Archive for Haziran, 2016

Entelektüel: Sürgün, Marjinal, Yabancı / Edward Said »

Entelektüelin bir görevi de insan düşüncesini ve insanlar arası iletişimi kıskacı altına alan klişeleri ve indirgeyici kategorileri kırmaktır. Konferansları vermeden önce karşıma çıkabilecek sınırlar konusunda hiçbir fikrim yoktu. İtirazcı gazeteci ve yorumcular sık sık benim Filistinli olduğumu, bunun da herkesin bildiği gibi şiddet, fanatizm ve Yahudilerin öldürülmesi demek olduğunu söylüyorlardı. Yazmış, söylemiş olduğum hiçbir şeyden […]

Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı / Dale Carnegie »

“… Ben kremalı çilekten hoşlanırım. Balıklar ise kurt yemeyi seviyorlar. Onun için Maine üzerinde balığa çıktığımda oltaya kremalı çilek takmayı aklımdan bile geçirmem. Oltamdaki kurtlara koşan balıkları kolaylıkla avlayabilirim. İnsanları elde etmek için de aynı yolu takip etmek mecburiyetindeyiz. İşte  vazgeçilmez kural: Oltaya doğru yemi takmak… Bir insanı etkilemenin biricik çaresi, onun istekleriyle ilgilenmek, onun isteklerine değer vermek, onun isteklerinin […]

Körleşme / Elias Canetti »

Çok çalışmayla ve sert bir sıkı düzen içinde geçen yaşamı boyunca, yüreğinde yerleşmesine izin verdiği tek tutku olan kitap tutkusu, bazı önlemler almak zorunda bırakmıştı onu. Örnekse, kötünün kötüsü bile olsa, herhangi bir kitap, satın alması için kolayca baştan çıkarabilirdi bilgini. Neyse, kitapçıların çoğu, ancak saat sekizden sonra açılıyordu. Kimi zaman patronunun gözüne girmek isteyen […]

Kral Yu / Hermann Hesse »

Kral Yu’nun ağzı kulaklarına varıyordu, ama en çok sevgili eşinin kapıldığı hayranlık kendisini memnun etmişti; mutluluktan bir çiçek gibi yüzü gülüyordu eşinin, kralın gözüne hiç bu kadar güzel görünmemişti. Ne var ki, şenlikler kısa ömürlüdür. Bu büyük şenlik de yavaş yavaş sönüp yerini günlük yaşama bırakmış, bundan böyle hiçbir mucize yaşanmaz, hiçbir masalsı düş gerçekleşmez […]

Ütopya / Thomas More »

İngiltere’de hırsızlık yapanlara karşı idam cezası var ve buna rağmen İngiltere’nin her yeri hırsız dolu. Hırsızlara uygulanan ölüm cezası hem haksız hem de yersizdir. Ama insanlar her zaman oyuna gelip budalaca davranır ve doğal olmayan birtakım sevinçlere zevk adını verir, sanki kelimeleri değiştirince bu kelimelerin içerdiği anlamlar da değişecekmiş gibi. Bakın hırsızlık yapana bu kadar […]

Leonardo da Vinci Rönesansa neden ihanet etti? »

Rönesansçı perspektif her zaman dünyayı göründüğü gibi resmetme iddiasında oldu. Bu iddiasını da matematik ve optik kurallarına, objektif/ bilimsel temsil yöntemine dayandırdı. Ama gerçek bunun tam tersi. Merkezî perspektifle yapılan resimler görme tecrübesine tekabül etmez. Neden? Gözün retinası küreseldir de ondan. Yani “görme” dediğimiz süreçte ışık düz bir ekrana değil eğri bir yüzeye gelir. Eğer […]

Dünya kamuoyu karşılıksız para gibidir »

Dünya kupasında atılan bir golün Irak’ta ölen 500.000 çocuktan daha fazla konuşulduğu bir dünyada  dünya kamuoyundan bahsedebilir miyiz? Bkz. Gündem Zehirlenmesi  İnsanlar seçimde ver(mey)ecekleri oylarla hükümete veya boykot/bağış yoluyla şirketlere, STK’lara baskı yapabilir mi? Dünyadaki hayatı nükleer savaş veya çevre felâketleriyle yok etme kapasitesi dışında insanları birleştirecek ne var? Bkz. Dünya Vatandaşı Dünyada 3000 civarında […]

Dikkat Kitap: Derin Medeniyet »

Saniyede 2000 hücresi ölen insan her söze “BENNN” diyerek başlarken ne kadar da komiktir. İnsan kendi ölümünü kabul edebilir ama yok olmayı kabul edemez. Geçen zamana ve yaşlanan vücudunun ifsadına dahi bâkî bir hüviyetin, belki de ruhunun penceresinden bakar. Mânâ’da bekâ bulamayan insanlar ise maddede cismânî bir kalıcılık peşine düşerler. Geçmişin piramitleri ve bugünün gökdelenleri […]

Kudüs’leştiremediğimiz Dünya İsrail’leşiyor »

Sinan Çetin’in yönettiği, başrollerini Metin Akpınar ve Kemal Sunal’ın paylaştığı Propaganda adlı film hem komik hem de acıklı bir hudud hikâyesidir. 1948’de millî sınırların mayınlar ve dikenli tellerle kapatılması neticesinde Hisli Hisar Kasabası ikiye bölünmüş ve hayat felç olmuştur. Kasap bir tarafta, koyunlar diğer taraftadır. Evleri Türkiye’de, tarlaları Suriye’de kalan insanlar hasat yapamaz. Sınır nişanlı […]

Çocuk hayatı görünmesi gerektiği gibi değil yaşadığı gibi resmeder »

Picasso “hayatım boyunca çocuklar gibi resim yapmaya çalıştım” demişti. Neden? Çünkü çocukların gözü (=aklı) henüz büyükler kadar kirlenmemiş. Çocuk yaşadıklarını önyargısız, kuralsızca tasvir edebilir. Yetişkinle çocuk arasındaki hürriyet farkının en açık şekilde göründüğü yer ise mekân algısı. Zira yaşamamıza, görmemize, hareket etmemize imkân veren mekân bir cisim değil. Mekân cisimlerin varolduğu gibi varolan bir varlık […]