Bir yaz Ramazan’ında oruca tutunmak

  Rivayet o dur ki ; ‘ Mevlana hazretleri,Meram bağlarında,Çelebi eteğinde gezer gelecek ilk cümleyi kağıda düşmek için.Hazreti Mevlana öyle içten ve ince : Boşuna bekleme Çelebi,bugün bir söz çıkmaz,ekmeği biraz fazla kaçırdım. ‘
 
  Öyle bir hâl idi,Mevlana …
 
  ‘ Porselenin ufalanışıdır ‘ demiştik ya hani.Öyle bir hâl bizimki,kırık,dökük,buğulu ve yetimiz,farkında da değiliz üstelik.Bir gürültü bir telaşe,esiri olmuşuz,isteyen,ben,ben,ben diyen tarafımızın,farkında da değiliz üstelik.İftar ve sahur arasında bir hipnoz.Gerisi boş bir alan,fazlası değil,farkında da değiliz üstelik.
 
  Recep( Rabbimizin merhamet ayı ),ardından Şaban( Benim (Rasulullah) şefaat ayım ),Ramazan’a ( Ümmetimin rahmet ve merhamet ayı ) yaklaşırken içinden geçtiğimiz bidat-ı hasene mübarek geceler ; Miraç,Berat,Regaip ( güzel bidat,Rasul uygulamamış ama dinin özünden ).Üç Aylar’ın ikisini cıvıltısı bol bir mevsimde ” Allahümme bariklena fi-Racebe ve Şa’ban ve belligna Ramadan va’htim lena bi’liman ve yessir lena bi’l-Kur’an. ( Allahım Recep ve Şabanı bize bereketli eyle bizi Ramazan’a ulaştır,bizi bu dünyadan iman ile gönder ve Kur’an’ı (okumayı,anlamayı,yaşamayı)bize kolaylaştır. ) diyerek,geçirmek dışında ne yaptık ?Oysa bu bir hazırlık dönemi değil midir ?İmanları tazelemeye,gönülleri yoklamaya hazırlanmış bir kendini silkeleme dönemi değil midir?Bazı müfessirler, Kaf suresi  38. ayeti ”  Andolsun, Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık; Bize hiçbir yorgunluk dokunmadı. ” bahsi geçtiği gibi anlaşılan bir ‘ altı gün ‘ olarak değil de,altı evre olarak açıklarlar.Şöyle ki ; ağır ağır,evre evre,bir hazırlık dönemi.Aynı şekilde Rasulullah’a ilk vahyin gelmesinden önce gördüğü rüyalar,işittiği sesler,sonra ilk vahiy,( SübhanAllah ) vahyin bir dönem kesilişi,mübarek yüreğini dinleme zamanı,ağır ağır,evre evre,bir hazırlık dönemi,tepeden inme değil,hazırlayarak,ardından ” Ey örtüsüne bürünen,kalk ve uyar ” (Müddesir suresi 1-2 ).Recep,Şaban ve ardından Ramazan.Kadir gecesi,vahyin kurak insanlığa rahmet olarak indiği o gece.Üç ayların hazırlığı,Ramazan’ın ilk uyarışı ve son nokta Kadir gecesi,gönüllerin vahye açıldığı o Gece !Hazırladık mı gönüllerimizi o Gece’ye ?Vahye açık mı şimdi gönüllerimiz ?Akıl almaz,anlamaz,anlatamaz.Bir hâldir bu,bir hâl…Kırık dökük ‘ porselen ‘ yüreklerimizin toparlanışıdır,hiç farkında da değilken üstelik.Bir koca yıl,ufaladığımız porselen yüreklerimizin,toparlanışıdır,bir araya gelişidir,hiç farkında da değilken üstelik.
  Homurtular,yüksek sesler,akıl oyunları,bilgi çöplüğü,dünyanın Tanrıları geçer yaşamımızın fonlarından çoğu kez yerleşerek taht kurarak o fona,hiç farkında da değilken üstelik.Tüm fonları temizlemeye,o yüksek sesleri,homurtuları durdurmaya bu kez farkında olarak,bile isteye…Ülke bölünüyormuş,bölünsün.Sen bölünme.İnsan bölünmesin.İnsan bölünürse bölünür dünya,kilit sensin,o homurtular değil.Sağ-Sol karışmış,karışsın.Sen karışma.İnsan karışmasın.İnsan karışırsa özünden olmayanla,sonu kargaşa,karmaşa.Ne çok engel,ne çok ses var üstelik.Hipnoz bu,gözünün önünde bir sağa bir sola ip ucunda sallanan dünya,baktıkça içinde yok olduğun,baktıkça kendi içinden çıkıp,onun içine girdiğin bir hipnoz bu.İnsanın içinden insanı çekip alan bir düzenek,geriye kalan et ve kemik yığını,teslim ettikten sonra ruhunu.
  Hazırlığı kaçırdıysa,vardır elbet bir telafi.Verdiği gibi almalı insan aynı hızla.Farz zaten farz,ondan da soracak değiliz ya.Nicedir terkettiğimiz sünnet,takva,nafile.Sahi kaç zaman oldu gece namazını katmadığımız,bir nafile ile arınmadığımız,bir sadaka ile yeşermediğimiz,kaç zaman ?Mecburen değil öyle içimizden gelerek,coşarak,dökülerek belki aşarak…Kaç zaman oldu ?Kendi sesimizden gayrısını susturup,o garip yüreğimizi dinlemediğimiz,kaç zaman ?En son ne zaman ağladım ?Ne zaman ağladın ?Kendini en son ne zaman tarttın ?En son neye dua ettin ?Şehiriçi bir dolmuşun köşesinden bir yazı senle birlik sallandıkça geçti mi o arabesk yazı yüreğinden ‘ Bugün Allah için ne yaptın ? ‘,bugün kendin için ne yaptın ?Bu yapamadığın kaçıncı gün ?Yarın,yarın,yarın …Erteleme ile kandırıldığımız bir ömürden başka ne var şimdi.Doğru ya ‘ yaşam ertelemeye,ıskalamaya gelmezdi ‘ ya ölüm ?
  Bu Ramazan hepsinden farklı olsun istiyorum.Son Ramazanımmış gibi,son Ramazanımızmış gibi.Öyle toparlasın istiyorum yüreğimizi.Ne bileyim istiyorum işte o hipnozdan kurtulmayı.Hem de nasıl ?Önce mevsimden kurtarmalı insanı.Kış daha bir sükundur,yaz öyle değil,alacası,rengi,sesi,soluğu,karmaşası,rehaveti daha bir bol sanki.Önce mevsimden kurtulmalı,sessizlik,televizyon,müzik,yaban ses hepsi sussun istiyorum,kendi sessizliğimde O’nu dinlemek üzere…Belki biraz sadaka,belki kabir ziyareti,virtleri,tesbihleri,estağfirullahları,salavatları,hamdları örtüp üstümüze istiyorum işte.Farz namaza eklenmiş nafile namazlar karışsın istiyorum teravihlere.İftar ve sahura programlanmış bir saat gibi vakti geldiğinde çalan bir saatle değil,her tik-tak sesini doldurarak geçsin istiyorum.Yüreğim,yüreğimiz aksın,süzülsün,coşsun,taşsın istiyorum.Loş ve sakin hatta karanlık bir odada yalnız dilim değil,beynim ve kalbimde oruçlansın,her namazda Rasulullah,Ömer,Ebu Bekr,Ebu Zer imam olsun,arkalarında varayım istiyorum secdeye,gözümden yaşlar boşalsın,hıçkırayım,kendimden geçtiğim bir namaz,melekler arkamda saf tutsun istiyorum,yanımda,soluğumda herşey oruçlansın istiyorum.Az gülmeyi,az konuşmayı,az yemeyi,az uyumayı ; çok ağlamayı daha çok susmayı istiyorum,bu Ramazan.Allah dedikçe yüreğim,yüreğimiz titresin istiyorum.Bol bol Kuran okumak,anlamına bakmak,Mekki tüm sureleri yeniden hatmetmek,güzel bir sesten kıraatına uygun dinlemek,hüzünlü bir tebessüm,bir vakar yerleşsin istiyorum,yüzüme,yüzümüze öylece kalsın orda porselen kıvamında.Merhamet olunmayı ve merhamet etmeyi istiyorum.Ümmetin sesinden Allahuekberleri dinlemek istiyorum,milyonlarca müslümanın aynı anda secdeye varışını görmek,hayal etmek.Dua etmek istiyorum,Allah’a ulaşan,gönüllerden taşan dualar,tövbe etmek,hamd etmek,şükretmek,o kapıda ellerimi açıp O’na yalvarmak istiyorum,’ kapındayım Ya Rab,bırakma beni,bırakma bizi ‘.LailaheillaAllah çektikçe yüreğim nâr olup yansın istiyorum.Günahlarıma hiç sızlamadığı kadar sızlasın istiyorum yüreğim.Arınmak istiyorum ve temizlenmek ve teslim olmak öylece sessiz,kimsesiz kuru imanımla teklifsiz teslim olayım istiyorum,teslim olalım istiyorum.Cennetten de,cehennemden de geçmek istiyorum,niyet O’nun rızası olsun istiyorum,akıbet O’nun rızası…Kapındayım Ya Rab,kapındayız,bırakma bizi senden uzak her an helak,kapındayım,kapındayız bırakma bizi.Amin
 
 ”Şüphesiz, Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar, mü’min erkekler ve mü’min kadınlar, gönülden (Allah’a) itaat eden erkekler ve gönülden (Allah’a) itaat eden kadınlar, sadık olan erkekler ve sadık olan kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, saygıyla (Allah’tan) korkan erkekler ve saygıyla (Allah’tan) korkan kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve ORUÇ tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve (ırzlarını) koruyan kadınlar, Allah’ı çokça zikreden erkekler ve (Allah’ı çokça) zikreden kadınlar; (işte) bunlar için Allah bir bağışlanma ve büyük bir ecir hazırlamıştır.” Ahzap-35