RSS Feed for Jean-Paul SartreCategory: Jean-Paul Sartre

Ölüm’ün –E hâli (2): Sanat »

Birinci bölüm Cisimler bölünür, mânâlar bölünmez  “Kendi türünde mükemmele erişen bir başyapıt o türü aşar, diğerleriyle mukayase kabul etmeyecek bir seviyeye gelir yeni bir tür olur” diyordu Goethe. İşte Ölüm’ün -e hali bu aşkın olmadır, transandanstır. Açalım: Tırtıllara ve embriyonlara “nasıl çalışıyor?” diye soran bilimsel bir merakla bakılabilir. Kesip bakarsınız, iç organları, kan dolaşımı vs. […]

Ölüm’ün –E hâli (1): Heykel »

 “Gelecekte olmama ihtimalim sabit olmak kaydıyla ben kendimin istikbaliyim. […] Özgürlük bilincimin sınırlarını teşkil eder. Özgür olmak demek özgürlüğe mahkûm olmak demektir […] Geçmişteki ‘ben idim’ demiyorum, ben kendimin geçmişiyim, bugün, şimdi bu oluş sürmekte. Ve ölümüme saniyeler kala sadece geçmişimden ibaret olacağım”(Sartre, Varlık ve Hiç, sf. 161, 174)  Yaşadıkça ömür taşını yontuyor insan. Başlarken […]

YAKINDA: Sartre ve “potentialité” kavramı »

  “… Barok resimin çarpıcı bir türüdür “vanitas“. İnsanlara hayatın geçici olduğunu hatırlatır ve tabi ölümün kaçınılmazlığını. Çoğunlukla da birbirlerine benzerler: Müzik aletleri, güzel yiyecekler, kitaplar, tensel hazzı simgeleyen ipekli kumaşların arasında bir kafatası konur. […] sıradan vanitas ressamları normal bir kafatası çizdiklerinde Ölüm’ü çizmiş olmuyorlar. Lüks kumaşlar, altın paralardan ne farkı var kafa kemiklerimin? […]

Varlık ve Hiç – Jean-Paul Sartre (Bölüm 8: Soyut Sanat) »

Işık HİÇ-liği ve Renk YOK-luğu İsimsizdir André Marfaing’in tabloları. Sergi kataloglarında eserlerin seri numaraları, ebatları ve tarihleri yazılıdır sadece. Yaptığı resimler hakkında konuşmayı da pek sevmezdi Siyah’ın  ve Beyaz’ın ressamı. Işık hiçliği gibi siyah; renk yokluğu gibi beyaz. Sükûnetin resmini yaparken… o da süjesi gibiydi, suskundu. Pipolu, top sakallı, eli kadehli “sanat” meclislerinin riyakâr övgüleri […]

Varlık ve Hiç – Jean-Paul Sartre (Bölüm 7: Karanlık) »

“I like the darkit is my friend / there at beginnin’s / be there at the end…I like my own / I like my own” (Seasick Steve)   “… Proust’un sorguladığı gibi gece uykuya dalarken bıraktığımız Ben’i ertesi gün nasıl buluyoruz? Bir başka benliğe girmediğimizden nasıl emin olabiliriz? Yaşanmakta olan an bölünemezdir ve zamanın dışındadır çünkü […]

Varlık ve Hiç – Jean-Paul Sartre (Bölüm 6: Gölge) »

 “…Yaşam geçip giden bir gölgedir, oynadığı rolü süresince sahnede boy gösteren gariban bir aktör gibi, sonra bir daha duyulmaz sesi. Bir aptalın anlattığı zırvalarla dolu hikâye gibidir, anlamsızdır…” (William Shakespeare, Macbeth, 1606)[1] Eğer adına “gölge” ya da “yansıma” dediğimiz fizikî hadiseler olmasaydı vehimden, evhamdan,  aldatıcı şeylerden bahsetmek zor olurdu. Adına “Kâinat” dediğimiz şiir kitabı bir […]

Varlık ve Hiç – Jean-Paul Sartre (Bölüm 5:Özgürlük) »

Rüzgârsız bir gecede yağan kar tanelerinin yavaş yavaş süzülüp yere inişini seyrettiniz mi hiç? Sokak lambasının ışığında önceden belirlenmiş yerlerini arar gibidirler. Sanki her bir kar tanesinin tam olarak nereye düşeceği önceden bellidir. Gösteri başlamadan önce sahnedeki yerlerini alan aktörlerin rahatlığıyla yere, kendi yerlerine inerler kar taneleri. Bazı müzikler vardır, kar tanelerinin sükûnetini hatırlatırlar. Notalar […]

Varoluşçuluk’a İki Ayrı bakış: Sartre ve İbn Arabî »

Açıklamaların ve nedenlerin dünyası, varoluşun dünyası değildir, der Sartre Bulantı(1) adlı eserinde (s.192). Gösterge dahi gösterdiği şeyin ne olduğunu anlatmaya yardımcı değildir. İşlevi hakkında fikir verebilir ama o varlığın ne olduğunu anlamayı sağlamaz. Bulantı’nın atkestanesinin köküydüm ben adlı varlığın duyumsanmasının yaşandığı bölüm mekân ve zamana dair çıkarımların kahramanın bilincinde keşfidir ve bize şunu açımlar: Hareket […]

YAKINDA: Varlık ve Hiç, Sartre ve özgürlük kavramı »

“..20ci asırda ateizmin ürettiği en kaliteli metinlerinden biri Varlık ve Hiç. Bu kitapta Jean-Paul Sartre’ın tanrısız bir ahlâk teorisi, Jüdeo-Kretyen ilâhiyat ile göbeğini kesmiş bir “iyi insan” arayışı içinde olduğunu söylersek sanırım yanılmış olmayız. Ateist bir ahlâk teorisi olmakla beraber… ne acayiptir ki hukuk, hak, sorumluluk, ahlâk gibi kelimelerin yok denecek kadar az kullanılmış olması […]

Varlık ve Hiç – Jean-Paul Sartre (Bölüm 4: Mahalle Baskısı) »

  Sunuş: İşyerinizde, düğün salonlarında, lokantalarda şık giyinmiş insanların hal ve tavırlarına bakın. Tek tek hal hatır sormalar, sizli bizli konuşmalar, hanımlara yer vermeler, şefin önünde düğme iliklemeler, “kritik durumlarda” düzeltilen kravat ve kemerler… Vücud dilinin de dahil olduğu bu kibarlık selinde sürüklenirken tuvalete gittiniz… Tam bir şok! Klozetin kapağını kaldırmadan çiş yapan biri var […]