RSS Feed for ÖyküCategory: Öykü

Akif nasıl öldü biliyor musun? »

1998 ağustos/ Şırnak Herhangi bir ağustostu aslında. Hayatımda yer etmemeye namzet o kadar silik bir gündü ki, Apo’yla girdiğimiz diyalog olmasa, o günü kutsamamı gerektirecek aslında hiçbir şey yoktu. Sünnetimde Mehmet Alçelik’in mavi chevrolet’ini dün gibi hatırlıyorum. Keza, on iki yaşımda Songül’ün kepçe kulaklı olduğum için beni reddetmesi de hatırımda. Ama gönüllüsü olduğum Şırnak maceramda […]

Mutlak’ın peşinde / Honoré de Balzac »

“… – İnsan bir kap gibidir. Benim fikrime göre aptallar beyni en az fosfor ve diğer elektromanyetik ürünlerden içerenlerdir. [Bu madde] delinin beyninde aşırı miktarda, normal insanda bir parça, dehada ise ideal bir seviyede, doyma noktasındadır. Aşık, dansçı, obur [beyin denen bu] elektrik aletten çıkan gücü farklı yerlere yönlendiren insanlardır. Demek ki duygularımız da … – Yeter […]

Yıldız Ramazanoğlu Öykücülüğü (Derin Siyah ve Angelika) »

  Derin Siyah içinde Mehtap, Ses Tutulması, Mor Gülümseme, Yol Hikâyesi, Milenyum, Ağır Prenses, Omega, Tuhaf Bir Sabah, Köyün İlk Günü, Kriz ve Derin Siyah adlı on bir kısa öyküyü barındıran TYB 2002 Hikâye ödülünü almış öykü-seçki. Bu hikâyelerde öne çıkan ilk özellik dış gözleme eşlik eden iç dünya, bu dünyanın başarılı yansıtılması ve alışılmamış […]

Kıyıya Vuran Dalgalar »

 Sibel Öz “Kıyıya Vuran Dalgalar”, alışılageldik öykü kitaplarından biraz farklı. Yazarlarının çoğul oluşu, ama bundan da önemlisi yazarlarının hapiste oluşu, kitabı daha farklı bir gözle okumamızı sağlıyor. Kitabı oluşturan öykülerin dokuz yazarından sadece biri dışarıda. O da daha önce, -diğerleri gibi- siyasi nedenlerle on yıl hapiste kalmış. “İçeriden” hayata bakış, belki her zaman merak konusu. […]

Keje / Emine Uçak Erdoğan »

Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su (1) Keje/Bir Gecede Büyümek (2), Emine Uçak’ın bir öykü-seçkisi ve toplam yedi öyküden oluşan bir eser. Öyküye adını veren Keje, öykülerdeki kahramanlardan biri değil, hepsinin toplamı olarak “bir gecede büyüyen çocuk” metaforu olarak kullanılmış. Keje’nin teknik incelemesini yaptığımızda, kısa ama yoğun bir üslubun […]

İğde çiçekleriyle yolculuk ve Ankara »

  –  Yolcu dergisinde yayımlanmıştır – Yola Çıkıştır    Uzattım elimi, kimse tutsun diye değil sadece “yapmadım” dememek için, uzattım elimi…    Dağınıklığın içinde nefessiz kaldığım milyonlarca andan sadece birinin içinden, dağınıklığıma bakıp; beni bu kez içinde hapsetmesi ihtimaline isyan edercesine doğruldum. Kararsız ve “hayırlısına” kilitlenmiş yanlarımı, çıktığım zindana hapsedip, üzerime yapışması için dualar ederek […]

Dikkat Kitap: Öyküler (Suzan Nur Başarslan) »

“…Benim öyküm bir rivayetten ibaret, bu yüzden benden miş’lerle bahsediyor diğerleri. Beni, yaşamadığım sandıkları kocaman bir hayatı geri çevirmekle yargılıyorlar. Sorsalardı bana, derdim ki, beni yaşamadığım sandıkları kocaman bir hayatı geri çevirmekle yargılayanlara, evinden ayrılmayan/ayrılamayan, öyküsünü değil, hayallerini anlatır elbet, ya da masalları. Oysa bilmek yaşamak değildir her zaman, yaşamanın bilmek anlamına gelmeyeceği gibi her […]

Çukur »

Evinden hiç dışarı çıkmayan bir adam varmış, bahçesinde de kocaman bir çukur. Komşunun çocuğu, çukurun bir tarafından çukura bakıyormuş merakla, komşusu olan adam da çukurun diğer tarafında. Adam demiş ki komşunun çocuğuna: “Ne duruyorsun, ilk toprağı atsana.” Çocuk meraklı gözlerle adama bakıyormuş. “Sanki yorgunum bugün.” “Annen, bugün çok güçlü olduğunu, geçen haftaki hastalığından eser kalmadığını, […]

Anlatmak »

“İlginç bir şey bu…” dedi Pad, sormak istiyordu da çekiniyordu. “Sor hadi” dedi Nim, “Bunu da saçma buldun belli.”dedi çocuğun yüzüne bakarak. “Hayır, öyle değil. Sen… Sen hiç aşık oldun mu,  diye soracaktım sadece, annem aşkın mantıksız olduğunu söyler, aşkta mantık aramamalıymış insanoğlu.” “Ne bilge bir annen varmış senin.” “Alay etmesene. Ne bileyim ben, annem […]

Aşk Vakti »

Yıllar ve yıllar önce, bundan hayli zaman önce ve zamanların birinde, bir şehir varmış. Adı Çok Kapılı Şehir olan şehrin çok kapısı varmış; her biri kendi görevini eda eden. Şehrin ileri gelenleri ayrı kapıdan, askerleri ayrı kapıdan, ahalisi ayrı kapıdan, alimleri ayrı kapıdan, misafiri ayrı kapıdan, her bir meslek grubu ayrı ayrı kapılardan girer ve […]