RSS Feed for This Post

TÜSİAD’ın hakkaniyet kıvırması

 Doğan Grubu’na kesilen vergi cezasına TÜSİAD çok kızmış. Kızmış ama insanlar anlamını bilmedikleri kelimeleri kullanınca ister istemez gülünç duruma düşüyorlar. Bültenlerine “hakkaniyet” yazmadan önce keşke bir sözlüğe baksalardı.

 TÜSİAD bir yandan kadın hakları raporları hazırlatırken diğer yandan kreş, doğum izi gibi konularda hiç ödün vermeyen üyeleri barındıran bir dernek. TÜSİAD ne darbelere, ne işkencelere karşı sesi duyulan, ne de azınlıkların haklarına sahip çıkan bir duruş sergileyebiliyor yıllardır. Hatta demokratik hukuk reformlardan rahatsız olduğu için hükümete açıkça “yavaş git” sinyalleri bile veriyor.

 Ama Doğan Grubu’na kesilen bir vergi cezasına tepki olarak “hakkaniyet” kelimesini telaffuz edebiliyor. Kendilerine iki uyandırıcı okuma tavsiye ediyoruz.

 Benim parama özgürlük, sana zincirler

TÜSİAD’ın İç Hastalıkları ve Kadınlar

Trackback URL

  1. 1 Yorum

  2. Yazan:Ali Duman Tarih: Eyl 18, 2009 | Reply

    Türkiyenin halkı Menderes’i sevdi, oy verdi o günkü Tusiad zihniyeti Menderes’i asanların yanında yer aldı, bu zihniyet ordu,yargı,üniversite bağlamında geliştirilen ve bugünkü manzaraya çok benzeyen halkın iradesini yok sayan gayri-meşru oluşumun yanında yer aldı.

    Türkiye halkları “Umudumuz Karaoğlan” efsanesini yarattı, Ecevit’i çok sevdi, Tusiad eliyle yaratılan sahte margarin, tüpgaz vs. yoklukları ile halkın karaoglan efsanesini yerle bir edildi, ülkenin sahibi bu güçle uğraşamayacağını anlayan Ecevit, karaoglan’lıktan istifade etmek zorunda kaldı.

    vesayetçi sistemin tüm ağırlığına rağmen türk halkı Özal’ı çok sevdi, birinci dönem Özal kendine gösterilen ilgiye layık olurken, ikinci dönem etrafını saran yalaka,hortumcuların da olumsuz etkileriyle halkın mazharına tamda karşılık veremedi, ancak ne varki kürt sorununa çözümsel yaklaşımları çok önemliydi, ancak özal saibeli bir şekilde öldü.

    türkiye halkları R.T.Erdoğan’ı çok sevdi, Erdoğan, kendinden öncekilerden de ders alarak vesayetçi sisteme karşı temkinli bir direnişe geçti, ancak menderesi, ecevit deviren, özal’ı etkisizleştiren Tusiad bu kez milli iradeyi iyi kötü temsil etmeye çalışan Erdoğan’a karşı savaş açtı.

    Tusiad’ın Erdoğan’a karşı açtığı savaş (tusiadın önceki savaşları gibi) haksızdır, zira bu kavgada Tusiad, Türkiye’yi gözden çıkarmış bir yaklaşım içerisindedir. Tusiad, demokratikleşmeye karşıdır, zira demokratikleşmenin Türkiye’yi büyüteceğini biliyor, büyüyen Türkiye’yi kontrol edemeyeceklerini biliyorlar, demokratikleşmenin getireceği şeffaflıkta hazine-i hassa’dan gecinemeyeceklerini, ülkeyi rahat hortumlayamacaklarını biliyorlar, yani kısacası Tükiye için küçük olsun, benim olsun anlayışını sürdürme ısrarlarından vazgeçecek gibi görünmüyorlar. Yargıtay başkanı bile yaptığı konuşmada mealen “mevcut koşullar bize yetiyor, bize mi kalmış gelişmiş demokrasi, gelişmiş hukuk” demeye getiriyor. bu tarz konuşmaları diğer vesayetçilerde de özellikle çözümsüzlüklerinin girdabında boğulmakta olan muhalefet partilerinde de görmekteyiz. Bu takiyeciler yeri gelince Atatürk’ün hedef gösterdiği “muassır medeniyetin üstüne çıkma”ya vurgu yaparlar, yeri gelince de AB standartları ve demokrasisi bizi aşar ucuzluğuna başvururlar.

    bu zihniyeti temsil eden gazetenin 12 eylülün ertesi günü, 12 eylül faşizmini alkışlayarak “bugüne kadar nerelerdeydiniz” manşetlerini unutmadık, bugünlerde 12 eylülü eleştiriyor olmaları çok teşne oldukları takiyenin bir sonucudur.

    bu zihniyetin 28 şubatı nasıl desteklediğini, yazılan bir senaryo sonucu türkiye gündemini ali kalkancılarla, fadime şahinlerle, müslüm gündüzlerle nasılda esir aldıklarına tanık olduk, o sahte senaryolar ile 28 şubatın tezgahlandığını, bu senaryoyu sergileyenlere medya gücü ile yardım etmenin karşılığını banka soygunlarıyla nasıl aldıklarına tanıklık ettik.

    aynı zihniyetin 27 nisan e-muhtırasında “bu bir muhtıradır ve hükümete istifa etmelidir” yaklaşımını nasıl ince ince işlediklerine tanıklık ettik.

    bu zihniyetin 367 hukuk garabetinde sergilediği tavra tanıklık ettik.

    evet, sicil çok kabarmıştır, nasıl ki tek parti diktatörlüğünün partisi olan chp, kötü sicili ve geçmişi sayesinde bu toplumda dikiş tutturamıyorsa, işi yapay yokluklar yaratarak “umudumuz karaoğlan” efsanesi yıkmaya kadar götüren tusiad’ında sicili bozuktur, suskunluğu bunu kurtaramaz, bu sicili hiç bir şey kurtaramaz, yapılan açılımların en büyük faydası ülkedeki demokratikleşmeye, barışa, kardeşliğe kimlerin karşı olduğunu, köstek olduğunu net bir şekilde açığa çıkarıyor olmasıdır. sırf bu nedenle dahi AÇILIM, AÇILIM, AÇILIM.

    Türkiyenin dört yanı düşmanla çevrili, içerisi ise iç düşmanlarla (komünistler, şeriatçılar, dinciler) dolu yalanı sona ermiştir, bir imparatorluk mirascısı olan Türkiye 21 nci yüzyılı bu ipe sapa gelmez yalan ile karşılayacak kadar küçük bir ülke olamaz. (bugünlerde başarılı bir şekilde yürütülen komşu ülkeler ile ilişkiler paradigmanın bu yalanını deşifre etmeye yetmiştir)
    vesayetçi paradigmanın 80 yıldır uyguladığı, türkiyeyi küçültmekten, zengini zengin, yoksulu daha da yoksul yapmaktan başka hiç bir işe yaramayan, kardeşi kardeşi kırdıran ucube siyasete, KAPANMAYA ve Tusiad’ a inat bir, iki, üç yetmez daha fazla AÇILIM.

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin