RSS Feed for This Post

Büyük Dönüşüm / Karl Polanyi

usa-economy“… Tarih ve antropoloji çalışmalarının göze çarpan sonucu, insan ekonomisinin, kural olarak, insanın sosyal ilişkilerinin içine yerleşmiş olduğu. İnsan, maddi zenginlik edinmekte ki bireysel çıkarlarını korumak gayesiyle hareket etmez; toplumsal konumunu, sosyal haklarını ve sosyal değerlerini korumak üzere hareket eder. Maddi zenginliğe ancak bu amaçlara hizmet ettiği için değer verir. Ne üretim ne de dağıtım süreci, mal sahipliğiyle ilgili özel ekonomik çıkarlara bağlıdır; bu süreç içinde her aşama, gerekli işlemlerin yapılmasını sağlayan bir dizi sosyal çıkara göre ayarlanmıştır. Bu çıkarlar, avcılık ve balıkçılıkla uğraşan küçük bir toplulukta ve büyük bir despotik toplumda önemli farklılıklar göstereceklerdir, ama iki durumda da, ekonomik sistem, ekonomi dışı amaçlara göre işleyecektir […]

Kazanç amacının yokluğu, ücret karşılığı çalışma ilkesinin yokluğu, çalışırken sarf edilen gayreti olabildiğince azaltma gayretinin yokluğu ve, özellikle ekonomik amaçlar üzerine kurulu ayrı ve belirgin bir kurumun yokluğu. O zaman, üretim ve dağıtım düzeni nasıl sağlanıyor? Bu soru, iktisatla ilk elden ilişkisi olmayan iki davranış ilkesi yardımıyla yanıtlanabilir: Bu ilkeler, mütekabiliyet ve yeniden dağıtım […] Simetri ve merkezleşme, mütekabiliyet ve yeniden dağıtımın gerekleriyle bütünleşirler; kurumsal kalıplar ve davranış ilkeleri, karşılıklı uyum içindedirler. Sosyal örgüt kendi doğrultusunda yürüdüğü sürece, bireysel ekonomik dürtülere gerek duyulmaz. … Böyle bir topluluğa kar fikri giremez, pazarlık etmek kınanır; elindekini avucundakini cömertçe dağıtmak bir meziyet olarak görülür. … Yani ekonomik sistem, yalnıza sosyal örgütlenişin bir fonksiyonudur….” 

… Özgürlükler ve sahte özgürlükler üzerine okumak için…

Liberalizmin Ak Kitabı

1930 model bir ulus-devletin, bir “devlet babanın”çocuklarıyız. Son derecede“Millî” bir eğitim gördük, öğrenim değil. Hayatta işimize yarayacak meslekî bilgileri ya da eleştirel bir bakışı öğrenmedik “millî” okullarda.“Varlığımızı Türk varlığına armağan etmek” için eğitildik, eğilip büküldük.

Liberallerin dilinden düşmeyen “Bireysel haklar ve özgürlükler” bizim gibi Kemalist çamaşırhanelerde yıkanmış beyinler için çok yeni. Ankara’dan uzaktan kumanda ile yönetilmeye o kadar alıştık ki günlük hayatımızın kanunla değil de piyasa ile belirlenmesi neredeyse bilim-kurgu. Türkiye’yi kâh bir fabrika kâh bir kışla zannediyoruz. Faprika müdürü ya da gomandan ne emir verirse uygulayacağız. Varlığımızı armağan ettik ya!

Türkiye’de yaşayan insanların ulus-devlet boyunduruğundan kurtulmasında önemli bir rol oynuyor liberaller. Daha da oynayacaklar. Biz de bu kitapta liberalizmin temel tezleriyle uyumlu, bu fikir akımına doğrudan ya da dolaylı destek veren makaleleri birleştirdik. Peki liberalizm her derde deva mı? Hiç eleştirilecek yanı yok mu? Türkiye’nin gerçekleriyle uyumlu mu? Kendi içindeki tutarsızlıkları hatta insan doğasıyla çatışması hakkında neler söylenebilir?

Liberalizm ne yazık ki insan nefsini, bencillik ve kibir gibi insan doğasının en korkunç yönlerini ilâhlaştırıp bir ideoloji haline getirebilir. Yepyeni ve modern bir totalitarizm üretebilir. Ama gelin işin bu yanını yakında yayına gireceğimiz bir başka kitaba,Liberalizmin Kara Kitabı‘na bırakalım. Başlangıç olarak 127 sayfa boyunca liberallerin haklı oldukları kısımları teslim etmeye çalışalım. Tabi bu arada islâmcı veya solcu arkadaşlar “istemezük” dışındaki argümanlarını ve alternatif önerilerini bizimle paylaşabilirler. Buradan indirin.

 

Liberalizmin Kara Kitabı

Liberalizmin Ak Kitabı” adlı kitabımızın önsözünde söz verdiğimiz gibi sıra Kara Kitap’ta!

Neden? Kemalist ulus devletin tektipleştirici silindiri altında ezilenler için bir umut teşkil etti liberalizm. Kürt, Ermeni, Alevî, “aşırı” dindar, Eski Solcu, vs Atatürkçülerin gözünde “makbul olmayan” kimlikleri haiz insanlar “ideolojisiz bir ideoloji” bulduklarını düşündüler.

Yine de sormak gerekmez mi  “Ben de liberalim” diyenlerin içinde kaçı bu düşünce geleneğini derinlemesine inceledi? Güçlü ve zayıf yanları, Türkiye’ye uyan ve uymayan vasıfları hakkında bilgi sahibi oldu? Liberalizm asırlardır bir çok aşamalardan geçmiş, tarihi olaylarla kendisini, temel ilkelerini imtihan etmiş bir düşünce geleneği. Değişmiş yanları var ama sabitleri de var. Bu sabitlerin içinde YIKICI KUSURLARI var. Bunları ortaya çıkarmak için “doğru” soruları sormak ve liberal perspektifte kalarak yanıt aramak gerekiyor.

Özgürlük nedir? Devletin, toplumun ve bireylerin özgürlükler üzerindeki hakları sınırlandırılabilir mi? Liberalizmin merkezine aldığı bireysel özgürlükler vepiyasa her derde deva mıdır? Özgürlüklerin birbiriyle sınırlanması ANLAMLI mıdır?

Büyük bir kısmı liberal olan düşünürlerin perspektifinden liberalizmin kusurlarını ele alıyoruz bu kara kitapta: Adam Smith, Mandeville, John Stuart Mill, Hayek, Friedman, Röpke, Immanuel Kant, Alexis de Tocqville, John Rawls, Popper, Berlin, Mises, Rothbard veTürkiye’de Mustafa Akyol, Atilla Yayla, Mustafa Erdoğan…

Liberallere, liberalimsilere ve anti-liberallere duyurulur.

Buradan indirebilirsiniz.

Trackback URL

ÖNEMLİ

--------------------------------------------------------------------

Tüm yazı, yorum ve içerikten imza sahipleri sorumludur. Yayımlanmış olmaları, bu görüşlere katıldığımız anlamına gelmez.

Hakaret içerse dahi bütün yorumlar birer fikir eseridir. Ama bu siteye ilk kez yorum yazıyorsanız, yorum kurallarına gözatın yine de.

Not: Sitenin ismini dert etmeyin, “derinlik” üzerine bayağı bir geyik yaptık, henüz söylenmemiş bir şey bulmanız oldukça zor :)

Editörle takışmayın, o da bir anne-babanın evlâdıdır, sabrının sınırı vardır. Siz haklı bile olsanız alttan alın, efendilik sizde kalsın.

Sitenin iç işleriyle ilgili yorum yapmayın, aklınıza takılan soruları iletişim kutusundan sorun, kol kırılsın, yen içinde kalsın.

Kendi nezaketinizi bize endekslemeyin, bizden daha nazik olarak bizi utandırın. Yanlış ve eksik şeylerden şikayet etmek yerine bilgi ve yeni bakış açısı sunarak tamamlayın, düzeltin, tevazu ile öğretin bize bildiklerinizi.

Bu kurallara başkasının uyup uymamasına aldırmayın, siz uyun. Bütün yorumları hızla onaylanan EN KIDEMLİ YORUMCULAR arasındaki nizamî yerinizi alın.

--------------------------------------------------------------------
  • Siz de fikrinizi belirtin