RSS Feed for Derin MevzuCategory: Derin Mevzu

Dikkat Kitap: Derin Göz »

“…Sanat’ın amacı nedir? Eğer Hakikat dosdoğru gelip hissiyatımıza ve şuurumuza çarpmış olsa, eğer çevremiz ve kendimizle doğrudan iletişime girebilmiş olsak, zannederim Sanat faydasız olurdu ya da hepimiz sanatçı olurduk çünkü ruhumuz Kâinat’ın musikîsi ile sürekli bir Tevhid halinde titrerdi. Hafızamızın yardım ettiği gözlerimiz Mekân’ı oyar, taklidi imkânsız tablolar kesip çıkarırdı. Bir bakışta İnsan bedeninin canlı […]

Kâinat bir su damlasına sığınca: Sanat’ta Ayrıntı(6) »

Bu yılın keşif projelerinden biri Sanat’ta ayrıntı. Yakında Amerikalı ressam Edward Hopper’dan, İslâm Sanatı’ndan ve Leibniz’in yazdığı Monadoloji’den (bir kez daha, biraz daha derinlemesine) bahsedeceğiz. Zira etrafı görmemize yarayan Et-Göz Fransız düşünür Bergson’un da isabetle teşhis ettiği gibi(1) Kâinat’ı görmemize engel olan bir organ aynı zamanda. İşte biz de bu yazı dizisinde Sanat’tan istifade ederek […]

Seni Yaratan’ın resmini yapabilir misin William?: Sanat’ta ayrıntı (5) »

Not: Resimleri büyütmek için üzerlerine tıklayın. Kariyer peşinde koşan kadınların çocukları ve annesi “erken” ölenler iyi bilirler. Yok-Anne, kökünden sökülmüş bir ağaca benzer. Geride bıraktığı çukur asla dolmaz. Yok-Anne’nin çocukları büyümezler. Çünkü hatıralar yaşlanmaz. Hafıza dolabının çekmecelerinde sabun kokulu çamaşırlar yoktur. Yok-Anne’nin çocuğuna  kor halinde taşlar kalmıştır yadigâr… Soğumaz o taşlar. Elini yakar her hatırladığında, tutamaz. […]

Yeni bir görme biçimi: Sanat’ta Ayrıntı (4) »

Cézanne, Degas, Morisot,  Monet, Pissarro, Sisley, Renoir, Guillaumin, Manet, Caillebotte gibi empresyonistlerin tablolarını hatırlatan bazı fotoğraflara bakacağız bu bölümde. Su damlaları, kardan yansıyan ışık, kadraj ya da bazı fotoğraf teknikleri sayesinde öznenin silikleşmesine, en azından önemsizleşmesine tanık olacaksınız. Wikipedia resimde izlenimcilik akımı için şunları söylemiş: “İzlenimcilere göre sanatçı doğrudan doğruya gerçeği değil, gördüklerinin kendisinde uyandırdığı […]

Tenzîh ve Teşbîh: Sanat’ta Ayrıntı (3) »

Nefes alma kültürü ve Bilgisayar programcılığı Neden bir nefes alma kültürü geliştirmedik bu güne kadar? – Lütfen, önce siz nefes alın. İstirham ederim. – Ah! Dünyada olmaz. Siz misafirsiniz. Önce siz nefes alacaksınız. – Beni mahçup ediyorsunuz ama… Seçme imkânı bulunmayan durumlarda İnsan özgür olamaz. Bir nefes alma kültürü geliştiremediysek bundandır. Kültür Mânâ’nın başladığı yerdedir. […]

YAKINDA: Sanat’ta Ayrıntı (3): Tenzîh ve Teşbîh »

    Önceki bölümler Bakmak,görmek,anlamak: Sanat’ta ayrıntı (1) Derin Göz: Sanat’ta Ayrıntı (2)

Derin Göz: Sanat’ta Ayrıntı (2) »

Ön hazırlık: Bu sayfadaki okyanus fotoğraflarına bakarak zihninizi boşaltın. Sizi meşgul eden sorunları iki saatliğine askıya alın. Ocakta yemeğiniz, mama bekleyen çocuğunuz olmasın. Aşağıdaki videodaki dalga seslerini fon müziği olarak dinleyebilirsiniz. Olmazsa Bach ya da Vivaldi iyi gidecektir.   Okyanusun bir sesi var mıdır?  Atlas Okyanusu kıyısındaki La Rochelle şehri yakınlarındayım. Uzaklarda şimşekler çakıyor. Yağmur […]

Bakmak,görmek,anlamak: Sanat’ta ayrıntı (1) »

Louvre müzesinde İki çocuk yatakta, yüzlerinde korku ve umutsuzluk… Paul Delaroche‘un yaptığı bu resime bakarken gözlerimiz ister istemez insanlara, “bizim gibi” olana odaklanıyor. Oysa önemsiz gibi görünen bir ayrıntı, o küçücük köpek gözlerimize yeni bir bakış açısı teklif ediyor, “hey, bu tarafa bak!” diyor sanki. Kulaklarını dikmiş ve korkusu vücudunun gerginliğinden sezilen hayvan nereye bakıyor? […]

Korku matkabı zekâ duvarını deler mi? »

Sunuş: “Düşümde bir kelebektim. Artık bilmiyorum ne olduğumu. Kelebek  düşü görmüş olan bir insan mıyım yoksa insan olduğunu düşleyen bir kelebek mi?” (Zhuangzi, M.Ö. 4.yy) Hakikat’in ne tarafındayız? Hiç bir şüpheye yer bırakmayacak bir şekilde nasıl bilebiliriz bunu? Zekâ, mantık ve bilim… Bunlar Hakikat ile aramıza bir duvar örmüş olabilir mi? Korku matkabı tıpkı  Güzellik […]

Dikkat! Derin Mevzu… »

“…Tanrı varlığına dair elle tutulur, gözle görülür ispatları aramanın yolu korkarım… materyalizden geçiyor!  1600’lerde Beden-Ruh dikotomisine çözüm arayan Descartes’ın Ruh ile Beden’in temas ettiği yeri bulmak için kadavralar üzerinde yaptığı bilimsel(!) araştırmalar geliyor akla. Madde’nin içinde Ruh aramak… En sonunda beynin alt kısmında Pineal Bez denen bezelye büyüklüğünde bir salgı bezinde karar kılmıştı zavallı adamcağız. …” […]