizli bir zenginliğimiz bir kültürümüz varsa derin devletin bürokrat elemanları bulup hemen cezayı yapıştırıyor. ayıp hem de çok ayıp.

  6. Yazan:buşra seli Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    ya bu art niyetli idarecilerimiz tam bir çingene gibi. osmanlının zorla vergi toplayan memurlarına benziyorlar. osmnanlı da bazı bahanelerle farklı kalem isimleriyle halkı soyup soğana çeviriyordu.maalesef TC de bu köklü kötü geleneği bugün hala sürdürüyor.tüm mazlumara selamlar ve iyi bayramalar.

  7. Yazan:cano Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    baskılar ve zulumler cesur kürt halkı ve asil mıhallemi halkını yıldıramaz.kürtlere ve mıhallamilere selam direnişe devam. sizi seviyoruz.

  8. Yazan:ahmet ercan Tarih: Eyl 20, 2009 | Reply

    osmnanlı da bazı bahanelerle farklı kalem isimleriyle halkı soyup soğana çeviriyordu sözü altıyüzyıllık bir imparatorluğu bir çırpıda silip atmaktır. hiçbir izah ve akıl ürünü olamayacak sığ fikirce söylenmiş genel çerçeveyi kesinlikle tutturamamış damlanın suçunu deryaya yüklemeye çalışan nasırlı bir beyin safsatasıdır.

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin