RSS Feed for This Post

AKP ne kadar iyi olmalı?

20080604_hukumet.JPG Afrika gezisine çıkmış iki arkadaş açık bir arazide dinlenirken bir aslanın kendilerine doğru koştuğunu görmüşler. Bir tanesi şaşkın şaşkın bakarken diğeri hızla çizmelerini çıkarmış, spor ayakkabılarını giymeye başlamış.

  • Bu ayakkabılarla aslandan daha hızlı koşabileceğini mi sanıyorsun?
  • Hayır. Senden hızlı koşsam bana yeter!

  

AKP’ye oy kazandıran sebepleri açıkladığım zaman CHP’li arkadaşlar “evet ama” diye söze başlıyolar,

“AB’ye giriş garanti değil,

Ekonomi o kadar da iyi gitmiyor,

Demokratikleşme süreci aksıyor,

Rüşvet, adam kayırma aldı başını yürüdü!”

AKP dünyanın en iyi partisi olmak zorunda değil. CHP ve MHP’den iyi koşmak onlara yetiyor. Elbette bazı idealist AKPliler Türkiye’ye hizmet için çıtayı daha yükseğe koyabilirler. Ama hiç bir zaman bir otomobilin arka tekerlekleri ön tekerleklerinden hızlı gitmez.

Kısa vedeli siyasî çıkarlar uzun vadeli millî çıkarlar ile çeliştiğinde AKPliler de dahil her siyasetçi “amaan, sen mi kurtaracan memleketi” diye geçirecektir aklından.

Muhalefet nerede?

Halkın üzerine urgan atıp “Apo’yu neden asmıyorsun?” demekle, uyduruk kaydırık telekulak iddialarıyla, namaz kılanları “suç üstü” yakalamakla muhalefet olmuyor.

AKP’yi zinde tutacak, yeni seçimlere kadar daha iyi hizmet etmeye zorlayacak yegâne güç rakip siyasî projelerdir. AKP otoyol mu yaptı? Demiryolunu neden tercih etmediğini araştırın. “Ton başına maliyet 1 e 10 iken neden daha çok demiryolu yapmıyorsunuz?” diye hesap sorun. Nükleer santral mı yapıyor? “Bütün seçeneklerin gerektiği gibi değerlendirildiğini denetleyin. Diğer enerji kaynakları hakkında toplantılar yapın, raporlar hazırlayın. Basını bir baskı aracı olarak kullanın.

Yeniden yükselmeye başlayan enflasyon acaba mali disiplindeki bozulmaların ilk belirtileri mi yoksa sadece petrol fiatlarındaki artışla veya Yargıtay’ın muhtırası ile açıklanabilir mi?

Türkiye 2002’den bu yana %7’lik bir büyümeyi yıllarca sürdürebileceğini gösterdi. Ama öyle zannediyorum ki hayalet-muhalefet kavramının da sınırlarına da geldik.

Eleştiri eksikliği ve kapatma davasının başlattığı “hayatta kalma” süreci daha fazla uzadığı takdirde AKP‘yi yozlaştıracaktır.

Siyasî partilerin dışındaki kurumların, ordunun, yargının kafasına göre takılıp muhalefet yapmaya kalkması kalıcı, elle tutulur, gözle görülür zararlar vermeye başladı ülkemize.

Bunun bedelini ise en zayıflar ödeyecektir her zamanki gibi. Gelmeyen “yabancı” sermaye ve yurtdışına kaçacak “yerli” sermaye gelişmiş bir Türkiye hayalimizi bir 30 yıl daha erteleyebilir.

Trackback URL

  1. 9 Yorum

  2. Yazan:blogohbe Tarih: Haz 5, 2008 | Reply

    Bu dediklerinizin yapılması demek muhalefet partisi için ekstra masraf demek Türkiye krize girmiş kimin umurunda ki herkes cebine giren paranın peşinde konuşmak bedava ne de olsa ağzı olan konuşuyor;

  3. Yazan:Levent Cetin Tarih: Haz 5, 2008 | Reply

    Turkiye’de bircok partinin ellerinde dogru durust bir program bile yok. 23 Nisan’da 1 gunlugune basbakan olarak oturan cocuklar gibi apisip kalirlar oturtsaniz koltuga. Gununu kurtarma psikolojisi icindeki bir halktan gelecege samimi yatirimlar yapmak, bu is icin politikacilara oy vermeyi dusunmek gercekci degil. AKP nin iyi de olsa, kotu de olsa bir programi, biraz da kalifiye elemani var. Dediginiz gibi digerlerinden sadece bir adim onde.
    Diger yandan, particilik, adam kayirma, kadrolasma gibi konularda da digerleriyle ayni hizda gidiyorlar. Bir kurumun devletten para alma sansi, o kurumun AKP ile olan iliskileriyle dogrudan orantili.
    Turkiye’de yeni bir seyler oluyor mu bilmiyorum ama manzara, degisimin cok zamana ihtiyaci oldugunu da soyluyor.

  4. Yazan:emre Tarih: Haz 16, 2008 | Reply

    akp iyi işlerne başladın aslında 2002de avrupa müsakererini alarak herşey iyi gidiyordu yannız ülkemizde söyle olay oartaya çıktı kiracıyla ev sahibi arasında parasal yönden tartışmalar başladı bizim ülkemizde malesef eğitim eksikliği var kiralar aldı başını gitti maaşlar oldu yerde saydı tamam birdende 3 4 milyar yapsın demiyoz herşeyin bir sistemi olduğu gibi dünyada denge meseleside önemlidir bir ülkede 500 yumurtadan nekadar civ civ çıkar yani yavrulama sistemi nedenmi sözediyom bir çıkın sorun askeri ücret alan kaçtane vatandaşımız memnun bir sorun emekli maaşlarından emeklilerin kaçta kaçı memnun adam kiradaysa nasıl geçinebilir çelışmadan evrenin her zaman dengesi vardır ülkemizde bazı sistemler yannış yeşil kart sistemini kaldırıp sigorta olmalı askeriye belli ölçüde zam gelmeli kiralarda belli bir ölçüde olup onun dışına çıkmamalı evet allaha sükür ben iyiyim sadece halkımı düşünüyorum ve baba oğul dükkanda yatıyorum çaresizlik içinde yüzen insan memnun olmaz hayatından onun için kredi borçlarınada sınırlama getirilmeli

  5. Yazan:hakan Tarih: Oca 16, 2011 | Reply

    Amerika türkiyenin düşmanımı ?
    evet…
    Akp ile arası iyimi ?
    evet…
    Amerika türkiyenin düşmanı ise Akp ile arası nasıl iyi oluyor ?
    Amerika güclü bir türkiye mi ister ?
    hayır..
    Büyük israil ve ermenistan mı ister ?
    evet.
    Türkiye nasıl bölünür ?
    Amerikanın akp liderlei ile yaptığı temeslarda görüşülen konu kürt konusu.
    Önce kürt sorunu var deyin ….
    sonra herkes bunu konuşsun.
    Askerleri içeri alın…
    sonra herkes askeri kötülesin…
    Bu arada akp yandaşları istedikleri kadar gemi alsın fabrika kursun çalık gurubu büyüsün,
    banka alsın, televizyon alsın propaganda yapsın…
    Medya baskısı kursun. Sonra ana dilde eğitim denilsin diller bahane edilsin. EMASYA protokolü iptal edilsin. asker gerkli hallerde şehr ve ilçelerde olaylar başladğığnda polise yardım edemesin.
    PKK şehirlere insin rahat adım atsın.
    dolar 2 lira olursa daha iyi olur ümit boyner sevinsin.
    olan yine fakire olsun,
    zenginlerden vergi alınmasın askeri ücretli ezilsin.
    2008 kpss de kastamonunun ilçesine 146 tane imam atansın, orada kilisemi vardı bu güne kadar hiç imam yokmuydu ? yokmuş demek 🙁
    sonra o imamlar diyanet kadrosundan milli eğitime gecsin emniyete gecsin sağlık bakanlığına gecsin her yere gecsin.
    atama kriterlerinde imamhatip mezunu olmak ön koşul olsun. imam olarak girenler başka bakanlıklara kaydırılsın.

    bir gün zamanı geldi deyince amerika akp lilerin yaptıklarını güm diye ortaya döksün.
    döksün ki amaça ulaşılsın.
    amaç ne ?
    ülkeyi bölmek. nasıl olur. asker ile polisi karşı karşıya getir. 17 sene boyunca akp lilerin ülkeyi soymasına yardım et kirli işlerini gizle laikleri de kızdır ez kudursun.
    sonra akp bombasını patlat din adı altında ülkeyi böyle soydular de, laiklerle türbalı hırsızlar bir birine girsin, sokak savaşları başlasın, kürtlerde bu arada kudursun, asker polis bir birini yesin. ama bu arada askerlik yasası değişsin asker sayısı azalsın ki kürtlere kimse karşı koyamasın.
    sonra montros eteşkes anlatlaşmasından doğan azınlık haklarını koruma ve ırkçılık ile ilgili olarak barış gücü samsundan mersine kadar tampon bölge oluştursun. doğuya doğru asker gecemesin kürtler zıplasın devet kursun. recep ata uçağıyla pensilvanyaya kaçsın. diğer türbalılar da başlarını kapatıp aşağılarını açmaya başlasın. aynı ırakta saddam hüseyin heykeli yıkılırken heykele terlik le vuran ıraklı çocuğun annesine tecavüz eden amerikan askerlerinin oluşturduğu tezat gibi. türbanlı dansözler çıkmıştı bağdatta. sonra ilkemizden geriye ne kalırsa sıkı sıkı sarılırıZ. iç savaş 2017 de başlıycak . 2 yıl tampon bölge oluşturlcak. amerika kürtlere kuzey ırak üzerinden silah vericek 2021 de kürt devleti kurulmuş olur. yatacak yeri olan varsa bu toprakta onlarda çanakkale şehitleri, diğerleri kucakta göç edicek ahirete

  6. Yazan:Tayfun Korkut Tarih: Oca 16, 2011 | Reply

    Muhalefet daha çok polemik, çatışma çıkarmak için; bir anarşi ortamı yaratıp ara rejimlerle iktidarı kısa yoldan ele geçirmek için; AKP’nin icraatlarını yargı, ordu vs. yollarla engellemek için uğraşıyor. Alternatif bir politika önerileri yok. Zaten CHP ve MHP daha ziyade yandaşını, yoldaşını zengin etmek için uğraşan çıkar çeteleri gibiler şu anda.

  7. Yazan:durhat Tarih: Oca 16, 2011 | Reply

    @hakan,

    neyin edebiyatını yapıyorsunuz papağan gibi ey arkadaş?
    neymiş abd türkiye’nin düşmanıymış da,akp’yle arası iyiymiş de falan da filan.

    ne müthiş bir tahlil,ne akıl almaz bir deklem!
    yani abd türkiye’nin düşmanı,e akp’yle de arası iyi olduğuna göre bu akp’nin “vatan haini(!)”olduğunun kanıtı öyle mi?

    hani bilmeyen zanneder ki akp’den önce türkiye’nin abd’yle hiç uluslarası ilşkisi yoktu.türkiye’de hiç abd askeri üssü bulunmuyordu.nato’nun askeri kanadına akp döneminde girildi.önceki hükümetler döneminde abd’yle tüm diplomatik ilşkiler dondurulmuştu,türkiye abd’yle savaş halindeydi-de.şu akp geldi abd’yle durup dururken dostluk kurdu!hem de ne için?ÜLKEYİ BÖLMEK İÇİN!
    breh,breh,breh!
    ya hu cehaletin de makul bir sınırı olur hani.anladık,kırık plak gibi hain,işbirlikçi,ülkeyi satan vs gibi ideolojik ezberlerle kendinizden geçmeyi marifet bilir,komplo teorileri üretmeye üstünüze yoktur.zaten Türk Solu Dergisiyle yatıp kalkan sizin gibi tiplerden de kimse fazlasını beklemiyor(Türk Solu Dergisi diyorum çünkü kullandığınız jargon tam da bu ekole hastır.günün 24 saatini komplo terosi üretmeye adanmış şurekanızın entelektüel kabızı olması şaşırtıcı değil).ama bari cehaletinizle insanları kendinize güldürmeyin!bu garabetle kendinizi küçük düşürüp mizah konusu olduğunuzun bilmem farkında mısınız?

    yeter yahu!düşman üretmekten,dindarlara saldırmaktan,kürtlerden nefret etmekten başka şeyler de olmalı değil mi?yaşamınızı,ufkunuzu bu anlayışa hapsetmekten sıkılmaz mısınız hiç?içiniz daralmaz mı mesela gece gündüz bıkmadan usanmadan enerjinizi düşman üretmeye adamaktan.neyse,biraz temiz hava soluyun,kitap okuyun,parklarda gezinin,çiçekle böcekle hemhal olun geyiklerine girmeyeceğim.malum,komplo teorileri üretmekten buna zamanınız kalmıyordur.

    ilgi alanınıza girebilecek şeylerden bahsedelim.yolsuzluk,hırsızlık,entrika vs.

    hırsız,bölücü,vatan haini vs diye saydırmışsınız ya,
    bilmem bilir misiniz?bu ülkede daha akp ortalıkta yokken tam 16 tane banka hortumlandı,ülke yüz milyar dolarla zarara uğratıldı,deprem paraları dahi iç edildi.üstelik irtica geliyor diye kirli tezgahlar düzenlenerek ve halk uyutularak yapıldı.müslüm gündüz-ali kalkancı-fadime şahin üçlemesiyle oyun tamamlandı ve hoop hortum ve talan operasyonu bir gecede tamamlanıverdi.tabi aradan bir hayli zaman geçtikten sonra bu üçlemenin ülkeyi soymayı planlayan hırsızların işi olduğu da ayyuka çıktı.tıpkı ergenekon tarafından tertiplendiği ortaya çıkan danıştay cinayeti ve cumhuriyetin bombalnması olayı gibi.neyse tarihi bir hatadan dönülüp gerçekler anlaşıldı da ülke ikinci bir kaostan,bir ikinci 28 şubat sürecinden döndü.
    peki yukarda anlattıklarıma ne diyorsunuz,bir fikriniz var mı?hani hazır eliniz deymişken bir de bu konuda bizleri bir aydınlatsanız diyorum.öyle ya,hırsızlığa,talana,provokasyonlara bu kadar hararetle karşı olduğunuza göre eminim bir açıklamanız vardır.yoksa sizin taraftarı olduğunuz takımdan gelince sizi pek rahatsız etmiyor mu?etmemiş besbelli ki pişkince “türbanlı hırsız”diyebilirken,her türlü karanlık dolap;yandaşı olduğunuz, kayıtsız şartsız iman ettiğiniz cenahtan geldiğinde hep sus pus kalıyorsunuz.anlaşılan hırsızlık,talan,vurgun,siyasi cinayet,suikast,darbecilik,çetecilik,her türlü provokasyon, yasa dışı karanlık işler…hasılı bilumum şaibeli ilişkinin sorumluları “başka yerden”olunca meşru ve cici oluyor.aklanıp paklanıyor bir güzel.
    bilemiyorum kafanızı kuma gömmekten vazgeçip gerçekleri ne zaman görüp anlayacak,avuntusuna sığındığınız ideolojik ninnilerle uyutulmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz?
    vazgeçemesiniz!
    çünkü futbol tribününde hakeme küfreden fanatiklerden zerre kadar farkınız kalmamış!
    çünkü ermeni,kürt,müslüman,başörtülü-sizden olmadığını düşündüğünüz herkesi-düşman görmekten düşünmeye,çevrenizde olan biteni idrak etmeye zaman bulamıyorsunuz.onun için de kör fanatizminizle kısır çekişmelerden,düşmanlık edebiyatı yapmaktan,küfür etmekten başka bir şey yapmıyorsunuz.elinizdeki tek düşünsel(!) sermayeniz,birikiminiz,vizyonunuz bu ruh halinden ibarettir çünkü.tutturmuşsunuz akp aşağı,akp yukarı!hayatta sahip olduğunuz,tutunduğunuz tek yol budur.bununla varoloyur,bununla nefes alıyorsunuz.merak ediyorum akp siyaset sahnesini terkettiğinde acaba ne ile geçineceksiniz?
    ama unutmayın miadını çoktan doldurmuş slogan ve ezberleriniz başınızı göğe erdirmeyecek.ne de saplandığınız bu zihniyet batağının bu ülkeye/topluma/insanlığa bir yararı olacak.
    tükürükler saçmakla bu ülkeye faydalı olduğunuzu mu düşünüyosunuz?hayır!bu mantalitede ısrar ettikçe bu ülkeye zarar veriyorsunuz.hem düşman bellediklerinizden çok daha büyük zararlar!kurbağa misali dünyayı kuyudan ibaret gördüğünüz sürece ülke daha da geriye gidecektir,bunu anlayın artık.
    hoş,düşman edebiyatı yapıyorsunuz
    ama-bilerek ya da bilmeyerek-ülkeye,topluma,insanlığa en büyük zararı siz veriyorsunuz.malum”düşman”kelimesi sizin sayılı kelime hazinezin vazgeçilmezlerinden.ama bu ülkeye düşman arıyorsanız inanın körü körüne itaat ettiğiniz zihniyette bulacaksınız bunu.daha azılı bir düşman bulamasınız.ne var ki ideolojik takıntılarınız gerçekleri görmenizi,duymanızı engellemiş,engelliyor.zira tüm gerçekler apacık ortadayken,
    yine de ısrarla,bu ülkeyi kan gölüne çeviren,soyup soğana çeviren,70 sente muhtaç edip itibarını sıfıra düşüren zihniyeti hala kurtarıcı görüyor;bu köhnemiş sistemi kutsayarak tapınmaya devam ediyorsunuz.
    ama hayır,sizin vatanseverlik dediğiniz şey,ülkenin çetelerle yönetilmesine sesiz kalıp bağımsızlık naraları atmakla değildir.akp karşıtlığıyla sarhoş olacağınıza 80 yıldır hüküm süren zihniyete bir bakın! amacınız hak-hukuk,sosyal adelet istemekse/eleştirileriniz zulmü,adeletsizliği sorgulamak,müsebbiplerinden hesap sormaksa akp’yi dilinize dolayacağınıza darbecilerden,cuntacılardan,çetecilerden de hesap sorabilmelisiniz!
    17 bin beşyüz faili meçhul cinayetin,uyuşturucu ticareti dahil her türlü pis işe bulaşmış ergenekon gibi,jitem gibi karanlık yapılanmaların hesabını,gözaltında kaybolanların,yargısız infazlarda katledilenlerin de hesabını sorun ki akp’yi eleştirmeye yüzünüz olsun.
    yok eğer bunu yapmaya ideolojik taasuplarınız/taraf anlayışınız izin vermiyor ve böyle bir dik duruşa yüreğiniz yetmiyorsa bari çıkıp hak/hukuk/adalet arama gibi insani talepleri basitleştirmeyin.bunu slogan kirliliğinizin birer kavramı olarak yerlerde süründürmeyin.zira sözlerinden ırkçılık ve faşizm damlayanların hak ve hukuk adına,adalet adına söyleyecek sözleri olamaz.olsa da samimiyeti kuşkulu olur.sahtelik ve riyakarlık kokar ve ayrıca inandırıcılığı da olmaz.
    bu nedenle körü körüne akp düşmanlığı üzerinden devimcilik taslayıp ahkam kesmeyin.
    zaten bu ikiyüzlü,çifte standartlı anlayışı kimsenin yediği de yoktur.
    görünen köy kılavuz istemez.bu ülkede yaşanan her türlü hukusuzluktan sorumlu çetecileri kahraman belleyeceksiniz,kürtlere kin kusacaksınız,ermenileri aşağılayaksınız,müslümanlara antipti duyacaksınız!sonra da çıkıp akp şöyle,akp böyle diye mangalda kül bırakmayacaksınız.geçiniz.

    sizin derdiniz egemenleri,zalimleri eleştirmek değil.asıl derdiniz bu faşist güruha nihayet dur denmiş olması,zalimlerden adalet önünde hesap sorulmasıdır.tahammülsüzlüğünüzün,nöbet ve havala geçirmenizin nedeni budur.zira şöven duyguların ruhnuzda yarattığı tahribatın etkisiyle,ülkenin istikrara kavuşmasından,katil ve çetecilerden arındırılmasınan bile hazzetmeyecek hale gelmişsiniz.yarasanın ışıktan korktuğu gibi barıştan korkuyorsunuz.çünkü sizlere hep korku aşılandı,bir de hiç bitmeyen düşmanların varlığı.ve bir kaç sözcük:kan,düşman,vatan!

    onun için kerinçizlerin,veli küçüklerin,perinçek gibi ajan provakatör faşistlerin,jitemci katillerin adalet önüne çıkarılması dünyanızı başınıza yıkıyor.asıl sıkıntınız budur.çünkü duymak istediğiniz o sihirli sözcükleri sahiplenen/dilinden düşürmeyen kahramanlarınızdı onlar.ve hala da öyledir sizin gibi hayatını kahramanlık rüyalarına adayanlar için. lakin daha da sıkılacak,sağa sola saldıracaksınız.çünkü sempati duyduğunuz çeteci kahramanlarınızın daha ancak onda biri yargı önüne çıkabildi.ama arkası gelecek, bundan kuşkunuz olmasın.
    siz itediğiniz kadar feveran edin,çırpının bu ülke çetelerden temizlenecektir-er veya geç.
    bu ülke hakkettiği hukuk devletine de kavuşacaktır.
    ve adalet geç de olsa tecelli edip tesis edilecektir.
    bundan korkmayın!unutmayın,adalet bir gün size de lazım olabilir.bakın,artık sevgili vatan kahramanlarınız(!) mahkeme önlerinde aydınlara saldıramaz oldu.o toz kondurmadığınız ergenkoncular hakkında yasal kovuşturma başlayalı beri bilmem farkında mısınız siyasi cinayetler azaldı,karanlık olaylar biraz olsun duruldu.toplumca biraz olsun rahat bir nefes alabildik.tabi bu umut açıcı gelişme,ideolojilerle yatıp kalkan sizin gibi dünyadan bihaberleri tersine huzursuz ediyor.uykularınızı kaçırıyor.dünyanız başınıza yıkılmış gibi hezeyan içindesiniz.ama inanın kapıldığınız sanrılardan kurtulup burnunuzun ucunu görebilme basireti gösterebilirseniz,bu normalleşme sizler de dahil tüm toplum için daha hayırlı olacaktır.eğer gerçekten ülkenin bölünmesinden kaygılıysanız ve bu ülkenin hak ettiği yere gelmesini istiyorsanız kendinizi tutsak ettiğiniz deli gömleğinden kurtulun.bir şey kaybetmeyeceksiniz.ve inanın ülkemiz çok daha ileriye gidecektir.
    darbecilerden,cuntacılardan,çetecilerden hiçbir ülkeye,hiçbir topluma fayda gelmemiştir.bize de faydası olmamıştır bu eşkiya takımının ve asla olmayacak.uyanın artık bu gaflet uykusundan!bu ülkeye,bu insanlara yazık değil mi?futbol takımı tutar gibi geleceğimizi bir kaç kötü adamın eline teslim etmek niye? ideolojik kompleksler uğruna karaya ak,aka kara diyerek eşkiyanın borazanlığına soyunmaya değer mi?

  8. Yazan:ali duman Tarih: Oca 17, 2011 | Reply

    kemalist kuyrukçuluğunu sol’culuk sanan müesses nizamın besleme sol gazetesi birgün refarandumda verilen %42 oyu “solun oyu” olarak manşetten vermişti.

    ne de iyi yaptı, adı konulmamış faşist KIZIL ELMA koalisyonunu açık etmiş oldu.

    HAYIR oyu veren mhp’de SOL’dan sayılmıştı…

    zira doğrudur mhp’de kurulmuş olan KIZIL ELMA koalisyonuna dahildir.

    Doğur Perinçek’in İP’i ve MHP önderliğinde kurulan KIZIL ELMA koalisyonuna chp+mhp+ip+ödp+tkp+haydar baş+emep+sp (anımsayamadıklarımda vardır mutlaka) dahil olduğunu öğrenmiş olduk.

    şimdi bir tarafta faşist kızıl elma, (ya da ergenekon şebekesi) diğer yanda akp var ise elbette faşizm desteklenemez.

    faşizmin en belirgin özelliği halka söyleyecke sözünün olmamasıdır, şimdi bu garabetlere “yahu bırak akp’yi senin fikrin ne, senin önerin ne, sorunları nasıl çözeceksin! diye sorsanız, tıssssss diye yanıt alırsınız, işte bu nedenle akp’nin bundan böyle tek somut muhalifi HAS Parti olacaktır.

    işin garip tarafı ise yukarıda adını saydığım KIZIL ELMACILARIN iktidar olma şansı hiç kalmamıştır, darbe,soygun, talanlarınla ülkeyi akp’ye muhtaç et, sonra hiç bir şey olmamış gibi, zihniyetinde en ufak bir değişiklik yapmadan, iktidarını geri iste, ooo ne ala ne ala…

    kemalist kuyrukçuluğunun iktidar şansı HAS Partiden dahi azdır, bu ülke gerekirse HAS partiyi iktidar yapar, CHP ve/veya şurekasını/kuyrukçularını yapmaz, chp’nin direksiyonunu elinde tutmakta olduğunu artık saklamayan aydın doğan hiç ümitlenmesin, bu ülkeyi kendileri için kurduğunu sananlar, artık bu ülkeyi gerçek sahiplerine (halka) teslim etme fikrine alışmalarında fayda var.

    faşistlikleri nedeniyle halka söyleyecek söz olmayanları muhalif saymak yerine, halka söyleyecek sözü olan HAS partiyi, EDP’yi, DSİP’i dikkate almak, muhalefet yerine koymak daha akıllı ve mantıklı olacaktır, AKP’nin dikkate alması gereken muhalif ses bu partilerin sesi olmalıdır. Diğerleri sivrisinek fızıltısıdır, halk artık ucuz ve kuru laflara prim vermiyor.

  9. Yazan:eray Tarih: Şub 2, 2015 | Reply

    AnaMuhalefet partisi memleketi nasil kalkindiririmdan ziyade ideoloji beşinde sanki ikdidar olmakdan korkuyor halk neye değer veriyorsa o değerlere hakaret edenlerle is birliğine giriyor

  10. Yazan:Suna Tarih: Şub 3, 2015 | Reply

    Eray Bey “sanki ikdidar olmakdan korkuyor halk neye değer veriyorsa o değerlere hakaret edenlerle is birliğine giriyor” demis, %100 katiliyorum

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin